Genel Haberler
Lüks tüketim markalarının lideri yine Louis Vuitton oldu

Deloitte’un raporuna göre, dünyanın en büyük 100 lüks tüketim firması 2014 mali yılında 222 milyar dolar net satış geliri elde etti.
Deloitte, “Lüks Tüketimin Küresel Güçleri 2016” raporunu yayımladı. Rapora göre lüks tüketim alanında faaliyet gösteren dünyanın en büyük 100 firması 2014 mali yılında 222 milyar dolarlık net satış geliri elde etti. Bu firmalardan her birinin ortalama satış rakamı ise 2,2 milyar dolar oldu.
Rapora göre, lüks tüketimin küresel güçleri sıralamasında ilk üç firma (Louis Vuitton, Compagnie Financière Richemont, Estée Lauder) yerlerini korurken, geçtiğimiz yıl listeye girerek sıralamayı değiştiren Hong Kong’lu mücevher firması Chow Tai Fook ise üç sıra düşüş yaşadı. En hızlı büyüyen yirmi firmanın ilk sırasında ise Hong Kong’lu Michael Kors’u geride bırakan Amerikalı Kate Spade yer aldı.
Rapora ilişkin olarak, Deloitte Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Perakende Sektörü Lideri Hakan Göl “2016 yılında lüks sektöründe büyümenin daha yavaş olacak olması, birçok perakendeciyi hayal kırıklığına uğratabilir. Dünya geneline baktığımızda; Çin ve Rusya gibi önemli pazarlarda büyüme yavaşlarken, Hindistan ve Meksika hızla büyüyor. Bunun yanı sıra, Orta Doğu ciddi bir büyüme potansiyeli sunuyor. Diğer taraftan sosyal ağlar ve akıllı cihazların güçlü etkisiyle lüks markaların stratejileri şekil değiştiriyor, müşteriler markalar ile ne zaman, nerede ve nasıl etkileşime geçeceklerini kendileri belirliyor. Gelir seviyesi artmaya başlayan ve özgün marka arayışındaki Y Kuşağı’nın etkisi ve gelişmekte olan ülkelerden seyahatlerin artması sektörde belirleyici bir rol oynayacak. Sektörde çoklu-kanal stratejilerini benimseyen ve kullanıcı deneyimini mağaza dışına çıkarabilen firmaların başarısını görmeye devam edeceğiz” dedi.
İlk 100 sıralamasındaki firmaların merkez ofislerinin bulunduğu ülkeler baz alındığında, ortalama firma büyüklüğü bakımından, 5.209 milyon ABD doları ile Fransa ilk sırayı çekiyor. Lüks ürünleri satışlarındaki büyüme açısından ise; %11,1 büyüme oranı ile Birleşik Krallık ilk sırada yer alıyor. İlk 100 firma cirosu içerisinde firmaların paylarına bakıldığında, %23,5 ile Fransa birinci sırada bulunuyor; Fransa’yı, %19,5 ile ABD izliyor.
Raporda öne çıkan diğer konular:
- Lüksün yeni normali: Lüks sektörü, Çinli tüketiciler ve dijital teknolojinin yükseliş yaşadığı, değişiminin on yıllık döneminin ilk yarısını tamamladı. İkinci yarıda ise tüketici satın alma davranışlarındaki değişim, kanalların birleşmesi ve iş modellerinin karmaşası, uluslararası seyahatin artışı, Y kuşağı tüketicilerinin artışı, küresel ekonominin etkisi ile lüks sektörü için yeni fırsatların doğması bekleniyor.
- Lüks ürünlere talep kârlı olarak büyüyor: Ekonomik zorluklara ve büyüme hızının bir önceki yıla göre daha düşük olmasına rağmen lüks markalar büyümesini sürdürüyor. Ayrıca kâr marjlarının bir önceki yıl ile karşılaştırıldığında daha yüksek olduğu görülüyor.
- İtalya firma sayısı açısından bir kez daha lüks ülkesi: İlk 100 listesinde 29 firma ile yer alan İtalya, listede ikinci en önemli konumda olan Amerikalı firma sayısını ikiye katlıyor.
