Connect with us

Genel Haberler

“Ambalajlı meyve suyu koruyucu katkı maddesi içermez”

Editör
Lefke Avrupa Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aziz Ekşi
Abone Ol:

Meyve suları satış noktalarında uzun süre bozulmadan nasıl kalabiliyor? Peki, satın alınan meyve suyu kapağı açıldıktan sonra neden küfleniyor? Kamuoyunda sıkça dile getiren bu soruları, Lefke Avrupa Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aziz Ekşi yanıtladı.

Türkiye’de meyve suyu ve nektarlara koruyu madde katılmasına izin verilmediğini belirten Prof. Dr. Aziz Ekşi, “Türk Gıda Kodeksi’nin bu maddesi, 1980’lerden beri geçerlidir. Bu nedenle, koruyucu madde kullanımı, her şeyden önce yasal olarak mümkün değildir. Meyve sularının muhafazası için koruyucu kimyasal madde kullanılması tamamen yasaktır. Zaten meyve suyu endüstrisinin kullanmakta olduğu koruma teknolojisi de, koruyucu katkı maddelerini gerektirmez. Meyve suyunun uzun raf ömrü, gıda muhafazası için 200 yıldır uygulanan fiziksel bir yöntem olan pastörizasyonla sağlanır” dedi.

Bu soruyu yanıtlamak için önce meyve suyu neden ve nasıl bozuluyor? sorusunu sormak gerekir diyen Prof. Dr. Aziz Ekşi, sözlerine şöyle devam etti: “Besleyici bir gıda olan meyve suyu, mikroorganizmaların, ki bunlar maya olabilir, küf olabilir, bakteri olabilir, gelişmesi için uygun bir ortamdır. Açıkta bırakılan peynirin küflenmesi, ya da sütün ekşimesi gibi. Bozulma, gıda ile beslenen ve doğal fonksiyonlarını yerine getiren mikroorganizmaların marifetidir.”

Meyve sularının raf ömrünün, pastörizasyon işlemiyle sağlandığını belirten Prof. Dr. Aziz Ekşi, devamla, “200 yıldır bilinen ve uygulanan pastörizasyon, kritik bir süreç olmasına rağmen, özünde oldukça basittir. Meyve suyu, bozulmaya yol açabilecek mikroorganizmaların ölmesi için, 95 – 99 °C’ da, 30 – 60 saniye boyunca tutulur, hemen ardından 20 santigratta soğutulur ve aseptik yani, her tür zararlı mikroorganizmadan arındırılmış, bir bölmede steril ambalaja doldurularak, aynı anda kapanır. Özel geliştirilmiş karton ambalaj, cam şişe ya da teneke kutuda, mikroorganizma bulaşmayacak şekilde ambalajlanan meyve suyu, kapağı açılmazsa uzun süre bozulmaz.

Meyve suyunun, ambalajı açıldıktan belirli bir süre sonra bozulmasının, bir doğa olayı olduğunu dile getiren Prof. Dr. Aziz Ekşi, “Açılan meyve suyunun bozulması doğaldır. Koruyucu madde içermediğinin göstergesidir. Eğer koruyucu madde içerseydi, ambalaj açılsa veya delinse bile bozulmazdı. Çünkü koruyucu madde mikroorganizma gelişmesini engellerdi. Ambalaj açılmadığı veya delinmediği sürece meyve suyu bozulmuyor. Ambalaj açıldığında ise, havadan mikroorganizma bulaşıyor ve meyve suyu zamanla bozuluyor. Bozulma süresi sıcaklığa göre değişiyor. Buzdolabında daha geç, oda sıcaklığında daha çabuk gerçekleşiyor. Bu nedenle üreticiler, ambalajlarında açıldıktan sonra buzdolabında muhafaza edilmeli ve 2 gün içerisinde tüketilmelidir gibi ifadelere yer verirler” dedi.

Meyve suyunun, açılmadan bozulmuş olması için, büyük olasılıkla ambalajda bir sorun yaşanmış olması gerektiğini belirten Prof. Dr. Aziz Ekşi, “Üretilen meyve suyu, fabrikada belirli süre bekletilir herhangi bir eksiklik var mı, kontrol edilsin diye. Daha sonra satış kanalına sunulur. Ancak, fabrikadan satış noktasına, depodan rafa, raftan alışveriş sepetine, oradan kasaya, hatta evlere kadar giden yolda ambalaj zedelenebilir. İlk bakışta gözle görülmeyecek bir delik oluşabilir. Meyve suyu buradan hava alırsa küf bulaşır ve meyve suyu içinde gelişmeye başlar. Biz onu ancak ambalaj açıldığında görebiliriz” dedi. Prof. Aziz Ekşi, meyve suyu satın alırken, ambalajın durumuna dikkat etmenin önemine vurgu yaparak, “Şekli bozulmuş, ezilmiş ambalajları almamaya dikkat etmek, ayrıca cam şişede sunulan ama kapağında sızma olan ürünleri de tüketmemek gerekir, zaten ambalajlarda da bu yönde uyarılara yer verilir” şeklinde bilgi verdi.

