Firmalardan
Apikoğlu; hindi, tavuk ve karışım ürün üretmeyecek
102 yıllık geçmişiyle Türkiye’nin çok az sayıdaki asırlık markalarından biri olan Apikoğlu, hindi, tavuk ve karışım ürün (dana-tavuk, dana-hindi) üretmeyecek.
Dünyanın en önemli marka hikayelerinin yer aldığı “Markaların Öyküsü” adlı kitaba giren 10 Türk markasından biri olan Apikoğlu, Tuzla’daki tesislerinde bundan sonra sadece yüzde 100 dana etli ürünleri üretme kararı aldı.
Kuruldukları günden bu yana kaliteden taviz vermeyerek, tüketicinin en güvendiği markalardan biri haline geldiklerini anlatan Etsan Gıda Sanayi A.Ş. Kalite Güvence Müdürü Veteriner Hekim Yaşar Zeytçioğlu, bundan sonra da bu güvene layık olmaya devam etmeye kararlı olduklarını söyledi. Tüm sektörde dana, tavuk, hindi ve karışımlı ürünlerin aynı üretim alanında üretildiğine dikkat çeken Zeytçioğlu, “Tesislerde bu ürünler sırasıyla üretilir. Her üretimin ardından tüm hat temizlenir. Ancak ne kadar temizlenirse temizlensin bulaşma olabilmektedir” dedi.
Bu durumun halk sağlığına zararı olmamasına rağmen 102 yıldır Apikoğlu markasına duyulan güveni sarsmamak için 14 Nisan 2012 tarihi itibariyle üretim hatlarını ayırma kararı aldıklarını ve bunu kamuoyuna açıkladıklarını hatırlatan Zeytçioğlu, “Ancak bugün geldiğimiz noktada bunun bir adım daha ötesine geçerek, tesislerimizde yüzde 100 dana etli ürünler dışında üretim yapmama kararı aldık. Bu karar bizim açımızdan önemli bir ticari fedakarlıktır. Ancak tüketicilerin Apikoğlu markasına olan güveni bizim için her türlü menfaatin ötesindedir. Bu nedenle Tuzla tesisimizin çatısı altında artık hindi, tavuk dana-hindi ve dana-tavuk karışımlı ürünlerin üretimini yapmayacağız” diye konuştu.
‘Yatırımlarımıza devam ediyoruz’
Bir asırdan fazla bir süredir Etsan Gıda’nın koruması altında olan eşsiz lezzetlerin gelecekte de Apikoğlu markası ile yaşamaya devam edeceğini ifade eden Zeytçioğlu şunları söyledi: “Etsan Gıda Sanayi A.Ş olarak bunun için yatırımlarımıza devam ediyoruz ve edeceğiz. Bu kapsamda Kasım ayından bu yana 750.000 TL’lik yatırım yaptık. Geçtiğimiz günlerde de 1.000.000 TL’lik makine yatırımı için anlaşma imzaladık. Önümüzdeki 2 ay içerisinde bu yatırımı da hayata geçireceğiz.”
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.