Firmalardan
MediaMarkt’ta müşteriler “Keyfine Bakacak”
MediaMarkt, yeni reklam ajansı ile birlikte reklam dilini de yeniledi.
TBWA\Istanbul tarafından hazırlanan ve “Keyfine Bak, MediaMarkt” sloganıyla yola çıkılan kampanyada MediaMarkt’ın sağladığı keyifli ve güvenli alışveriş deneyimi vurgulanıyor.
Kampanyanın hazırlık döneminde genç, yaşlı, beyaz yakalı, esnaf, öğrenci, emekli, ev kadını gibi çok farklı tüketici profillerinin teknoloji ve elektronik alışverişi dinamikleri araştırıldı. Müşterilerin bu alışverişlerde karar vermelerini zorlaştıran, “bilgi eksikliği, çok fazla benzer ürün ve çok farklı fiyat alternatifleri” gibi faktörlerin herbirine karşılık gelen MediaMarkt çözümleri özel Müşteri Yolculuğu Haritalandırma Projesi ile eşleştirildi. İletişim çalışmalarında da müşterilere stres yaratan bu faktörlerin nasıl MediaMarkt avantajlarıyla bir bir ortadan kaldırıldığı ve alışverişlerin keyifli bir deneyime dönüştüğü anlatılıyor.
MediaMarkt Türkiye CEO’su Yenal Gökyıldırım şu görüşlere yer verdi: “MediaMarkt olarak yaptığımız her şeyin temelinde müşteriyi mutlu etmek yatıyor. Yeni reklam filmimiz bunu son derece renkli, dinamik bir şekilde anlatıyor. Talebe yönelik hızlı arz, doğru fiyat ve en önemlisi müşterinin ihtiyaçlarını doğru anlamak ve ona göre çözümleri sunabilmek, ancak müşteriye daha yakından dokunmakla mümkün.” Sosyal medya etkinlikleri, promosyonlar, mağaza içlerinde gerçekleştirilen anlık kampanyalar gibi çok çeşitli araç, tüketiciyle sahici bağlar kurmanın yollarını oluşturduğunun altını çizen Gökyıldırım sözlerine şöyle devam etti: “MediaMarkt odağına aldığı yüksek müşteri memnuniyet performansı sayesinde tüketicinin kendini güvende hissetmesini sağlıyor, çözüm üretiyor, fark yaratıyor, bazen çok zor olabilen elektronik ve teknoloji alışverişlerinde ve servislerinde her zaman yanında olduğunu ona derinden hissettiriyor. Yeni reklam filmimiz MediaMarkt’ta tüketicinin endişe duymayacağı, strese girmeyeceği, tam tersine alışveriş etmekten keyif aldığını çok güzel anlatıyor.”
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.