Genel Haberler
Tekstil ve hazır giyim sektörü “geride kalanları” kurtarmak için birleşme kararı aldı
Denizli’de toplanan sektör temsilcileri, bundan böyle tek söylemli ulusal strateji geliştirme kararı aldı. Bunun için Ulusal Tekstil, Hazır giyim ve Deri Konseyi oluşturacak olan sektör, 2010 yılında yapacağı çalışmalara da bu oluşumla yön vermeyi planlıyor.
Yüksek üretim ve işçilik maliyetlerinin yanında küresel krizin de etkisiyle ihracatı düşüşe geçen ve çok sayıda işletmesi kapanan tekstil ve hazırgiyim sektörü, ayakta kalmak için ihtiyacı olan destekleri artık “tek ses” olarak söylemeye hazırlanıyor. Son dönemde intihar ve dev işletmelerin kapanmasıyla gündeme gelen Denizli’de biraraya gelen sektörün önde gelen temsilcileri, Ulusal Tekstil, Hazırgiyim ve Deri Konseyi oluşturarak ortak hedeflerini “tek söylemli ulusal strateji” şeklinde açıklama kararı aldı. İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, “Sektörde yeni iş fırsatlarının yaratılması tek ve ortak bir söylemle mümkün. Sektör böylece, bundan böyle sürdürülebilir istihdam, üretim ve ihracat hedeflerine samimi ve gerçekçi dayanışma ile odaklanabilecek” dedi.
Sektör temsilcileri, son dönemde yaşadığı dramatik olaylarla gündeme gelen Denizli’de yaptığı “ortak akıl” toplantısında sektör sorunlarını masaya yatırdı. Sektörün duayen şirketlerinden Deba’nın üretimi durdurması ve Funika Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Sözkesen’in intiharı ile gündeme gelen Denizli’de toplanan sektör temsilcileri, bundan böyle tek söylemli ulusal strateji geliştirme kararı aldı. Bunun için Ulusal Tekstil, Hazırgiyim ve Deri Konseyi oluşturacak olan sektör, 2010 yılında yapacağı çalışmalara da bu oluşumla yön vermeyi planlıyor.
Gümrük Birliği’nden küresel ekonomik krize pekçok konuyu masaya yatırdıkları ortak akıl toplantısının ardından basın toplantısı düzenleyen sektör temsilcileri, sektör sorunlarının çözümü için tek ve ortak bir söylem geliştireceklerini açıkladılar.
“Daha fazla kale kaybetmek istemiyoruz”
İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, Atatürk’ün 1937 yılında Nazilli basma fabrikasında söylediği ‘Her fabrika bir kaledir’ sözünden hareketle sektörde fabrikaların bacasının tütmesinin öncelikli hedef olduğunu söyledi. Tanrıverdi, “Toplantıda kamu yönetimi ve sektörün kendi içerisinde yapması gerekenleri tespit ettik. Bu konudaki çalışmanın oluşturulacak ulusal konseyde daha önce hazırlanan çalışmaların ışığında tüm sektör ve bölge temsilcilerinin katılımıyla tek ses olarak kamuoyu ile paylaşılması kararlaştırıldı. Bugüne kadar enerji, işçilik maliyetleri gibi konularda sorunlarımız teker teker dile getirdik fakat bir sonuç alamadık. Bu yüzden bundan sonraki süreçte konsey aracılığıyla sesimizi duyuracağız” diye konuştu.
Konsey ile birlikte ulusal bir strateji, ortak hedefler ve uygulama iş planı belirleneceğinin altını çizen Tanrıverdi, şöyle devam etti:
“Türkiye’de çok kurum var. Biz sabit bir kurumdan bahsetmiyoruz. Tüm tarafların bir araya geldiği ortak sonuç çıkaracağı kurulamayan ama birlikteliği sergileyen bir oluşum olacak. Aynı şeyleri hep beraber söyleyelim istiyoruz. Belki kamuyu temsilen de bir iki kişi olabilir konseyin içerisinde. Bürokratik ve siyasi otorite sektöre sahip çıkmalı, Denizli gibi tekstil kültürü, geleneği ve becerisi olan bölgeler mutlaka yaşamlarını sürdürebilecekleri desteklerle kısa zamanda beslenmeli, yatırım ve iş yapma hevesi yeniden canlandırılmalıdır. Somut istekleri süzgeçten geçireceğiz. İstihdamdan enerjiye ve daha birçok soruna kadar çözümleri ortaya koyacağız.”
