Genel Haberler
Kanatlı Eti Sektörü’nün 2025 ihracat hedefi 2,6 milyar dolar
Türk Kanatlı Eti Sektör’ü ihracatta dünyada ilk 3’e oynuyor.
Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği (BESD-BİR) geçtiğimiz günlerde yayınladığı Piliç Eti Sektör Raporu 2014’ün sonuçlarını kamuoyu ile paylaşmak üzere 06 Kasım Perşembe günü Wyndham Grand Otel’de bir toplantı düzenledi. Toplantıda konuşan BESD-BİR Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Sait KOCA ve BESD-BİR Yönetim Kurulu Üyesi Nezih GENCER; Türkiye piliç eti sektörünün değerlendirmesini yaparak sektörün dünyadaki ve Türkiye’deki mevcut durumunu paylaştı, gelecek dönem hedeflerini açıkladı.
1970’li yıllarda aile işletmeciliği şeklinde gerçekleştirilen tavuk eti üretiminin 1990’lı yıllarda yapılan yatırımlarla gelişmeye başladığını belirten Dr. Sait KOCA; “Bu gelişmeye paralel olarak üretim de artış gösterdi ve 1990 yılında 162.569 ton olan piliç eti üretim miktarı 2000 yılında 662.096 tonla 4,1 katına, 2013 yılında 1.791.000 ton ile 11 katına ulaştı. 2013 yılının piliç eti üretimi 2000 yılına göre 2,7 katına ulaşmış oldu. 2014 yılında da büyümesini sürdüren kanatlı eti üretimi, TÜİK verilerine göre 2014 yılının ilk 8 ayında geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 5,8 oranında artış göstererek 1.275.000 ton olarak gerçekleşti. Ülkemizdeki piliç eti üretiminin yüzde 95’i entegrasyona sahip firmalar tarafından gerçekleştiriliyor. Ülkemiz nüfusunun sağlıklı beslenebilmesi için büyük önem taşıyan piliç eti üretiminin 2025 yılında 3,35 milyon tona ulaşmasını ve daha çok kişinin güvenilir bir protein kaynağı olan tavuğa ulaşmasını hedefliyoruz.” dedi.
Türkiye’de üretime paralel olarak tüketimin de arttığını belirten Dr. Koca sözlerine şöyle devam etti: “Toplam piliç eti tüketiminde Türkiye’nin çok gerilerde olduğunu görüyoruz. 2012 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde 43,2 kg, Brezilya’da 42,7 kg olan kişi başına piliç eti tüketimi Türkiye’de sadece 19,4 kg. Alışkanlıklardan dolayı ülkemizde hindi eti tüketimi belirli bir düzeyin üzerine çıkamıyor. Domuz eti tüketimimiz yok. Sektör olarak, toplumumuzun beyaz et tüketimini artırmayı ve önemli bir protein kaynağı olan tavuk etinin daha çok kişi tarafından daha çok miktarda tüketilmesini hedefliyoruz. Sektörümüzün hedefi Türkiye piliç eti tüketimini 2025 yılında 25,6 kg’a çıkarmak. Devletten alacağımız teşvik ve desteklerle bu miktarın 40 kg’ları bulması mümkün. Sektör olarak bu kapasiteye sahibiz, ülkemiz de bu potansiyeli taşıyor. Bu doğrultuda, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın “Kırsal Kalkınma Yatırımları Hibe Programı’’ kapsamında kümes yapımına destek vermesini olumlu bir gelişme olarak karşılıyoruz. Ancak tüketimin artırılması konusunda da Devletimize bir dizi görevler düştüğüne inanıyoruz.’’
