Firmalardan
Reis: 2016, bakliyatta bereketli bir yıl olacak
Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, “Buğday ve bakliyatta, yeni mahsulle fiyatlar düşüşe geçecek” dedi.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), Türkiye’nin önerisi ile 2016 yılını Uluslararası Bakliyat Yılı ilan etmişti.
Ülkemizde bu yıl, buğday, pirinç ve bakliyat ürünlerinde yeterli miktarda ekim yapıldı. Türkiye açısından 2016 yılı, bakliyatta bereketli bir yıl olacaktır ve yeni mahsulün çıkmasıyla, buğday, pirinç ve bakliyat ürünlerinde fiyatların düşüşe geçmesi öngörülüyor.
Haziran ayında kırmızı mercimek hasadının yapıldığı ve yeni mahsulle fiyatının yaklaşık %25 düştüğünü anlatan Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, Eylül ayında nohut ve kuru fasulye gibi diğer bakliyat ürünlerinin ve Ekim ayında çeltik (pirinç) hasadının yapılacağını kaydetti. Mücbir bir sebep olmazsa pirinç ve bakliyatta bereketli bir yılın yaşanacağına işaret eden Mehmet Reis, yeni mahsulle birlikte fiyatların düşebileceğini söyledi.
Ülke genelindeki nisan ve mayıs yağışlarının, tarımsal üretime olumlu yansıdığını ifade eden Mehmet Reis, şunları kaydetti:
“Çiftçilerimizden, üretim ile ilgili olumlu haberleri almaya devam ediyoruz. Her zaman belirttiğin gibi mücbir bir sebep olmazsa, bu yıl hububat üretiminde önemli bir sıkıntı olmayacaktır. Nisan ve Mayıs yağmurları; çeltik, fasulye ve nohut ekimi için toprağı elverişli duruma getirdi. Buğday hasadı Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde Haziran ayında ve İç Anadolu Bölgesi’nde Temmuz ayında yapılıyor; kırmızı mercimek hasadı Haziran ayında yapılmaktadır; Nohut, fasulye, çeltik (pirinç) hasatları Eylül- Ekim aylarında yapılacaktır. Nitekim geçen yıl yaklaşık 350 bin ton kırmızı mercimek üretilirken, bu yılın üretimi 500 bin tonu buldu. Geçtiğimiz yıl rekor kıran buğday üretiminde, bu yıl %5’lik bir düşüş yaşanabilir; bir de kuru fasulye hasadında bir önceki yıla oranla azalma gerçekleşebilir. Özetle genel olarak bakıldığında, 2016 bakliyatta bereketli bir yıldır olacaktır ve iç pazara yetecek kuru gıda üretimi yapılacaktır.”
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.