Genel Haberler
E-ticaret, indirim rüzgârıyla coşacak
Markalar ve e-ticaret pazaryerleri Türkiye’de de artık bir gelenek haline gelen kasım indirimleri için hazırlıklarını büyük ölçüde tamamladı. Birçok marka ve pazaryeri tarafından kasım ayının geneline yayılan kampanyalar sayesinde internetten alışveriş hacminin 500 milyar lirayla aylık rekorunu yenilemesi bekleniyor.
Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, tüketicilerin her yıl kasım indirimlerini merakla beklediğini hatırlattı. Kasım ayının geneline yayılan inidirim kampanyalarının markalara ellerindeki stoku eritme, tüketicilere de ihtiyaçlarını uygun fiyata giderme imkânı sunduğuna dikkat çeken Öncel, şöyle devam etti:
“Alım gücü giderek zayıflayan tüketici, gıda dışındaki ihtiyaçlarını ertelemek zorunda kalıyor. Enflasyonla mücadele için talebi kısmaya yönelik önlemlerin de etkisiyle temmuzdan bu yana üye markalarımızın büyük bölümünün adet satışlarında düşüş gözlemliyoruz. Dört aydır devam eden daralmaya kasımda “dur” demek istiyoruz. Belli ürün gruplarında yüzde 25’ten yüzde 70’e varan oranlarda indirimlerin yapılacağı kasım kampanyalarıyla birlikte hem fiziki mağazalara hem de e-ticaret pazaryerlerine büyük bir canlılık gelmesini bekliyoruz. Özellikle 11 Kasım’daki ‘bekarlar günü’ ve bu yıl 29 Kasım’a denk düşen “efsane cuma”da alışverişin en üst noktaya ulaşacağını öngörüyoruz. Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre kasım, e-ticaret hacminin zirve yaptığı ay olarak öne çıkıyor. Örneğin Kasım 2023’te e-ticaret hacminin 12 aylık ortalamadan yüzde 50 fazla olduğu, yıllık toplam e-ticaretin yüzde 12,5’inin kasım ayında gerçekleştiği görülüyor. Geçen yıl “efsane cuma”ya denk düşen 24 Kasım e-ticaret hacminin en yüksek olduğu gün olarak dikkat çekiyor. “Efsane cuma”yı, bekarlar günü kampanyalarının yapıldığı 11 Kasım izliyor. Bu yıl da benzer bir tablonun gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Kasım kampanyalarında giyimden, beyaz eşyaya, elektronikten kozmetiğe her kategoride çok cazip indirimler oluyor. Temmuzdan bu yana hazır giyim, ayakkabı, elektronik ve küçük ev aleti markalarımızın adet satışlarında önemli düşüş gözlemliyoruz. Kasım ayında özellikle bu kategorilerde ciddi satış rakamlarına ulaşılacağını ve toplam e-ticaret hacminin 500 milyar lirayı aşarak rekor tazeleyeceğini tahmin ediyoruz. Talebin yüksek olmasına rağmen indirimler sayesinde kasımda da enflasyonla mücadeleye desteğimizi sürdüreceğiz.”
Sinan Öncel, tüketicileri özellikle internet üzerinden yapacakları alışverişlerde siber dolandırıcılara karşı uyanık olmaları konusunda uyardı. Öncel, tüketicilere alışverişlerini markanın ya da pazaryerinin resmi sitesinden yapmalarını, ödemelerini de gerekli güvenlik kontrollerini sağladıktan sonra gerçekleştirmelerini önerdi.
Genel Haberler
CarrefourSA, L’Etape Türkiye’de sporculara destek verdi
19-20 Ekim tarihlerinde Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilen, Fransa Bisiklet Turu’nun amatör sporculara yönelik özel konsepti olan “L’Etape Türkiye by Tour de France”, 50’den fazla ülkeden yaklaşık 3000 bisikletçinin katılımıyla İstanbul’da gerçekleşti. CarrefourSA, etkinliğin tedarikçi sponsoru olarak, Yaşam için Doğrusu vizyonunu bir kez daha öne çıkardı.