Meyve suyu ambalajların üzerinde ve etiketlerinde, besin değerlerinden tüketimde dikkat edilecek hususlara pek çok yararlı bilgi yer aldığına dikkat çeken Prof. Dr. Aziz Ekşi, “Ürünle ilgili kafamızı meşgul eden pek çok sorunun yanıtı, kolay anlaşılır bir dille ambalajlarda ve etiketlerde yer alıyor. Bunları okumak, meyve suyunun daha yakından tanınmasını, iç rahatlığı ve keyifle tüketilmesini sağlayacaktır” dedi.

Meyve suyu endüstrisinin, meyvelerin sıvı gıda halinde zamandan ve mekandan bağımsız şekilde tüketilebilmesini sağladığını belirten Prof. Dr. Aziz Ekşi, “Bu endüstri sayesinde, batı illerinde yetişen bir kış meyvesi, yaz vakti doğuda sıvı gıda olarak tüketilebiliyor. Bu sayede tarım üreticisi de, ürünlerini zaman baskısı olmadan değerlendirebiliyor. Meyve suyu endüstrisinin katma değeri de buradan kaynaklanıyor” dedi.

Continue Reading
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Advertisement

Genel Haberler

E-ticaret, indirim rüzgârıyla coşacak

Editör

By

Markalar ve e-ticaret pazaryerleri Türkiye’de de artık bir gelenek haline gelen kasım indirimleri için hazırlıklarını büyük ölçüde tamamladı. Birçok marka ve pazaryeri tarafından kasım ayının geneline yayılan kampanyalar sayesinde internetten alışveriş hacminin 500 milyar lirayla aylık rekorunu yenilemesi bekleniyor.

Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, tüketicilerin her yıl kasım indirimlerini merakla beklediğini hatırlattı. Kasım ayının geneline yayılan inidirim kampanyalarının markalara ellerindeki stoku eritme, tüketicilere de ihtiyaçlarını uygun fiyata giderme imkânı sunduğuna dikkat çeken Öncel, şöyle devam etti:

“Alım gücü giderek zayıflayan tüketici, gıda dışındaki ihtiyaçlarını ertelemek zorunda kalıyor. Enflasyonla mücadele için talebi kısmaya yönelik önlemlerin de etkisiyle temmuzdan bu yana üye markalarımızın büyük bölümünün adet satışlarında düşüş gözlemliyoruz. Dört aydır devam eden daralmaya kasımda “dur” demek istiyoruz. Belli ürün gruplarında yüzde 25’ten yüzde 70’e varan oranlarda indirimlerin yapılacağı kasım kampanyalarıyla birlikte hem fiziki mağazalara hem de e-ticaret pazaryerlerine büyük bir canlılık gelmesini bekliyoruz. Özellikle 11 Kasım’daki ‘bekarlar günü’ ve bu yıl 29 Kasım’a denk düşen “efsane cuma”da alışverişin en üst noktaya ulaşacağını öngörüyoruz. Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre kasım, e-ticaret hacminin zirve yaptığı ay olarak öne çıkıyor. Örneğin Kasım 2023’te e-ticaret hacminin 12 aylık ortalamadan yüzde 50 fazla olduğu, yıllık toplam e-ticaretin yüzde 12,5’inin kasım ayında gerçekleştiği görülüyor. Geçen yıl “efsane cuma”ya denk düşen 24 Kasım e-ticaret hacminin en yüksek olduğu gün olarak dikkat çekiyor. “Efsane cuma”yı, bekarlar günü kampanyalarının yapıldığı 11 Kasım izliyor. Bu yıl da benzer bir tablonun gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Kasım kampanyalarında giyimden, beyaz eşyaya, elektronikten kozmetiğe her kategoride çok cazip indirimler oluyor. Temmuzdan bu yana hazır giyim, ayakkabı, elektronik ve küçük ev aleti markalarımızın adet satışlarında önemli düşüş gözlemliyoruz. Kasım ayında özellikle bu kategorilerde ciddi satış rakamlarına ulaşılacağını ve toplam e-ticaret hacminin 500 milyar lirayı aşarak rekor tazeleyeceğini tahmin ediyoruz. Talebin yüksek olmasına rağmen indirimler sayesinde kasımda da enflasyonla mücadeleye desteğimizi sürdüreceğiz.”

Sinan Öncel, tüketicileri özellikle internet üzerinden yapacakları alışverişlerde siber dolandırıcılara karşı uyanık olmaları konusunda uyardı. Öncel, tüketicilere alışverişlerini markanın ya da pazaryerinin resmi sitesinden yapmalarını, ödemelerini de gerekli güvenlik kontrollerini sağladıktan sonra gerçekleştirmelerini önerdi.

Continue Reading

Genel Haberler

CarrefourSA, L’Etape Türkiye’de sporculara destek verdi

Editör

By

19-20 Ekim tarihlerinde Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilen, Fransa Bisiklet Turu’nun amatör sporculara yönelik özel konsepti olan “L’Etape Türkiye by Tour de France”, 50’den fazla ülkeden yaklaşık 3000 bisikletçinin katılımıyla İstanbul’da gerçekleşti. CarrefourSA, etkinliğin tedarikçi sponsoru olarak, Yaşam için Doğrusu vizyonunu bir kez daha öne çıkardı.

