Sosyal Medya Hesaplarımız

Şefik İşeri

Üretimin gücü

Şefik İşeri
Abone Ol:

Türk üreticilerinin dış pazarlarda etkin hale gelmesi ve ülkemizin üretimdeki gücünün belki de en önemli dinamiği girişimcilerimizin ilk denemelerinde başarısız olsalar da başarana kadar denemeye devam etmeleridir. Bizim diğer ülkeler kadar Ar-Ge yatırımı yapmamamıza rağmen, üretimde ve gelişmekte olan dış pazarlara satışta bu kadar başarılı olmamız rakip ülkeleri de şaşırtmaktadır.

Ülkemiz son on yıldır dünya çapında yaşanan ekonomik krizlerden en az etkilenen ülkelerden biridir. Ekonomimizin krizlere karşı şerbetli hale gelmesinin en önemli nedeni katma değeri olan üretim gücümüzüdür.

Düzenlenen sanayi ve endüstri fuarlarında da görüldüğü gibi Türkiye de artık katma değeri yüksek ürünlerin imalatı yapılmaktadır. Hatta bazı sektörlerde üretim kapasitesi iç piyasanın tüketim hacminin üzerinde oluşmaktadır. Üretim gücümüzün sürdürülebilirliği edinilen bu tecrübenin korunması ve iş süreçlerine dönüştürülmesine bağlıdır. Şüphesiz üretmek tek başına yetmez, üretileni satabilmek ve satın alan tüketicilerin memnuniyetini sağlamak gerekir. Ülkemizde yalnızca dışsatım için üretim yapan başarılı girişimcilerimizin sayısı hızla artmaktadır.

Özellikle doğu Avrupa, Orta Asya, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki gelişmekte olan pazarlarda etkin hale gelmişlerdir. İç piyasaya satışlarda pay almak satış dağıtım giderlerinin yüksek olması nedeniyle oldukça zordur. Bu zorluk sanayicimizi dış satıma yöneltmektedir. Ülkemizdeki tedarik zincirinin en önemli halkası perakendedir. Türkiye de geleneksel dağıtım maliyetlerinin, organize perakendeciliğin gelişmesi ile düşmesi beklenmekteydi.

Ancak organize perakendecilerin zincire eklediği maliyet tedarik zincirinden çıkan ara toptancıların maliyetinden fazla gerçekleşti. Beklenen maliyet azalması olmadı. Tedarik zincirinden çıkması gereken ara toptancıların zincir mağazaların arka kapı satışları ile desteklenmesi bu sonucu doğurmuştur. Özellikle organize perakendecilerin başta listeleme bedeli olmak üzere aldıkları çalışma komisyonları yerli üreticilerin varlığını sürdürebileceği kadar dahi kâr etmesine imkan vermemektedir. Bu nedenlerle orta ve küçük ölçekli işletmeler ya piyasadan çekilmekte ya da ürünlerinin satışı için dış piyasalara yönelmektedirler. İşletmesini ve markalarını Fransız şirketine satan bir yerli şampuan üreticimiz kendini inşaat sektörüne atmıştır. Şirketini satmasının nedenini ise “organize perakendenin talep ettiği komisyonları karşılayamamak” olarak ifade etmiştir. Asıl düşündürücü olan ise yerli üreticilerden, yerli organize perakendecilerinde yabancılar gibi yüksek listeleme bedelleri ve çalışma komisyonları istemeleri ve onlarında çıkışı yabancı pazarlarda aramalarına neden olmalarıdır. Yabancı perakendecilerin her yıl pazar paylarını artırmaları ve satınalmalar yoluyla piyasayı konsolide etmeleri dahi yerli perakendecilerin yerli üreticilerle dayanışma içinde olmasına yetmemektedir. Tabiki istisnalar kaideyi bozmaz. Bu dayanışmaya özen gösteren az sayıdaki yerel perakendecilerin hakkınıda teslim etmek gerekir.

Türk üreticilerinin dış pazarlarda etkin hale gelmesi ve ülkemizin üretimdeki gücünün belki de en önemli dinamiği girişimcilerimizin ilk denemelerinde başarısız olsalar da başarana kadar denemeye devam etmeleridir. Bizim diğer ülkeler kadar Arge yatırımı yapmamamıza rağmen, üretimde ve gelişmekte olan dış pazarlara satışta bu kadar başarılı olmamız rakip ülkeleri de şaşırtmaktadır.

