Firmalardan
Mınıso’nun yıl sonu hedefi 10 mağaza
Dünya genelinde 2 bini aşkın mağazası bulunan Mınıso, Türk ekonomisine duyduğu güvenle yeni mağazalar açarak, Türkiye’de de büyüyecek. Tokyo genel merkezli Japon ‘fast fashion’ tasarım markası Mınıso, Türkiye’ye ve Türk ekonomisine duyduğu güvenle gerçekleştirdiği yatırımlar sonucunda yeni mağazalar açarak büyüyor. Üçüncü mağazasını açan Mınıso, Türkiye’ye gelişini kutlamak için Kanyon’da renkli bir etkinlik gerçekleştirdi. Mınıso’nun kurucu ve baş tasarımcıları Miyake Junya ve Jackie Yip ile Trabzonspor Başkanı Muharrem Usta’nın katıldığı etkinlikte, markanın Türkiye yatırımlarına devam edeceği açıklandı. Etkinliğin sunumunu Mert Palavaroğlu yaparken, davetliler Japon davul gösteri ekibi Taiko Drumming’i izleme fırsatı buldu. Sanatçı Gökhan Keser de, izleyiciler için mini bir konser verdi.
Mınıso’nun kurucusu Miyake Junya açılışta yaptığı konuşmada, Mınıso’nun kurulduğu 2013 yılından bu yana 2000’den fazla mağaza açtığını, satış gelirlerinin 2016 yılı için 2 milyar dolar olarak gerçekleştiğini belirterek şunları söyledi:
“Mınıso’nun ‘doğaya ve ürünlerin özüne geri dönülmesi’ felsefesi tüketiciler tarafından büyük bir kabul gördü. Ürünlerimiz, tasarımı abartılı olan ve çevreye zararlı olanlardan çok, yaşam için en temel ve makul taleplerin çıktılarıdır. Ayrıca fiyat rasyonelliğine dikkat ediyor, her tüketicinin kaliteli ürünleri rahatlıkla satın almasına özen gösteriyoruz. Mınıso ‘nun 2017 sonuna kadar 100’den fazla ülkede mağazaları açması ve 2020 yılına kadar 6000 mağazaya ulaşması ve toplamda 9 milyar dolarlık küresel gelir elde etmesini öngörüyoruz. Türkiye dünyanın en hızlı büyüyen ülkelerinden biri olarak Mınıso ‘nun gelişimi için önemli bir pozisyonda. Türkiye’deki MINISO mağazaları ve Mınıso ‘nun özel çalışma felsefesi ve mükemmel ürünleri ile dünyanın her yerinden ziyaretçilerinin benzersiz alışveriş deneyiminin tadını çıkarmasını, Mınıso ‘yu sevmesini umut ediyoruz.”
Ataşehir Watergarden, Kanyon’da ve Ümraniye Meydan AVM’deki mağazalarını müşterileriyle buluşturan MINISO, üzerinde çalıştığı yeni projeleriyle yıl içinde mağaza sayısını katlayarak artırmayı ve yılsonunda 10 mağazaya ulaşmayı hedefliyor. İstanbul’un ardından Ankara, İzmir, Bursa ve Eskişehir gibi metropollerden sonra tüm Türkiye’de perakende pazarında güçlenmeyi planlayan markanın sonraki hedefi ise Doğu Avrupa, Afrika ve Orta Doğu’da yer almak.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.