Sosyal Medya Hesaplarımız

Genel Haberler

Dünya çapında oyuncu olmak hedefine odaklananlara İsviçre’ye yatırım çağrısı

Editör
Abone Ol:

İsviçre İstanbul Başkonsolosu Monika Schmutz Kırgöz de İsviçre’den Türkiye’ye kesinlikle yeni yatırımlar olacağına inandığının altını çizdi.

Türkiye’de İsviçre Ticaret Odası Derneği,  9 Aralık 2015 Çarşamba tarihinde “İsviçre Türkiye Ekonomik Forumu”nu 11. kez düzenledi. Bu yıl “İsviçre’ye Yatırım: Dünya Çapında Oyuncu Ol” temasıyla gerçekleştirilen ve büyük bir ilgiyle karşılanan Forum’da İsviçre’deki Yatırım ve Büyüme Fırsatları, İkamet ve Relokasyon Alanındaki Fırsatlar, İsviçre – Türk Vergi ve Bankacılık Sisteminin Yatırımcılar ve Şirketler İçin Etkileri konuları, dünya çapındaki uzmanlar tarafından anlatıldı. XI. İsviçre Türkiye Ekonomik Forumu’nda her yıl giderek gelişen İsviçre ile Türkiye arasındaki ticari ilişkilerin bugünü ve geleceği hakkında önemli açıklamalara yer verildi. “Küresel İnovasyon” ve “Dünya Rekabetçilik” endekslerinde 5 yıldır 1’inci sırada yer alan İsviçre’de yatırım yapmanın avantajlarına ve alternatif yatırım araçlarına dikkat çekilirken, Türkiye’den İsviçre’ye olduğu kadar, İsviçre’den de Türkiye’ye yeni yatırımlar olacağı mesajı paylaşıldı.
XI. İsviçre Türkiye Ekonomik Forumu’nun açılış konuşmalarını İsviçre Büyükelçisi H. E. Walter Haffner ve Türkiye’de İsviçre Ticaret Odası Derneği Başkanı Doğan Taşkent gerçekleştirirken, kapanış konuşmasını ise İsviçre İstanbul Başkonsolosu Monika Schmutz Kırgöz yaptı. Switzerland Global Enterprise Yatırım ve Pazarlama Direktörü Liv Minder; özel sektör açısından İsviçre’deki yatırım ve büyüme fırsatlarını anlatırken, MIRABAUD & Cie SA Direktörü ve İsviçre Türk İş Konseyi Başkanı Stephan Staub; bir başka önemli konuda açıklama yaptı. Staub, İsviçre’deki ikamet ve relokasyon alanındaki fırsatları paylaştı. Forum’un en çok ilgi çeken başlığı başlıklarından biri ise İsviçre – Türk Vergi ve Bankacılık Sistemine Genel Bakış: Yatırımcılar ve Şirketler İçin Etkileri oldu. Moderatörlüğünü Axion Swiss Banque Sa Ceo’su Alberto Lotti’nin yaptığı oturumda Banque Lombard Odier & Cie Sa Başkan Vekili Cem Kösemen, Swisspath Consulting AG Yönetim Ortağı Ercan Duran, Zwicky Windlin & Partner Ortağı Alp Göçmen ve Lugano Commodity Trading Association Genel Müdürü Marco Passalia konuşmacı olarak yer aldılar.
Forum’da ayrıca Başarı Hikâyeleri oturumuna da yer verildi. Moderatörlüğünü Çivi & Partners Hukuk Ofisi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ali Çivi’nin yaptığı oturumda AGS Medikal Genel Direktörü Görkem Serçe, VENTURİ İnkübatör Merkezi Direktör Yardımcısı Alexandre Coquoz ve Leman Kurumsal Yatırım Ticaret ve Finans Danışmanlığı Ortağı Maurice Danon başarı hikâyelerini ve başarının sırlarını paylaştılar.
XI. İsviçre Türkiye Ekonomik Forumu’nun açılış konuşmacılarından İsviçre Büyükelçisi H.E. Walter Haffner, konuşmasında “İsviçre’ye Yatırım: Dünya Çapında Oyuncu Ol” teması doğrultusunda İsviçre’nin avantajlarına dikkat çekti. Avrupa kıtasının merkezinde yer alan İsviçre’nin coğrafi açıdan küçük bir ülke olmasına rağmen sahip olduğu açık pazar ekonomisi ile dünya ekonomilerine başarıyla entegre olduğuna dikkat çeken Büyükelçi H.E. Walter Haffner, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) ve Avrupa Serbest Ticaret Birliği (EFTA ) üyeliklerinin yanı sıra imzalamış olduğu çok sayıdaki serbest ticaret ikili anlaşmalar ile çok geniş bir ticaret ağına sahiptir. İyi eğitim görmüş iş gücü, sosyal barış ve siyasi istikrar İsviçre’nin dünyaca tanınan diğer üstün niteliklerinin yanında en önemli varlıkları arasında yer almaktadır. Bütün bunlar, mevcut girişimcilik becerileri ve güçlü bir uluslararası Pazar bilgisi ile bir araya getirildiğinde, İsviçre güvenilir bir yatırım ülkesi ve başka pazarlara açılan önemli bir geçit olma özelliği kazanmaktadır. Sahip olduğu bu nitelikler sayesinde İsviçre, yatırım yapan sadece büyük ölçekli değil küçük ve orta ölçekli firmalara da küresel çapta bir oyuncu olma şansı sunmaktadır.”
XI. İsviçre Türkiye Ekonomik Forumu’nun açılış konuşmasını yapan bir diğer isim olan Türkiye’de İsviçre Ticaret Odası Derneği Başkanı Doğan Taşkent ise,  İsviçre – Türkiye Ekonomik Forumu’nun iki ülke arasındaki ekonomik bağlantıları güçlendirmek için bundan 11 yıl önce hayata geçirildiğini belirterek, Forum’un 2015 yılında belirlenen temasına dikkat çekti. Bu yıl ana tema olarak “İsviçre’ye Yatırım: Dünya Çapında Oyuncu Ol”u belirlediklerinin altını çizen Taşkent, özellikle Batı’da yenilikçi ve rekabetçi olmayı hedefleyen firmalar için İsviçre’nin kapıları açacak bir anahtar olması fikriyle yola çıktıklarını kaydetti. İsviçre’nin “Küresel İnovasyon” ve “Dünya Rekabetçilik” endekslerinde 5 yıldır 1’inci sırada yer aldığının altını çizen Taşkent, ülkenin eğitim sistemi ve Ar-Ge altyapısıyla yarattığı yapıya da dikkat çekti. Taşkent, şöyle konuştu: “Türkiye’deki girişimcilik ortamı gelişmeye devam ediyor. İlk dalga internet-mobil-oyun ekseninde gelişti. Şu anda da high-tech şirketleri görmeye başladık. Bunlar, uluslararası arenada rekabet olabilecek yapıya ve teknolojiye sahip olsalar da, dünyada Türkiye’nin high-tech sektöründe bir ismi olmadığından ‘made in Turkey’ damgasıyla kredibiliteleri çok düşük oluyor. Bu da direkt satışlarını, yani hayatta kalıp kalmamalarını etkiliyor. İsviçre Türkiye Ekonomik Forumu’nda İsviçre üzerinden bir yatırım, yani orada bir JV veya ofis kurulumu sayesinde dünya pazarlarına açılma imkânlarını tartışacağız. Türk şirketleri, dünya pazarlarına açılmak için kuluçka merkezlerini, Silicon Vadisi’nde yatırımcıların önüne çıkartmayı tercih ediyor. İsviçre de bu konuda iddialı ve birçok imkân sunuyor.”

