Firmalardan
Ekol, Avrupa’nın en hızlı yayılan Türk lojistik şirketi oldu
Kurulduğu günden bu yana Avrupa’daki atılımlarına her geçen gün bir yenisini ekleyen Ekol, son bir yıl içinde Avrupa’ya 10 milyon € yatırım yaptı.
Rekor büyüme ile Avrupa’nın önde gelen lojistik şirketlerinden biri olmayı hedefleyen Ekol, son olarak Ukrayna ile Avrupa yayılımını artırdı. Ukrayna’nın önde gelen lojistik şirketlerinden biri olan Komora’nın yüzde 53 ile çoğunluk hissesine sahip oldu.
Ekol Lojistik CEO’su Tayfun Öktem konuya ilişkin olarak; “1990 yılında faaliyetlerine başlayan Ekol, daha ilk günden itibaren dünya çapında bir marka olmayı hedefleyerek yola koyuldu. Türkiye’de 400 bin metrekare kapalı alanı aşan dağıtım merkezleri, Avrupa geneline yayılmış tesisleri, 2 bin araçlık filosuyla Türkiye’nin ve Avrupa’nın öncü entegre lojistik hizmet sağlayıcıları arasında yer alıyor. Uluslararası taşımacılıkta yük organizasyonu ile başlanılan noktadan, üçüncü parti entegre lojistik hizmetleri sunan bütünleşik bir yapıya ulaşıldı. Özellikle Avrupa’daki yatırımlar Ekol için en önemli kilometre taşlarını oluşturdu. İlk olarak Ekol Almanya ile başlanan Avrupa atılımlarına her geçen gün bir yenisi eklenirken, amacımız hep aynıydı. Avrupa’da lojistik denince akla gelen ilk markalardan biri olmak. Ve bugün gelinen noktada bu amacımıza hızla yaklaşmaktayız” dedi.
Tayfun Öktem sözlerine şöyle devam etti:
“Bu amaçla son bir yıl içinde Avrupa’da 10 milyon € toplam yatırım yaptık. Bu sayede Avrupa’da 80 bin metrekare depolama alanına ulaştık. Türkiye’de 4.200’ü aşkın çalışanı olan Ekol ailesi, Avrupa’da ise 7 ayrı milletten 1.200’ü aşkın çalışan sayısına ulaşarak, uluslararası şirketler arasındaki yerini aldı. Ortaya çıkan bu tablo bizler için son derece gurur verici. Avrupa’da en hızlı yayılan lojistik şirketi olarak hedeflerimize yol almaya devam edeceğiz. Son ortaklığımız olan Ukrayna ile bu yolda hızla ilerleyeceğiz. Depo ve araç yatırımları ile 20 milyon € ilave yatırım yapılması planlanan Ukrayna ortaklığımızdan 2013 yılında 20 milyon € ciro hedefimiz, tüm Avrupa’da yatırımlarımızdan ise 75 milyon € civarında ciro beklentimiz bulunuyor.”
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.