Sosyal Medya Hesaplarımız

Firmalardan

Obase, AI Stratejik Yol Haritası ile geleceği şekillendiriyor

Editör
Abone Ol:

OBASE, AI teknolojilerindeki en son trendleri konuşmak ve stratejik hedeflerini belirlemek için “AI Stratejik Yol Haritamızı Belirliyoruz” adlı bir çalıştay düzenledi. OBASE teknik mimarları, yöneticileri ve Ar-Ge ekiplerinin katıldığı etkinlikte, yenilikçi projeler ve AI tabanlı çözümler üzerine beyin fırtınası yapıldı, geleceğe yön verecek adımlar belirlendi.

Yapay zeka sektörler arası rekabeti yeniden tanımlıyor

Etkinlikte, Obase Genel Müdürü Dr. Bülent Dal, teknolojik trendler ve 2025 yılına yönelik beklentiler doğrultusunda önemli bilgiler paylaştı. Dal, “Yapay zeka, yalnızca iş süreçlerini iyileştiren bir araç değil, karar verme, keşif ve yaratıcılığı yeniden tanımlayan bir dönüşüm gücü olarak iş hayatına etki ediyor. Yeni nesil AI sistemleri, bağımsız düşünebilen, bağlamsal öğrenme yeteneğine sahip ve insanlarla daha derin etkileşim kurabilen yapılar olarak gelişiyor. Bu evrim, işletmelerin rekabet avantajını yeniden şekillendirirken, inovasyon ve değer yaratmanın sınırlarını genişletiyor. Biz de OBASE olarak, bu değişimi sadece takip eden değil, yönlendiren bir vizyonla hareket ediyoruz. Yapay zeka konusundaki önceliğimiz, hayatın içine dokunan ve verimlilik sağlayan projeler geliştirmek; en büyük avantajımız ise halihazırda kullanılan uygulamalarımıza geliştirdiğimiz ontolojik katman ile yeni AI yetkinlikleri kazandırarak sunduğumuz katma değeri artırmak. Bu doğrultuda, ekibimizin AI’daki gelişmeleri yakından takip etmesi ve çözümlerinde etkin bir şekilde kullanması kritik önem taşıyor. İşte bu yüzden düzenlediğimiz bu tür workshop’lar, hedeflerimize ulaşmamıza büyük katkı sağlıyor. AI Stratejik Yol Haritamızda yapay zekanın sunduğu sınırsız potansiyeli iş süreçlerimize entegre ederek, daha akıllı, daha çevik ve daha verimli çözümler geliştirmek var. Bu çerçevede en önemli hedeflerimizden biri de yapay zekanın geleceğini şekillendiren aktörlerden biri olmak” dedi.

İleri Analitik Müdürü Aynur Seskir, GenAI ve Agentic AI alanlarındaki gelişmeleri aktarırken, farklı sektörler için gerçekleştirilen projelerden örnekler sundu. Otonom kararlar alabilen ve belirli görevleri insan müdahalesi olmadan gerçekleştirebilen yapay zeka ajanlarının (AI Agent) özellikle tekrarlayan ve karmaşık görevlerde yarattığı katkıya dikkat çeken Aynur Seskir, AI projelerinde başarının temel unsurlarının veri kalitesi ve ölçülebilir gerçekçi kullanım senaryoları olduğunu vurguladı. Sunumda ayrıca, yapay zeka projelerinin yalnızca teknik ekiplerin değil, tüm kurumun stratejik bir önceliği olarak ele alınması ve şirket kültürü olarak benimsenmesi gerektiği ifade edildi.

Yazılım Müdürü Hüseyin Şimşek ise Obase AIR (AI for Retail) proesinin teknik altyapısı ve fonksiyonelliğini anlatarak, ürün ve hizmetlerin AI teknolojileriyle entegrasyon sürecine değindi. Obase AIR’in, bulut tabanlı esnek mimarisi sayesinde mevcut ERP ve CRM sistemleriyle sorunsuz entegrasyon sağlayarak işletmelere gerçek zamanlı analiz ve ölçeklenebilirlik avantaj sunduğunun altını çizdi.