Lüks tüketimin en çok gelir elde eden 10 firması
Sıra |
Lüks Markalar |
Ülke |
FY14 Satış geliri (milyon dolar) |
1 |
LVMH (Louis Vuitton, Fendi, Donna Karan, Loewe, Marc Jacobs, Céline) |
Fransa | 23.297 |
2 |
Compagnie Financière Richemont (Cartier, Lancel, Van Cleef, Chloé, Baume&Mercier, IWC, Mont Blanc) |
İsviçre | 13.217 |
3 | Estée Lauder | ABD | 10.780 |
4 |
Luxottica Group (Alain Mikli, Arnette, Ray-Ban, Persol, Oliver Peoples) |
İtalya | 10.172 |
5 |
The Swatch Group (Blancpain, Breguet, Longines, Omega, Rado) |
İsviçre | 9.223 |
6 |
Kering (Gucci, Bottega Veneta, Saint Laurent) |
Fransa | 8.984 |
7 | Chow Tai Fook | Hong Kong | 8.285 |
8 |
L’Oréal Luxe (Biotherm, Clarisonic, Kiehl, Lancôme) |
Fransa | 8.239 |
9 |
Ralph Lauren (Ralph Lauren Collection, Blue Label, Black Laber, RLX, Purple Label) |
ABD | 7.620 |
10 | PVH (Calvin Klein) | ABD | 6.441 |
Genel Haberler
Şubat ayı üretici market fiyatları

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, şubat ayında üretici ile market arasındaki fiyat farklılıklarını ve girdi fiyatlarında yaşanan değişimleri yaptığı yazılı basın açıklamasında değerlendirdi.
Bayraktar, şubat ayında üretici ile market arasındaki fiyat farkının en fazla yüzde 251,6 ile elmada görüldüğünü belirterek, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Elmadaki fiyat artışını yüzde 229 ile kuru üzüm, yüzde 218,7 ile limon, yüzde 216,9 ile kırmızı mercimek, yüzde 180,8 ile kuru incir, yüzde 176,3 ile pırasa, yüzde 159,7 ile marul, yüzde 159,6 ile ıspanak, yüzde 150,7 ile maydanoz takip etti.
Elma 3,5 kat, kuru üzüm 3,3 kat, limon ve kırmızı mercimek 3,2 kat, kuru incir ve pırasa 2,8 kat, marul ve ıspanak 2,6 kat ve maydanoz ise 2,5 kat fazlaya markette satıldı.
Üreticide 5 lira olan elma 17 lira 58 kuruşa, 25 lira olan kuru üzüm 82 lira 24 kuruşa, 5 lira 25 kuruş olan limon 16 lira 73 kuruşa, 13 lira 84 kuruş olan kırmızı mercimek 43 lira 86 kuruşa tüketiciye satıldı.”
Market fiyatları
“Şubat ayında markette 41 ürünün 31’inde fiyat artışı, 10’unda fiyat azalışı görüldü.
Markette fiyatı en fazla artan ürün yüzde 29,4 ile domates oldu. Domatesteki fiyat artışını yüzde 28 ile karnabahar, yüzde 21,8 ile lahana, yüzde 20,4 ile dana eti, yüzde 17,7 ile patlıcan takip etti.
Markette fiyatı en çok azalan ürün ise yüzde 15,3 ile ıspanak oldu. Ispanaktaki fiyat düşüşünü yüzde 6,2 ile yeşil mercimek, yüzde 6,0 ile limon, yüzde 2,7 ile mısırözü yağı izledi.”
Üretici fiyatları
“Şubat ayında üreticide 33 ürününün 19’unda fiyat artışı olurken, 5’inde fiyat düşüşü görüldü. 9 üründe ise fiyat değişimi olmadı.
Şubat ayında üreticide fiyatı en çok düşen ürün yüzde 22,5 ile patates oldu. Patatesteki fiyat düşüşünü yüzde 12,5 ile limon, yüzde 8,7 ile lahana, yüzde 6,3 ile maydanoz, yüzde 5,5 ile ıspanak izledi.