2014 yılında ihracatta parlayan yıldız Rusya
Türkiye’nin kanatlı eti ihracatı 2008 yılında kazandığı ivme ile son 6 yıldır düzenli olarak artış gösteriyor. Irak, Türk Cumhuriyetleri, Suriye, Libya, Suudi Arabistan, İran, Çin ve son aylarda satış yapılmaya başlanan Rusya’nın ihracat açısından önem taşıyan ülkeler olduğunu belirten Dr. Sait Koca: “2014 yılının 10 aylık döneminde toplam 357.545 tonluk ihracat gerçekleştirdik. 2014 yılı sonunda 450 bin ton ihracat ve 725 milyon Amerikan Doları döviz girdisi bekliyoruz. Burada en büyük payı Irak alıyor. Kısa bir süre önce satış yapmaya başladığımız Rusya ise hem potansiyeli hem de lojistik açıdan oldukça önemli bir pazar. Rusya’nın batılı ülkelerin ekonomik ve ticari yaptırımlarına cevap olarak AB, ABD, Kanada, Avustralya ve Norveç’ten gıda ithalatını 1 yıllığına durdurması lojistik bakımdan büyük avantajı olan Türkiye’nin lehine oldu ve Rusya piliç eti dahil olmak üzere diğer gıda ürünlerinin ithalatı için yönünü Türkiye’ye çevirdi. Rusya’ya beyaz et satışı için gerekli izinler bulunmasına rağmen ambargo kararından önce senenin ilk 6 ayında 52 ila 185 ton arasında değişen miktarlarda gerçekleşen ihracatımız, Temmuz ayında 550 tona, Ağustos ayında 2.300 tona, Eylül ayında 5.900 tona ulaştı. Ekim ayında ise 5.700 tonluk ihracat gerçekleştirildi. Sektör olarak Rusya’dan 2015 yılı için 150 bin tonluk kota talep ettik. Sektörümüz kapasite, altyapı ve teknik birikim ile bu üretimi rahatlıkla karşılayabilecek seviyede. Hedefimiz ambargo kalksa dahi Rusya pazarında kalıcı olmak. Bunun için önümüzde iyi bir fırsat var ve bunu kısa zamanda doğru bir strateji ile değerlendirmek için çalışmalar yapıyoruz.” dedi
Piliç Eti Sektörü’nün büyümesi sektörün etrafındaki ekosistemin de büyümesi demek
Toplantıda konuşan BESD-BİR Yönetim Kurulu Üyesi Nezih GENCER de Piliç Eti Sektörü’ndeki büyümenin Türk ekonomisi için büyük önem taşıdığını belirtti. Gencer: “Türkiye Piliç Eti Sektörü sürekli büyüyen, ihracatını hızlı bir şekilde artıran, yoğun istihdam sağlayan ve tarımı destekleyen yapısıyla Türk ekonomisine önemli ölçüde katma değer sağlayan sektörlerden biri. Kanatlı sektöründe, hammadde üreticisi çiftçi, sektörle ilgili esnaf, yem, ilaç-aşı, yan sanayi, nakliye, pazarlama dalları dahil yaklaşık 600 bin kişi çalışıyor. Bu kişilerin ortalama 4 kişilik bir aileye sahip oldukları varsayılırsa sektörden geçimini sağlayan kişi sayısının yaklaşık 2,4 milyona ulaştığını söyleyebiliriz. 76 milyon nüfusa sahip ülkemizde 2,4 milyon kişinin bir sektörden geçimini sağlaması çok önemli bir gösterge. Sektörümüzün büyümesiyle birlikte sektöre destek veren diğer sektörler yani ekosistem de büyüyor. Emek yoğun bir sektör olması nedeniyle üretimin artması, istihdamın artması ve köyden kente göçün azalması anlamına geliyor. Sektörümüz, aile çiftçiliği gibi yaratılacak yeni iş imkânları ile kırsal kalkınmaya da önemli bir katkı sağlayacaktır. Bugün sektörde üretim yapan 14.000 adetin üzerinde kayıtlı etlik piliç kümesi bulunuyor. Bu kümes sahipleri, sektörde uygulanan başarılı “sözleşmeli yetiştiricilik” modeli ile sürekli üretim yapabiliyor, sürekli gelir elde edebiliyor.“ şeklinde konuştu.
Genel Haberler
E-ticaret, indirim rüzgârıyla coşacak
Markalar ve e-ticaret pazaryerleri Türkiye’de de artık bir gelenek haline gelen kasım indirimleri için hazırlıklarını büyük ölçüde tamamladı. Birçok marka ve pazaryeri tarafından kasım ayının geneline yayılan kampanyalar sayesinde internetten alışveriş hacminin 500 milyar lirayla aylık rekorunu yenilemesi bekleniyor.
Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, tüketicilerin her yıl kasım indirimlerini merakla beklediğini hatırlattı. Kasım ayının geneline yayılan inidirim kampanyalarının markalara ellerindeki stoku eritme, tüketicilere de ihtiyaçlarını uygun fiyata giderme imkânı sunduğuna dikkat çeken Öncel, şöyle devam etti:
“Alım gücü giderek zayıflayan tüketici, gıda dışındaki ihtiyaçlarını ertelemek zorunda kalıyor. Enflasyonla mücadele için talebi kısmaya yönelik önlemlerin de etkisiyle temmuzdan bu yana üye markalarımızın büyük bölümünün adet satışlarında düşüş gözlemliyoruz. Dört aydır devam eden daralmaya kasımda “dur” demek istiyoruz. Belli ürün gruplarında yüzde 25’ten yüzde 70’e varan oranlarda indirimlerin yapılacağı kasım kampanyalarıyla birlikte hem fiziki mağazalara hem de e-ticaret pazaryerlerine büyük bir canlılık gelmesini bekliyoruz. Özellikle 11 Kasım’daki ‘bekarlar günü’ ve bu yıl 29 Kasım’a denk düşen “efsane cuma”da alışverişin en üst noktaya ulaşacağını öngörüyoruz. Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre kasım, e-ticaret hacminin zirve yaptığı ay olarak öne çıkıyor. Örneğin Kasım 2023’te e-ticaret hacminin 12 aylık ortalamadan yüzde 50 fazla olduğu, yıllık toplam e-ticaretin yüzde 12,5’inin kasım ayında gerçekleştiği görülüyor. Geçen yıl “efsane cuma”ya denk düşen 24 Kasım e-ticaret hacminin en yüksek olduğu gün olarak dikkat çekiyor. “Efsane cuma”yı, bekarlar günü kampanyalarının yapıldığı 11 Kasım izliyor. Bu yıl da benzer bir tablonun gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Kasım kampanyalarında giyimden, beyaz eşyaya, elektronikten kozmetiğe her kategoride çok cazip indirimler oluyor. Temmuzdan bu yana hazır giyim, ayakkabı, elektronik ve küçük ev aleti markalarımızın adet satışlarında önemli düşüş gözlemliyoruz. Kasım ayında özellikle bu kategorilerde ciddi satış rakamlarına ulaşılacağını ve toplam e-ticaret hacminin 500 milyar lirayı aşarak rekor tazeleyeceğini tahmin ediyoruz. Talebin yüksek olmasına rağmen indirimler sayesinde kasımda da enflasyonla mücadeleye desteğimizi sürdüreceğiz.”
Sinan Öncel, tüketicileri özellikle internet üzerinden yapacakları alışverişlerde siber dolandırıcılara karşı uyanık olmaları konusunda uyardı. Öncel, tüketicilere alışverişlerini markanın ya da pazaryerinin resmi sitesinden yapmalarını, ödemelerini de gerekli güvenlik kontrollerini sağladıktan sonra gerçekleştirmelerini önerdi.
Genel Haberler
CarrefourSA, L’Etape Türkiye’de sporculara destek verdi
19-20 Ekim tarihlerinde Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilen, Fransa Bisiklet Turu’nun amatör sporculara yönelik özel konsepti olan “L’Etape Türkiye by Tour de France”, 50’den fazla ülkeden yaklaşık 3000 bisikletçinin katılımıyla İstanbul’da gerçekleşti. CarrefourSA, etkinliğin tedarikçi sponsoru olarak, Yaşam için Doğrusu vizyonunu bir kez daha öne çıkardı.
CarrefourSA Pazarlama ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Melis Karatay Ebin, “Dünyanın en ikonik spor organizasyonlarından birinde CarrefourSA olarak yer almaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bu dev etkinlikte, sporcularımıza yarış boyunca enerji vermek amacıyla su ve meyve ikramlarıyla destek sağladık. Lezzet Arası şeflerimiz ise yarış sonrasında sporcuların karbonhidrat ihtiyaçlarını karşılamak için özel ikramlarıyla alandaydı. CarrefourSA olarak önümüzdeki dönemlerde de sporu ve sporcuyu desteklemeye kararlıyız.” dedi.
Genel Haberler
EBRD ve A101, sürdürülebilir gelecek için güçlerini birleştiriyor
Türkiye’nin 81 ilinde ve tüm ilçelerinde 13.600’ü aşkın mağazasıyla hizmet veren A101, sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik çalışmalarını hızlandırmak amacıyla Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’ndan (EBRD) yeşil dönüşüm projelerini desteklemek ve yeni mağaza yatırımlarını finanse etmek için 200 milyon ABD doları tutarında kredi aldı.