Seçilen projeler hayata geçirilecek

Workshop oturumunda, farklı ekiplerden katılımcılar 2025 yılına dair yenilikçi proje fikirleri üzerinde beyin fırtınası yaparak, AI kullanım senaryolarına yönelik öneriler geliştirdi. Ortaya çıkan fikirler, iş değeri, teknik, operasyonel ve ekonomik uygulanabilirlik açısından değerlendirilecek ve önceliklendirilecek. Bu süreçte, belirlenen pilot projelerin hayata geçirilmesi, AI liderlik ekibinin oluşturulup yetkilendirilmesi, süreçlerin AI teknolojileriyle uyumlu hale getirilmesi ve yetenek yönetimi programlarının geliştirilmesi öncelikli hedefler arasında yer alıyor. OBASE, bu etkinlik kapsamında oluşturulan stratejik yol haritası doğrultusunda, AI teknolojilerinin sunduğu imkanları en verimli şekilde kullanarak hem iş süreçlerini güçlendirmeyi hem de sektördeki öncü konumunu pekiştirmeyi hedefliyor.

Devamını Oku
Yorum Yapın

Yorumunuz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Advertisement

Firmalardan

Merrell Belgrad Ultra 2025, bu yıl 4 bin sporseveri ağırlayacak

Editör

Yazar:

Sporu, eğlenceyi ve doğayı bir araya getirerek spor tutkunlarına benzersiz bir deneyim sunmaya hazırlanan Merrell Belgrad Ultra 2025, SPX’in sponsorluğunda İstanbul Kemerburgaz Kent Ormanı’nda 5-6 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilecek. Türkiye’nin en büyük patika koşusu olan etkinliğin detayları; SPX CEO’su Barış Andırınlı, İBB Sportif Değerlendirme Şube Müdürü İlker Öztürk, Boğaziçi Yönetim Genel Müdürü Sema Akça Oflas, Anadolu Sigorta Pazarlama ve Müşteri Yönetimi Müdürü Elif Banu Kocaoğlu, Multisport Partner İlişkileri Direktörü Bünyamin Aysoy, Romatem Sağlık Grubu Operasyonel Direktörü Sinem Çamur’un katılımıyla gerçekleşen lansmanda aktarıldı.

Merrell Belgrad Ultra 2025’in lansmanında konuşan SPX CEO’su Andırınlı, etkinliğin Türkiye’deki patika koşusu kültüründe önemli bir dönüm noktası olduğunu vurguladı. Merrell Belgrad Ultra’nın sporun birleştirici gücünü doğayla buluşturan ve insanları aktif yaşam tarzına teşvik eden bir yaşam biçimi hareketi olduğunu ifade eden Andırınlı, “Katılımcı sayısının üç yılda 1200’den 4 bine yükselerek Türkiye’nin en büyük patika koşusu hâline gelen etkinliğimiz, her yaştan ve her seviyeden sporsevere doğanın içinde unutulmaz bir deneyim sunuyor. Sloganımız ‘Herkes için doğa ve spor’. Bu doğrultuda, etkinliğimizi mümkün olduğunca kapsayıcı hale getirmeyi hedefledik ve katılımcı sayısına baktığımızda da bu hedefe ulaştığımızı görüyoruz. Katılımcılar sadece parkurlarda mücadele etmiyor; doğa ile bütünleşiyor ve şehir hayatının temposundan uzaklaşarak kendilerini tazeliyor. SPX olarak, böylesine anlamlı ve etkileyici bir organizasyonun ana sponsoru olmaktan büyük gurur duyuyoruz. Amacımız, sağlıklı yaşamı teşvik ederken katılımcıların doğa ile bağ kurmasını sağlamak ve toplumu spor etrafında bir araya getirmeyi desteklemek” diye konuştu.

İBB Sportif Değerlendirme Şube Müdürü İlker Öztürk, “2019 yılından bu yana ‘Sporun Başkenti İstanbul’ mottosuyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Arazi koşusu gibi önemli branşların, bu vizyonun merkezinde yer aldığını görmek bizim çok değerli. Bu organizasyon, üçüncü yılına kadar adeta bir kartopu gibi büyüyerek bugünlere geldi.” dedi.

Devamını Oku

Firmalardan

İşNet’ten afetlere karşı dijital kalkan: “Safe Force”

Editör

Yazar:

İşNet, büyük ölçekli afetler karşısında hizmet sürekliliğini sağlamak amacıyla Safe Force projesini devreye aldı. Doğal afetler gibi kritik durumlara karşı hizmet sürekliliğini sağlamak amacıyla geliştirilen Safe Force, sanal bir yönetim organizasyonu. Proje, şirketin yönetiminin Marmara bölgesi dışındaki illerde ikamet eden uzman idari ve teknik personel tarafından sürdürülmesini mümkün kılarak, çevik ve sürdürülebilir bir yapı sunuyor.
İşNet’in iş sürekliliği protokolü kapsamında, olası bir kriz anında İstanbul’daki merkez yönetim bir saat içinde toplanmadığı durumda, tüm operasyonel ve yönetsel süreçler Safe Force ekibi tarafından özel bir protokol ile devralınıyor. Bu özel yapı; teknik operasyonların yanı sıra, çalışan iletişimi, müşteri bilgilendirmesi, lojistik destek ve hizmet sürekliliği gibi kritik alanları da kapsıyor.

