Firmalardan
Belçikalı La Lorraine, Türkiye’de hedef büyüttü
La Lorraine bir yıl içinde 20 Milyon Euro’luk daha yatırım yapma kararı aldı.
Unlu mamul, pasta ve fırıncılık sektöründe yüzde yüz Belçika sermayeli bir aile işletmesi olarak 79 yıldır aynı alanda faaliyet gösteren La Lorraine Unlu Mamuller Grubu’nun dünya genelinde 9 u Belçika’da olmak üzere, Çek Cumhuriyeti, Romanya ve Polonya’da birer adet toplamda 12 üretim tesisi bulunuyor. Dünya genelinde 1 Milyar Euro hedefine koşan La Lorraine’in 13. tesisi ise Türkiye’de Manisa’da bulunuyor. Manisa OSB’de 40 dönüm arazi üzerinde 20.000 metrekare kapalı alan olarak inşa edilen ve ileri teknolojiden faydalanılarak hayata geçirilen tesis tüm grubun üretim tesisleri içerisinde de en gözde fabrika olma özelliğini taşıyor.
La Lorraine’in diğer yabancı yatırımcılara iyi bir örnek olduğunu belirten La Lorraine Türkiye Genel Müdürü Burak Deniz: “Ülke olarak hepimizin üstüne düşeni fazlasıyla yapmamız gerektiğine inandığımız çok hassas bir dönemden geçiyoruz. La Lorraine markası olarak 2016 yılından bu yana HORECA olarak adlandırılan hotel, restoran, cafeterya, kahve zincirleri ve ayrıca süper market kanallarında 6500 noktaya ulaşarak, tüketicilerimizi nitelikli, katma değerli, kaliteli ürünlerimizle buluşturduk. Sektörümüze canlılık ve dinamizm getirdik. Özellikle ekmek ve unlu mamuller grubunda iddialı olan markamız, tüketicilerimiz tarafından beğenildi ve bu noktada gerek araştırma geliştirme, gerekse tesislerimizi büyüterek yatırım yapmaya, aynı zamanda bulunduğumuz kategorileri geliştirmeye kararlıyız. Bu gelişmeler ışığında; ülkemize ve sektöre olan inancımızla 20 milyon Euro daha yatırım yapma kararı aldık. Bu yatırımımızın ülke ekonomimize ve sektörümüze hayırlı olmasını diliyoruz.
Bir yıl içinde hayata geçecek yeni makina yatırımlarımızla bugünkü ekmek üretimimizi iki katına çıkartacağız. Yapacağımız bina ve demirbaş yatırımlarımızla da 70 kişiye daha istihdam sağlayarak La Lorraine ve partnerlerinin toplam çalışan sayısı da 450 kişiye ulaşacak. Toplamda yapacağımız yeni yatırımlarla 2018’de de 100% büyümeyi hedefliyoruz” açıklamasında bulundu.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.