CarrefourSA Pazarlama ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Melis Karatay Ebin, “Dünyanın en ikonik spor organizasyonlarından birinde CarrefourSA olarak yer almaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bu dev etkinlikte, sporcularımıza yarış boyunca enerji vermek amacıyla su ve meyve ikramlarıyla destek sağladık. Lezzet Arası şeflerimiz ise yarış sonrasında sporcuların karbonhidrat ihtiyaçlarını karşılamak için özel ikramlarıyla alandaydı. CarrefourSA olarak önümüzdeki dönemlerde de sporu ve sporcuyu desteklemeye kararlıyız.” dedi.
Genel Haberler
EBRD ve A101, sürdürülebilir gelecek için güçlerini birleştiriyor
Türkiye’nin 81 ilinde ve tüm ilçelerinde 13.600’ü aşkın mağazasıyla hizmet veren A101, sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik çalışmalarını hızlandırmak amacıyla Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’ndan (EBRD) yeşil dönüşüm projelerini desteklemek ve yeni mağaza yatırımlarını finanse etmek için 200 milyon ABD doları tutarında kredi aldı.
EBRD, Türkiye’nin en büyük perakende zincirlerinden A101’e, sürdürülebilirlik hedeflerini desteklemek amacıyla 200 milyon ABD doları tutarında sendikasyon kredisi sağladı. Bu kredi, A101’in yeşil dönüşüm çalışmalarını hızlandırma ve yeni mağaza yatırımlarına katkı sunma amacıyla kullanılacak.
İki dilimden oluşan kredinin 100 milyon ABD doları tutarındaki kısmını EBRD taahhüt ederken, ikinci 100 milyon ABD doları tutarındaki dilim uluslararası finans kuruluşları aracılığıyla sendikasyon şeklinde sağlanacak. İlk dilimde, EBRD, 82 milyon ABD doları tutarında finansman sağlarken, Finance in Motion 18 milyon ABD doları katkı sağlayacak.
Bu finansman aracılığıyla A101, Türkiye genelinde yeni mağaza ve depo açılışları, mevcut mağazaların modernizasyonu ve enerji verimlilik artışı doğrultusunda yenilenmesi ve güneş enerjisi panelleri kurulumuna yönelik orta vadeli yatırım planlarını finanse edecek.
Kredi sayesinde A101, enerji tüketimini ve karbon emisyonlarını azaltmanın yanı sıra, güneş enerjisi ve kaynak verimliliği projeleri ile çevre dostu uygulamalarını güçlendirecek.
Türkiye perakende sektörü, ülke iş gücünün %12’sini istihdam eden önemli bir sektör olmasına rağmen, özellikle depremden etkilenen bölgelerde ciddi zorluklarla karşı karşıya kalmıştı. A101, bu bölgelerde perakende çalışanlarının teknik becerilerini geliştirmek ve iş gücünün gelişimini desteklemek amacıyla iki büyük eğitim programı başlatacak. Programların bir diğer önemli amacı ise, ülke genelindeki personelin becerilerini artırmak olarak öne çıkıyor. Eğitim programlarına katılarak işe alınan kişilerin %60’ını kadın çalışanlar oluşturacak ve bu sayede kadınların iş gücüne katılımı ve ekonomik güçlenmesi desteklenecek.
EBRD Gıda ve Tarım İşletmeleri Bölge Başkanı Wojtek Boniaszczuk, projeyle ilgili olarak; “A101 ile bu önemli projede çalışmaktan mutluluk duyuyoruz. A101’in çevre dostu operasyonlara doğru attığı adımlar perakende sektörü için örnek teşkil edecek. Özellikle depremden etkilenen bölgelerde iş gücünü desteklemeyi amaçlayan bu yatırımın, bölgenin ekonomik toparlanmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Aydın Group CFO’su Osman Yılmaz ise şöyle konuştu: “EBRD ile yapmış olduğumuz bu stratejik iş birliğinden çok mutluyuz. Bu iş birliği sektördeki konumumuzu güçlendirecek olmasının yanı sıra, sürdürülebilir perakende operasyonlarına yaptığımız yatırımları da hızlandıracaktır. A101’in sektöründe inovasyonu ve sürdürülebilirliği teşvik etmeye kararlılığının da göstergesi olan bu iş birliği, yalnızca finansal istikrarımızı artırmakla kalmayacak, aynı zamanda iş gücümüzü ve ekosistemimizi de güçlendirecektir.”
EBRD, 2009 yılından bu yana Türkiye’de çoğunluğu özel sektörde olmak üzere 453 proje ve ticaret finansmanı limitleri aracılığıyla 20 milyar avrodan fazla yatırım gerçekleştirdi.