CarrefourSA Pazarlama ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Melis Karatay Ebin, “Dünyanın en ikonik spor organizasyonlarından birinde CarrefourSA olarak yer almaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bu dev etkinlikte, sporcularımıza yarış boyunca enerji vermek amacıyla su ve meyve ikramlarıyla destek sağladık. Lezzet Arası şeflerimiz ise yarış sonrasında sporcuların karbonhidrat ihtiyaçlarını karşılamak için özel ikramlarıyla alandaydı. CarrefourSA olarak önümüzdeki dönemlerde de sporu ve sporcuyu desteklemeye kararlıyız.” dedi.

Continue Reading

Genel Haberler

EBRD ve A101, sürdürülebilir gelecek için güçlerini birleştiriyor

Editör

By

Türkiye’nin 81 ilinde ve tüm ilçelerinde 13.600’ü aşkın mağazasıyla hizmet veren A101, sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik çalışmalarını hızlandırmak amacıyla Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’ndan (EBRD) yeşil dönüşüm projelerini desteklemek ve yeni mağaza yatırımlarını finanse etmek için 200 milyon ABD doları tutarında kredi aldı.

EBRD, Türkiye’nin en büyük perakende zincirlerinden A101’e, sürdürülebilirlik hedeflerini desteklemek amacıyla 200 milyon ABD doları tutarında sendikasyon kredisi sağladı. Bu kredi, A101’in yeşil dönüşüm çalışmalarını hızlandırma ve yeni mağaza yatırımlarına katkı sunma amacıyla kullanılacak.

İki dilimden oluşan kredinin 100 milyon ABD doları tutarındaki kısmını EBRD taahhüt ederken, ikinci 100 milyon ABD doları tutarındaki dilim uluslararası finans kuruluşları aracılığıyla sendikasyon şeklinde sağlanacak. İlk dilimde, EBRD, 82 milyon ABD doları tutarında finansman sağlarken, Finance in Motion 18 milyon ABD doları katkı sağlayacak.

Bu finansman aracılığıyla A101, Türkiye genelinde yeni mağaza ve depo açılışları, mevcut mağazaların modernizasyonu ve enerji verimlilik artışı doğrultusunda yenilenmesi ve güneş enerjisi panelleri kurulumuna yönelik orta vadeli yatırım planlarını finanse edecek.

Kredi sayesinde A101, enerji tüketimini ve karbon emisyonlarını azaltmanın yanı sıra, güneş enerjisi ve kaynak verimliliği projeleri ile çevre dostu uygulamalarını güçlendirecek.

Türkiye perakende sektörü, ülke iş gücünün %12’sini istihdam eden önemli bir sektör olmasına rağmen, özellikle depremden etkilenen bölgelerde ciddi zorluklarla karşı karşıya kalmıştı. A101, bu bölgelerde perakende çalışanlarının teknik becerilerini geliştirmek ve iş gücünün gelişimini desteklemek amacıyla iki büyük eğitim programı başlatacak. Programların bir diğer önemli amacı ise, ülke genelindeki personelin becerilerini artırmak olarak öne çıkıyor. Eğitim programlarına katılarak işe alınan kişilerin %60’ını kadın çalışanlar oluşturacak ve bu sayede kadınların iş gücüne katılımı ve ekonomik güçlenmesi desteklenecek.

EBRD Gıda ve Tarım İşletmeleri Bölge Başkanı Wojtek Boniaszczuk, projeyle ilgili olarak; “A101 ile bu önemli projede çalışmaktan mutluluk duyuyoruz. A101’in çevre dostu operasyonlara doğru attığı adımlar perakende sektörü için örnek teşkil edecek. Özellikle depremden etkilenen bölgelerde iş gücünü desteklemeyi amaçlayan bu yatırımın, bölgenin ekonomik toparlanmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Aydın Group CFO’su Osman Yılmaz ise şöyle konuştu: “EBRD ile yapmış olduğumuz bu stratejik iş birliğinden çok mutluyuz. Bu iş birliği sektördeki konumumuzu güçlendirecek olmasının yanı sıra, sürdürülebilir perakende operasyonlarına yaptığımız yatırımları da hızlandıracaktır. A101’in sektöründe inovasyonu ve sürdürülebilirliği teşvik etmeye kararlılığının da göstergesi olan bu iş birliği, yalnızca finansal istikrarımızı artırmakla kalmayacak, aynı zamanda iş gücümüzü ve ekosistemimizi de güçlendirecektir.”

EBRD, 2009 yılından bu yana Türkiye’de çoğunluğu özel sektörde olmak üzere 453 proje ve ticaret finansmanı limitleri aracılığıyla 20 milyar avrodan fazla yatırım gerçekleştirdi.

Continue Reading
Advertisement

Etiketler

POPÜLER