Üreticide en fazla fiyat artışı yüzde 68,9 ile patlıcanda görüldü. Patlıcandaki fiyat artışını yüzde 67,6 ile kuru soğan, yüzde 57,5 ile karnabahar, yüzde 54,3 ile domates, yüzde 47,8 ile portakal, yüzde 47,4 ile kabak takip etti.”
Fiyat değişimlerinin sebepleri
“Üreticide patlıcan, domates, kabak ve salatalıkta havaların soğuk gitmesi nedeniyle arzdaki azalma fiyatları yükseltti.
Kuru soğanda depodaki ürünlerin azalması ve yeni ürün hasadının başlamamış olması fiyatları artırdı.
Portakal, karnabahar, havuç ve pırasada hasadın sonuna gelindiğinden arzdaki azalmadan kaynaklı fiyat yükselişi oldu.
Arz ve talepteki değişim et fiyatlarının yükselmesine neden oldu.
Patates, limon, beyaz lahana, maydanoz ve ıspanakta arzdaki artışla birlikte ürünlerin fiyatları düştü.”
Şubat ayı aylık ve yıllık girdi fiyatlarındaki değişim
“Odalarımız aracılığıyla girdi piyasalarından aldığımız fiyat verilerine göre şubat ayında, ocak ayına göre, üre gübresi yüzde 10,5, 20.20.0 kompoze gübresi yüzde 4,5, kalsiyum amonyum nitrat gübresi yüzde 3,8, amonyum sülfat gübresi yüzde 2,2 ve DAP gübresi yüzde 2,1 düştü.
Geçen yılın şubat ayına göre ise son bir yılda, 20.20.0 kompoze gübresi yüzde 71,2, DAP gübresi yüzde 44,5, kalsiyum amonyum nitrat gübresi yüzde 42,4, üre gübresi yüzde 14,9 ve amonyum sülfat gübresi ise yüzde 1 oranında arttı.
Mazot fiyatı aylık olarak yüzde 11,5 düştü, son bir yıla göre ise yüzde 38,7 oranında arttı. Besi yemi şubat ayında ocak ayına göre yüzde 0,9, süt yemi yüzde 2,7, son bir yılda besi yemi yüzde 59,5, süt yemi ise yüzde 60,7 oranında arttı. Elektrik fiyatları son bir yılda yüzde 23,9 oranında arttı.
Gübre fiyatlarında son dört aydır düşüş yaşanmaya devam ediyor. Üretim sezonunda çeşidine göre yüzde 400’leri aşan fiyat artışları, gübre kullanımının azalması ve geçen yıla göre baz yılı etkisiyle yıllık artış yüzde 1 ile yüzde 71,2 aralığında kaldı. Üretim maliyetlerinin düşürülebilmesi için gübre fiyatlarının tekrar artmamasına yönelik tedbirler alınmalıdır. Üreticimiz, verim ve kalite unsuru olan gübreye erişimde sorun yaşamamalıdır.
Ürün maliyetinin artmaması, üreticinin mağdur olmaması, üretime darbe vurulmaması için tüm girdilerde de fiyatların makul seviyelerde tutulması gerekmektedir.”
Genel Haberler
BİM’den deprem bölgesinde ücretsiz ürün dağıtımı

Başta Kahramanmaraş, Gaziantep, Malatya, Hatay, Şanlıurfa, Adıyaman ve Diyarbakır olmak üzere Güneydoğu Anadolu’yu ağır bir şekilde vuran, son yılların en büyük deprem felaketinin ardından depremzedelere yardım için zamana karşı mücadele ediliyor.
