Firmalardan
Mobilyada nanoteknolojik yenilikler ZOW’da tanıtılacak
ZOW Türkiye Müdürü Aykut Engin; sürdürülebilir bir çevre için küçük de olsa bir katkı sunmak istediklerini belirtti.
Hızlı nüfus artışı, kentleşme, sanayileşme, radyoaktif maddeler ve GDO gibi katkı maddeleri kullanımı, hava-su-toprak gibi birçok çevre kirliliğini de beraberinde getiriyor. Soluduğumuz havadan sebzelerimizi yıkadığımız suya kadar tüm etmenlerin bu derece sağlığa zararlı maddeler içermesi insanlığın en çok uğraştığı hastalıkların ana nedeni. Bu hastalıklarla başa çıkmak ve azaltmak için tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de nanoteknoloji çalışmaları hız kazandı. İstanbul Üniversitesi Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü öğretim elemanlarından Dr. Zeki Candan ve Prof. Dr. Turgay Akbulut tarafından gerçekleştirilen Ar-Ge projeleri mobilya ürünlerinde kullanılan malzemeleri de yeniliyor. Termal stabilitesi yüksek, formaldehit emisyonu düşük, yüksek mukavemetli ahşap levhalar, sandviç kompozitler ve laminat parke gibi mobilya firmalarının yeni gözdesi olacak ürünler Türkiye’de ilk defa ZOW Fuarı’nda tanıtılacak.
Dünya’da Almanya, Rusya ve İtalya gibi ekonomiye ve mobilya sektörüne yön veren ülkelerde gerçekleştirilen Uluslararası Mobilya Yan Sanayi ve Tedarik Fuarı ZOW, 2008 yılından bu yana İstanbul’da Doğu ve Batıyı bir araya getiriyor. Özellikle Türk üreticiler için yurt dışına açılma ve markalaşma yolunda çok önemli bir kapı olan ZOW, sektör ile ilgili son gelişmelerin de takip edilip gerekli iş bağlantılarının ofiste buluşulmuşçasına rahat gerçekleştirileceği bir platform. Son gerçekleştirilen fuarda “Kentsel Dönüşümün İç Mimariye Etkisi”ni işleyerek yurt içi ve yurt dışından binlerce mimar, iç mimar ve tasarımcıyı buluşturan ZOW İstanbul, bu yıl da yeni nesil çevre dostu mobilyaların geliştirilmesine yönelik nanoteknolojik çalışmaların tanıtılmasına ön ayak oluyor. Bu konuda yaptıkları çalışmaları fuarda sektöre ve ziyaretçilere anlatacaklarını ifade eden Dr. Zeki CANDAN; “Öncelikli amacımız insan sağlığının ve çevre güvenliğinin korunmasına yardımcı olmak. 1. Mobilya Ar-Ge Proje Yarışması’nda derece almamızda, geliştirdiğimiz ürünlerin bu yönünün çok etkili olduğunu düşünüyoruz. Son geliştirdiğimiz teknolojik ürünlerin, mobilya sektörü çalışanlarından evimizde çocuklarımıza kadar herkesin sağlığının korunmasına yardımcı olmasını hedefliyoruz. Bununla birlikte bilimsel projelerimiz sonucu ortaya çıkan bu yeni nesil inovatif ürünlerin ihracat potansiyeline sahip olması nedeniyle ülkemiz ekonomisine de katkı sunacağını ümit ediyoruz.” açıklamalarında bulundu.
Sürdürülebilir bir çevre için küçük de olsa bir katkı sunmak istediklerini belirten ZOW Türkiye Müdürü Aykut ENGİN; “Son geliştirilen nanoteknolojik buluşların tarafımızdan düzenlenen bu önemli fuarda sergilenecek olması bizim için de önem taşımaktadır” açıklamasında bulundu.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.