Firmalardan
McDonald’s: Perakendede verimli yöneten sınıfı geçecek
McDonald’s Türkiye’nin Genel Müdürlüğü’ne atanan Oğuz Uçanlar, Türkiye’de 30 yaşına giren McDonald’s’ın yeni dönem planlarını anlattı.
McDonald’s Türkiye’nin yeni Genel Müdürü Oğuz Uçanlar, basınla buluştu. Basın toplantısında Türkiye’nin 30 yıllık markası McDonald’s’ın sektöre kattığı değeri anlatan Uçanlar, markanın gelecek vizyonuna da değindi, “Biz bu sektörde oyuncu değil, oyun kurucuyuz. İlklerin öncüsü olarak 30 yıldır olduğu gibi önümüzdeki uzun dönemde de bu tecrübemizden aldığımız güçle markamızı büyütmeye ve sektörümüzü geliştirmeye devam edeceğiz” dedi.
McDonald’s’ın 2015 yılı performansı hakkında bilgi veren Oğuz Uçanlar, “Hem global hem de Türkiye ekonomisi anlamında çok da parlak olmayan, durgun ve hatta tedirgin bir yıl geçirdik. Buna rağmen 2015 yılını yüzde 10’luk büyüme ile kapattık. Toplam satışlarımızda da bir önceki seneye göre yüzde 10’luk artış gerçekleşti. 2015 yılı satışlarımızın toplamı ise 700 milyon TL civarında oldu” diye konuştu.
Sektörle ilgili değerlendirmelerde bulunan Oğuz Uçanlar, “Perakende sektörü son birkaç yılda yaşanan ekonomik sarsıntılardan, terörden, gerilimden ister istemez etkilendi. Ancak ben olumlu düşünüyorum. Önümüzde birçok fırsat var. Sektörümüzü yeniden yapılandırmamız lazım. Bu gerçeği görüp süreci en verimli şekilde değerlendirenler kazanacaktır. Biz de McDonald’s olarak tüm büyüme hedeflerimizi verimliliğe odaklanarak yapıyoruz” dedi.
McDonald’s’ın kurulduğu ilk günden beri sektörde birçok ilke imza attığını belirten Oğuz Uçanlar, şunları söyledi: “Türkiye’de hızlı servis restoranları sektörünün oluşmasına McDonald’s liderlik etti. Sektörde oyuncu değil, her zaman oyun kurucu olduğunu gösteren McDonald’s, 30 yıl önce açılan ilk restoranla Türk tüketicilerini ilk defa menüsü hamburger çeşitleri, patates, içecek ve tatlılardan oluşan uluslararası bir restoran zinciri ile tanıştırdı. Tabii aynı şekilde kalite, hijyen, gıda güvenliği, müşteri memnuniyeti gibi o güne kadar alışkın olmadığımız dünya standartları ve kavramları da hayatımıza McDonald’s ile girdi.”
Oğuz Uçanlar, 2005 yılından beri Anadolu Grubu çatısı altında yüzde 100 Türk sermayeli bir şirket olarak faaliyet gösterdiklerine dikkat çekerek, McDonald’s Türkiye’nin, global sistemde ihtiyaçlarını en yüksek oranda yerel tedarikçilerden temin eden az sayıdaki ülkeden biri olduğunu belirtti. Uçanlar, şöyle devam etti:
“Eti, sütü, peyniri, ekmeği, salatası, turşusu, ambalajıyla restoranlarımızda kullanmakta olduğumuz yaklaşık 450 kalem malzemenin yüzde 98’i yurt içinde imal ediliyor ve Türkiye’deki üreticilerden temin ediliyor. Tedarikçilerimizle 2015 yılı iş hacmimiz 113 milyon dolar olarak gerçekleşti. Tedarikçilerimizin Türkiye’de yaptıkları toplam yatırım ise 100 milyon doları geçti. Bu yüzden McDonald’s Türkiye için ‘yerel bir marka’ demek yanlış olmaz.”
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.