EBRD, Türkiye’nin en büyük perakende zincirlerinden A101’e, sürdürülebilirlik hedeflerini desteklemek amacıyla 200 milyon ABD doları tutarında sendikasyon kredisi sağladı. Bu kredi, A101’in yeşil dönüşüm çalışmalarını hızlandırma ve yeni mağaza yatırımlarına katkı sunma amacıyla kullanılacak.
İki dilimden oluşan kredinin 100 milyon ABD doları tutarındaki kısmını EBRD taahhüt ederken, ikinci 100 milyon ABD doları tutarındaki dilim uluslararası finans kuruluşları aracılığıyla sendikasyon şeklinde sağlanacak. İlk dilimde, EBRD, 82 milyon ABD doları tutarında finansman sağlarken, Finance in Motion 18 milyon ABD doları katkı sağlayacak.
Bu finansman aracılığıyla A101, Türkiye genelinde yeni mağaza ve depo açılışları, mevcut mağazaların modernizasyonu ve enerji verimlilik artışı doğrultusunda yenilenmesi ve güneş enerjisi panelleri kurulumuna yönelik orta vadeli yatırım planlarını finanse edecek.
Kredi sayesinde A101, enerji tüketimini ve karbon emisyonlarını azaltmanın yanı sıra, güneş enerjisi ve kaynak verimliliği projeleri ile çevre dostu uygulamalarını güçlendirecek.
Türkiye perakende sektörü, ülke iş gücünün %12’sini istihdam eden önemli bir sektör olmasına rağmen, özellikle depremden etkilenen bölgelerde ciddi zorluklarla karşı karşıya kalmıştı. A101, bu bölgelerde perakende çalışanlarının teknik becerilerini geliştirmek ve iş gücünün gelişimini desteklemek amacıyla iki büyük eğitim programı başlatacak. Programların bir diğer önemli amacı ise, ülke genelindeki personelin becerilerini artırmak olarak öne çıkıyor. Eğitim programlarına katılarak işe alınan kişilerin %60’ını kadın çalışanlar oluşturacak ve bu sayede kadınların iş gücüne katılımı ve ekonomik güçlenmesi desteklenecek.
EBRD Gıda ve Tarım İşletmeleri Bölge Başkanı Wojtek Boniaszczuk, projeyle ilgili olarak; “A101 ile bu önemli projede çalışmaktan mutluluk duyuyoruz. A101’in çevre dostu operasyonlara doğru attığı adımlar perakende sektörü için örnek teşkil edecek. Özellikle depremden etkilenen bölgelerde iş gücünü desteklemeyi amaçlayan bu yatırımın, bölgenin ekonomik toparlanmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Aydın Group CFO’su Osman Yılmaz ise şöyle konuştu: “EBRD ile yapmış olduğumuz bu stratejik iş birliğinden çok mutluyuz. Bu iş birliği sektördeki konumumuzu güçlendirecek olmasının yanı sıra, sürdürülebilir perakende operasyonlarına yaptığımız yatırımları da hızlandıracaktır. A101’in sektöründe inovasyonu ve sürdürülebilirliği teşvik etmeye kararlılığının da göstergesi olan bu iş birliği, yalnızca finansal istikrarımızı artırmakla kalmayacak, aynı zamanda iş gücümüzü ve ekosistemimizi de güçlendirecektir.”
EBRD, 2009 yılından bu yana Türkiye’de çoğunluğu özel sektörde olmak üzere 453 proje ve ticaret finansmanı limitleri aracılığıyla 20 milyar avrodan fazla yatırım gerçekleştirdi.
-
Barış Parlak6 ay ago
Türkiye’de perakende sektörünün fırsat maliyeti: geleceğe yatırım mı, kaynak israfı mı?
-
Ercüment Tunçalp6 ay ago
Saadet zinciri gibi carry trade işlemi
-
Ercüment Tunçalp6 ay ago
İki ülkede iki alışveriş (14)
-
Firmalardan6 ay ago
Nebim, Perakende Günleri oturumunda Yves Rocher’i ağırlayacak