Firmalardan
Terteks, yenilikçi ve fark yaratan terlikleri Twigy’lerle hedef büyütüyor
1988 yılında Eczacıbaşı’na, İpana Diş Macunları’nın promosyon malzemesi olarak yaptığı pofuduk terliklerle yıldızı parlayan ve ilerleyen yılarda Twigy markasını yaratan Terteks, yenilikçi ve fark yaratan ürünlerle krizden sıyrılarak çıkmayı başardı.
Terteks Yönetim Kurulu Başkanı Sinan Öncel ile dostluğumuz 1990’lı yılların başına dayanıyor. 1988–2000 yılları arasında yurt dışından ithal ettiği ürünleri iç piyasaya sunan Terteks, 2000 yılının başında yarattığı Twigy markasıyla ününü yurt dışına kadar taşıdı. Öncel, sohbetimiz sırasında o yıllarda haberlerini yaptığımız dergileri önümüze sunarak bize sürpriz yaptı. Öncel, 750-800 noktada ürünlerinin satıldığının ve 15 mağazalık bir zincire sahip olduğunun da altını çizdi. 2009 yılını 25 milyon TL’lik ciro ile kapatmayı hedeflediklerini söyleyen Öncel, “Üretimi Türkiye, Brezilya ve Uzakdoğu ülkelerinde yaptırıyorum. Gürcistan, Azerbeycan ve İran’a satıyorum” dedikten sonra krizde ayakta kalmanın ve büyümenin sırlarını şöyle açıkladı:
Gisele Bündchen ile iş birliği
“Yenilikçi ve fark yaratan ürünler yapacaksın. Her şeyi ters yüz edeceksin. Kriz öncesi önlemleri de iyi almak gerekiyor. Gemi su alıp batarken ne yapacağım derseniz işiniz çok zor. Filika ve can yeleklerini hazırlamak gerek. Sürekli farklılaşmak gerekiyor. Futbol kulüpleriyle ve ünlü manken Gisele Bündchen ile yaptığım iş birliği buna en güzel örnektir. Dünyanın bir numaralı mankeni firmamızın yüzü oldu.
Türkiye’de sadece ev terliklerini yapıyorum. Twigy terliklerinin farklı görüntüsü var. Bu terliğe ruh katmak gibi bir şey. Terlikler; eğlence, keyif ve modayı algılatıyor. Öncelikle gülümseten bir markayız ve kullanıcıya pozitif duygular katıyoruz. Her sezonda bine yakın ürün raflara giriyor.”
212 İstanbul ve Antalya Özdilek AVM’de
Cironun yüzde 30’unu kendi mağazalarından yaptıklarını kaydeden Öncel, “Organize mağaza alanları giderek zorlaşıyor. Hızla kendi mağazalarımıza doğru geçiş yaşıyoruz. Antalya Özdilek ve 212 İstanbul AVM’de mağazalar açıyoruz. 2009 yılında 3 mağaza açmış olacağız. 2010 yılında da 4 mağaza daha açmayı hedefliyoruz” dedi.
Aynı zamanda Birleşik Markalar Derneği (BMD) Yönetim Kurulu Üyesi de olan Öncel, ihracat için rotanın doğuya çevrilmesi gerektiğini, kış sezonu için de sürpriz terliklerinin olduğunu vurguladı.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.