Safe Force kapsamında görevlendirilen ekipler, düzenli aralıklarla çevrimiçi ve saha tatbikatlarına katılıyor; AFAD Farkındalık Eğitimleri ile İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) kapsamında afet hazırlığı konusunda sürekli olarak destekleniyor.

Safe Force’u değerlendiren İşNet Ürün ve Yazılım Geliştirme Direktörü Erkut Balcı, “Safe Force bizim için sadece bir iş sürekliliği planı değil, çalışanlarımıza ve müşterilerimize duyduğumuz sorumluluğun bir yansımasıdır. Dolayısıyla bu yapıyı sadece teknoloji üzerine değil, insan odaklı olarak da planladık.” dedi.

Afet anlarında çalışanların sağlık durumu, konumu ve ihtiyaçlarının anlık olarak takip edilmesini sağlamak için ise İşNet, Softtech tarafından geliştirilen acil durum mobil uygulamasını kullanıyor. SMS altyapısıyla da çalışabilen bu uygulama, mobil şebekelerin zayıfladığı durumlarda dahi iletişimin sürdürülebilmesini sağlayarak fark yaratıyor.

İşNet’in afetlere karşı dayanıklı hizmet yapısı, uluslararası sertifikasyonlara ve teknik temellere dayanıyor. Şirket coğrafi olarak dağıtık ve yedekli veri merkezleri ile aktif çalışan teknik altyapı mimarisiyle hizmet sunuyor. Bu yapı; ISO 22301 İş Sürekliliği Yönetimi, ISO 27001 Bilgi Güvenliği Yönetimi ve KVKK’ya uyumlu ISO 27701 Veri Gizliliği Yönetimi sertifikalarıyla belgeleniyor.

Devamını Oku

Firmalardan

Kınık Maden Suları’ndan spora destek

Editör

Yazar:

İnegölspor, stadyum isim sponsorluğu için Kınık Maden Suları A.Ş. ile anlaştı. Kulüp tesislerinde düzenlenen imza törenine Kulüp Başkanı Kani Ademoğlu, Futbol Şube Sorumlusu Olcay İleri, Kınık Maden Suyu Yönetim Kurulu Başkanı Berna Arıç Çokusuğlu, Kınık Maden Suyu Yönetim Kurulu Üyesi Berhan Çokusuğlu ile Fabrika Müdürü Mustafa Çavuş katıldılar.

İmza töreni sonrası açıklama yapan Kulüp Başkanımız Kani Ademoğlu, şunlar söyledi:

“Bugün İnegölspor’umuzun stadyum isim sponsorluk anlaşması için buradayız. İnegöl’ümüzün ve ülkemizin değerli bir markası olan Kınık Maden Suyu ailesine, İnegölspor’umuzun bu kötü günlerden geçtiği süreçte yanımızda bulundukları için şahsım ve yönetim kurulumuz adına teşekkür ediyorum. Biz Kınık farikasını ziyaret edip İnegölspor’umuzun dertlerini paylaştığımız zaman yanımızda bulunacaklarını samimi olarak belirttiler ve o hissiyatı da verdiler. Kendilerine tekrardan teşekkür ediyorum. İnsanlar kötü günlerden geçerken, yanında kim oluyorsa unutulmaz. Tarihte de yerini alır. İyi günde herkes insanların yanında olur. Özellikle bu sene sancılı ve gergin bir süreçten geçiyoruz. Ülkemizde ve dünyada olan ekonomik daralmadan dolayı da sıkıntılı bir süreç var. Bundan dolayı Kınık Maden Suyu ailesine tekrardan teşekkür ediyorum. İşlerinde, ticaretlerinde bereketler diliyorum.”

Kınık Maden Suyu Yönetim Kurulu Başkanı Berna Arıç Çokusuğlu ise “Kökleri İnegöl’e dayanan bir marka olarak, doğup büyüdüğümüz, 3 kuşaktır burada yetiştiğimiz, bu bereketli topraklarda beslendiğimiz, bu topraklarda yatırım yaptığımız Kınık Maden Suları olarak İnegölspor’a destek vermekten ve sponsor olmaktan büyük onur ve gurur duymaktayız. Spor demek mücadele demek, teşvik demek, gençleri desteklemek demek. İnegölspor’umuzu tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum. Bizde bu mücadelede yerimizi aldığımız için çok mutluyuz” şeklinde konuştu.

Devamını Oku
Advertisement

Etiketler

POPÜLER