Firmalardan
Bioblas, şampuan pazarının büyümesine yardımcı oldu
Şampuan pazarı, 2011’de yüzde 12 ile Türkiye ekonomisinden daha fazla büyüyerek 600 milyon TL’nin üstüne çıktı.
Segment bazında en büyük artış Bıoblas markasının etkisiyle, Saç Dökülmesi şampuanlarında gerçekleşti.
Tüketicilerin kişisel bakım ürünlerine bütçelerinden ayırdığı pay artmaya devam ediyor. Araştırma şirketi Nielsen’in verilerine göre Türkiye’de şampuan pazarı 2011 sonunda bir önceki yıla oranla yüzde 12 büyüyerek 619 milyon TL’ye yükseldi.
Tüketicinin harcama tutarındaki artışın yanında tercihlerinde de değişim yaşanıyor. 2010’da 93 milyon 379 bin TL ile toplam pazarın yüzde 16.89’unu oluşturan Saç Dökülmesi segmentinin pazar payı geçen yıl yüzde 25 yüzde 18.83’üne ulaştı. Pazarda ilk sırada yüzde 42.88’lik payla normal şampuanlar, ikinci sırada ise yüzde 25.37 ile anti-kepek şampuanlar bulunuyor.
Nielsen’in araştırmasına göre en büyük artışın gerçekleştiği saç dökülmesi segmentindeki değişimin ardında, en çok tercih edilen marka olan Bıoblas’ın satış artışı bulunuyor. Bioblas’ın market ve parfümeri satış noktalarındaki pazar payı yüzde 5.5’e ulaşmış durumda.
Nielsen’in araştırma sonuçları ve Bioblas’ın gelişimini, Biota Laboratuarları Market Kanalı Pazarlama Direktörü Zeynep Işın şöyle değerlendiriyor:
“Tüketici ihtiyaçları doğrultusunda ciddi Ar-ge çalışmaları sonucunda geliştirilen Bioblas, tüketici tarafından çok beğenildi ve yüksek sadakat oranlarına ulaştı. Bu rakamlar bize, benzer söylemle satılan ve daha ucuz pek çok ürüne rağmen tüketicinin bilinçli olduğunu gösteriyor. Bioblas’ın 2011 yılındaki gelişiminde özellikle bilinçlendirici iletişim kampanyasının etkisi büyüktür. Gerçek saç dökülmesi ve koparak saç dökülmesi arasındaki farkı anlatan kamuoyu bilinçlendirme çalışmalarımız, saç dökülmesi segmentinin diğerlerinden daha fazla büyümesini sağladı. Saç dökülmesi ürünlerindeki bu trend, aynı zamanda son yıllarda tüketicilerin doğal ürünlere olan ilgisinin ve dermokozmetik ürünlere olan talebin artmasının da göstergesidir.”
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.