Firmalardan
Maus Freres Group, Türkiye’deki Lacoste modelini dünyaya örnek gösteriyor
Grubun CEO’su Jose Luis Duran, “Türkiye’de 48 mağaza ile yaptığımız ciro Brezilya’da 1300 korner ile yaptığımız ciroya eş” dedi.
Bünyesinde Fransız Lacoste, Amerikalı Gant ve Aigle gibi önemli markaları barındıran Avrupa’nın en büyük perakendecilerinden İsviçreli Maus Freres Group’un CEO’su Jose Luis Duran, Türkiye’nin Lacoste satışlarında hem en büyük 10 pazar içinde hızla yükseldiğini hem de en hızlı büyüyen 3 ülkeden biri olduğunu Hürriyet Gazetesi’nden Demet Cengiz’e açıkladı.
Türkiye’nin Lacoste içinde zirveye oynadığını kaydeden Duran, “Hem en büyük pazarlardan biri olmak hem de en yüksek büyüme rakamlarını gerçekleştirmek hayranlık uyandıran bir başarıdır. ABD veFransa sırasıyla en büyük pazarlar. İtalya üçüncü sıradaydı ancak krizle birlikte artık ilk 10’da bile değil. Brezilya, Çin, Kore ve Türkiye arasında zirveye doğru bir rekabet var. Bunlar bizim gelecek gördüğümüz ülkeler” diye konuştu.
4.5 milyar Euro ciroya sahip Lacoste’un hem üretim hem de satış olarak dünyaya üç bölgeye eşit olarak yayıldığını anlatan Duran, 2012’de yüzde 14 büyüyerek 1200 mağaza ve toplam 20 bin satış noktasına ulaştıklarını, bir yılda 50 milyon ürün, yani her dakika bir ürünü sattıklarını söyledi. Duran Türkiye’nin diğer pazarlardan farkını Duran şöyle anlattı: “Diğer ülkelerde çoğunlukla çok markalı büyük mağazaların içindeyiz. Türkiye’de ise ciromuzun yüzde yüzde 95’i Lacoste’un kendi mağazalarından. Örneğin 48 mağazası olan Türkiye ile 1300 satış noktası ve 60 küçük franchise butiğin bulunduğu Brezilya aynı ciroları yapıyor. Bu Türkiye’nin ne kadar iyi bir model geliştirdiğinin kanıtı. Biz bu modeli dünyadaki diğer ülkelere de taşımak istiyoruz; hali hazırda öneriyoruz zaten. Türkiye mağazacılık modeliyle örnek oluyor.”
Duran, bir yıl önce Gant markasının Türkiye distribütörlüğünü de Eren Holding’e verdiklerini belirterek, “Şu anda 12 mağaza var. Biz Lacoste’un başarısını bu markaya da kazandırmak istiyoruz. Eren’in uyguladığı yöntemi nasıl diğer ülkelere örnek gösteriyorsak bu modeli Gant markası için de kullanacağız” dedi. Duran, bir yandan Türkiye’de üretime de stratejik olarak devam ettiklerini, hem perakende de hem de üretim tarafıda Türkiye’de büyümeyi sürdüreceklerini söyledi.
600 milyon lira ciro
Lacoste’nin Türkiye dışında Rusya, Ukrayna, Kazakistan, Özbekistan dahil 14 ülkedeki operasyonunu Eren Holding’in Perakende Grup Başkanı Mehmet Eren, sadece Lacoste tarafında yılda 8-10 milyon dolar yatırım yaptıklarını belirterek, “Lacoste’un Türkiye ve sorumlu olduğumuz ülkelerdeki toplam cirosu 600 milyon TL” dedi.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.