Açıkça itiraf etmem gerekirse bende girişimcilerimizin işe girerken fizibilite yapmamalarının nedenini anlayamıyor ve eleştiriyordum. Sonra durumu analiz edince anladım ki bizim girişimcilerimiz işlerini kurarken iş üstünde Ar-Ge yapmakta ve deneme yanılma metodu ile deneyim kazanmaktadırlar.

İşlerini kurarken genellikle ilk denemelerinde başarılı olamamaktadırlar. Bu dönemde kaybettikleri paralar aslında bir Ar-Ge çalışması bedeli olmaktadır. Genellikle işi kurmaya ilk girişimcinin nefesi (kaynakları, motivasyonu) yetmez ise işi bir başka girişimci devralmaktadır. Bu işi devralma sarmalı genellikle o iş başarılana kadar sürmektedir. Devralan ise o zamana kadar verilen emekleri arge harcaması bedeli gibi ödemektedir. Başlayan projelerin büyük çoğunluğu sahibi değişsede başarıya ulaşmakta ve üretime dönüşmektedir.

Başta üretim olmak üzere başarılı iş sonuçlarına imza atan girişimcilerimiz göçlerini yolda düzerken harcadıkları kaynakların Ar-Ge harcaması olduğunun daima bilincinde olmuşlar. Bizde üretimin sihirli gücünün farkında olmalı ve üreticilerimize hak ettikleri değeri vermeliyiz.

Yaşanan onca global krize karşı şerbetli isek bunu önemli ölçüde üreticilerimize borçluyuz.

Yazarımızın bu yazısı Retail Türkiye Dergisi’nin Aralık 2011 – 34. sayısında yayınlanmıştır.

Devamını Oku
Yorum Yapın

Yorumunuz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Advertisement

Şefik İşeri

Veda ve teşekkür

Şefik İşeri

Bana bu sayfayı açan Retail Türkiye Dergisi’ne sonsuz teşekkür ediyorum. Bir teşekkürde benim bu sütunlarda yazmamı teşvik eden ve kapıyı aralayan Ataman Özbay’a.

Haziran 2009 yılından bu yana Retail Türkiye Dergisi’nde yazmaya başladım. Dile kolay değil. 6 yıldır aralıksız yazıyorum. Ama sağlık sorunlarım nedeniyle artık çok sevdiğim okurlarıma hoşçakalın demek istiyorum. İlk yazım Haziran 2009 sayısında “Herkes en iyi bildiği işi yapmalı” başlığıyla yayımlanmış. Biliyorum ki veda yazıları yazmak çok zordur. Okurlarımdan özür diliyorum. Bana ne mutlu ki bu yazılarımla birlikte kitapta yayımladım. Bilgi birikimleri genç kuşaklarla birlikte okurlarımla paylaştım.
Bana bu sayfayı açan Retail Türkiye Dergisi’ne sonsuz teşekkür ediyorum. Bir teşekkürde benim bu sütunlarda yazmamı teşvik eden ve kapıyı aralayan Ataman Özbay’a.

Sağlıcakla kalın

Yazarımızın bu yazısı Retail Türkiye Dergisi’nin Nisan 2015 – 74. sayısında yayınlanmıştır.

Devamını Oku

Şefik İşeri

“Etkin Performans Yönetimi” nasıl yapılır?

Şefik İşeri

Çalışanlar yıllık gelirinin en az %30 unu değişken ücretinden,%70’ini aylık sabit ücretinden almalıdır. Gelirin değişken sabit ayrışımında ideal bölüşüm oranı ise yüzde ellidir.

(daha&helliip;)

Devamını Oku

Şefik İşeri

Hızlı tüketim ürünleri dağıtım kanallarında değişim

Şefik İşeri

Aslında münhasır bayilik sistemi 30yıl sonra işlevselliğini kaybetmiş ve iş gene dönüp dolaşıp çeşit toptancılığına dönmüştür. Piyasalardaki bu dönüşüm ve değişimi gören üreticilerin dağıtım sistemlerini ve bayilik şartlarını yeniden gözden geçirmeleri gerekmektedir. Sürdürülebilir karlılığı sağlayamayan hiçbir işletme varlığını koruyamaz. Ticaretin esası Kazan/Kazan ilkesidir. Bir tarafın kaybettiği ticari ilişki devamlılığını koruyamaz.

(daha&helliip;)

Devamını Oku

Şefik İşeri

Şefik İşeri

POPÜLER