İlk andan itibaren yardım çalışmalarına destek veren BİM resmi kurumlarla işbirliği içinde 20 bin adedin üzerinde battaniye, tek kişilik ve çift kişilik yorganlar, çocuklar için binlerce yorgan, battaniye, atkı, bere, eldiven, sweatshirt, polar, kışlık oduncu gömlek, ayakkabı, yetişkinler için üst ve alt polarlar, kazaklar ve ısıtıcılardan oluşan 100 bine yakın ihtiyaç malzemesini TIR’larla bölgeye gönderdi. Ayrıca afet bölgesindeki depolarından AFAD aracılığıyla temel ihtiyaç maddeleri sevkiyatına da devam ediliyor.
BİM deprem bölgesindeki yüzden fazla mağazasında da temel ihtiyaç ürünlerini güvenlik güçlerinin gözetiminde halka ücretsiz dağıttı.
BİM de depremden ağır etkilendi
Tüm Türkiye’yi yasa boğan depremde çok sayıda BİM çalışanı yaşamını yitirirken, 60’ın üzerinde çalışanı hâlâ enkaz altında kurtarılmayı bekliyor.
Bölgede bulunan BİM mağazalarından yaklaşık 500’ü ağır hasar gördü. BİM azami sayıda mağazayı tekrar açabilmek için çalışmalarını hızla sürdürüyor.
BİM’den yapılan açıklamada öncelikli hedeflerinin bölge halkının günlük hayatındaki ihtiyaçlarına yönelik alışveriş yapabilmesi için mağazaları çalışabilir duruma getirmek olduğu belirtildi.
Genel Haberler
101: Milletimizin yanındayız

A101, yaşana deprem felaketiyle ilgili şu açıklamada bulundu:
“Ülkemizin güney ve güneydoğu illerinde meydana gelen deprem felaketi nedeniyle derin bir üzüntü içerisindeyiz. Kaybettiğimiz çalışma arkadaşlarımıza, ailelerine ve yaşamını yitiren tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet; yaralılara acil şifalar, yakınlarını kaybedenlere baş sağlığı diliyoruz. Bu zor zamanlarda herkese dayanma gücü ve sabır diliyoruz.
Bir taraftan kayıplarımızın yasını tutarken, diğer taraftan yaralarımızı sarabilmek için ülke olarak kenetleniyoruz. Tüm zorlu koşullara rağmen afet bölgesindeki vatandaşlarımızın acil ihtiyaçlarının karşılanması için büyük bir fedakarlık ve sorumlulukla görev yapan kamu görevlilerimize, depremzedelere destek olmak için gönüllü olarak görevinin başından ayrılmayan çalışma arkadaşlarımıza, diğer illerden tırlarca ekipmanlarıyla yardıma koşan gönüllü A101 çalışanlarına ve tedarik zincirinin kesintiye uğramaması için tüm gücü ile destek olan tedarikçilerimize minnettarız.
A101 olarak depremin ilk saatlerinden itibaren yardım çalışmalarına tüm olanaklarımızla destek veriyoruz. Başta AFAD ve Kızılay olmak üzere, resmi kurumlarla koordinasyon içerisinde 50 binden fazla battaniye, on binlerce yorgan, kışlık kıyafet gibi temel ihtiyaçlardan oluşan 350 bine yakın yardım malzemesini depremden etkilenen illerimize ulaştırdık. Ayrıca kurulan sahra mutfaklarına, sağlık kurumlarına ve gönüllü çalışan sivil toplum kuruluşlarına gıda, içecek ve diğer ihtiyaç malzemesi yardımlarımızı sürdürmekteyiz.
Yardım çalışmalarına hız kesmeden devam edeceğiz. A101 ailesi olarak her zaman olduğu gibi tüm olanaklarımızla halkımızın ve devletimizin yanında olacağız. Millet olarak inşallah bu zor zamanları birlikte aşacağız.”
-
Ercüment Tunçalp3 ay önce
Private label enflasyondan korur
-
Genel Haberler6 ay önce
Üretici ile market arasındaki fiyat farkı en fazla yüzde 252,9 ile maydanozda görüldü
-
Firmalardan5 ay önce
A101, Müge Anlı ile iş birliğine imza attı
-
Cengiz Çambel6 ay önce
RCK (Rafinera Cloud Kitchen)’da hedef yurtdışına açılmak