Devamını Oku
Yorum Yapın

Yorumunuz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Advertisement

Genel Haberler

GÜSOD: Kayıt dışılığın önüne geçmek için işverene destek şart

Editör

Yazar:

Emeklilikte Yaşa Takılanları (EYT) ilgilendiren düzenleme, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı. Yapılan bu yasal düzenlemeyle birlikte emekliliğe hak kazanmasına karşın gerekli yaş sınırını karşılamayan yüzbinlerce çalışana emeklilik yolu açıldı. Güvenlik Servisleri Organizasyon Derneği (GÜSOD) Başkanı Murat Kösereisoğlu, GÜSOD üyesi güvenlik sektöründe şirketlerinin tamamında çalışanların yüzde 12’sinin bu yasadan faydalanarak emekli olduğunu söyledi. EYT’li olması durumunda aynı şirkette çalışmak isteyen bir bireyin, işverene maliyetinin yüzde 2 arttığı bilgisini de veren Kösereisoğlu, konuyla ilgili önerilerde bulunarak oluşabilecek olumsuz durumlar ve çözüm önerileri hakkında bilgiler verdi.

EYT yasasından faydalanarak güvenlik sektöründen emekli olanlar nedeniyle Marmara ve Batı bölgelerinin istihdam açısından olumsuz etkileneceklerinin altını çizen Kösereisoğlu, “Özel güvenlik şirketleri EYT’lilerin işe devam etmemeleri durumda yerlerine yeni personel bulmak konusunda güçlük çekecektir. Bu da nitelikli (tecrübeli) iş gücü kaybını beraberinde getirecek. Sektör özelinde değişiklik göstermekle birlikte bu kaybın telafisi ortalama olarak iki yılı bulabilir” diye konuştu.

EYT nedeniyle işten ayrılanların çalışma hayatına başka sektörlerde devam etmesi veya çalışmaması nedeniyle oluşacak istihdam açığının zamanında kapanması için eylem planı oluşturulmasının ve uygulanmasının çok önemli olduğunun altını çizen Kösereisoğlu, “Emekli olanların istihdamı her ne kadar yüzde 5 işveren payında indirim olduğu şeklinde ifade edilse de emekli istihdamının maliyeti aslında yüzde 2 daha arttı. Emekli olan kişinin kendi şirketinde değil de başka bir kurumda işe başlaması durumunda işverene maliyeti ise yüzde 7 daha fazla oluyor. Bunun da işverenin emekli çalışan yerine gençleri istihdam etmesine ya da kayıt dışı çalışmanın yolunun açılmasına neden olabileceğini düşünüyoruz. Ortaya çıkabilecek bu negatif etkiyi azaltmak için hükümet tarafından haklarını alıp ayrılacaklar için çok uygun geri ödeme koşullarıyla işverene kolaylık sağlanmasını öneriyoruz” dedi.

Düzenlemeyle birlikte ilk etapta 2 milyon 500 bin kişinin EYT yasasından yararlanacağını söyleyen Kösereisoğlu, “GÜSOD üyesi güvenlik şirketlerinde görev yapan 6 bin 500 kişi, EYT ile emekli olacak. Özel güvenlik şirketlerinin hizmet verdiği müşteriler EYT’ten doğacak yükü henüz nasıl karşılayacağını bilemiyor ve tüm yükü özel güvenlik şirketinin sırtlamasını bekliyor. Ancak asıl işveren, özel güvenlik hizmetini alanlar. EYT işlemleriyle ilgili maruz kalınacak sonuç, uygulama ve prosedür gibi işlemler, özel güvenlik şirketi tarafından hizmet alanların da asli sorumlulukları arasında yer alıyor. Hizmet satın alanlar kendilerine yansıyacak yüzde 2 ya da 7’lik maliyet artışına maruz kalmamak için bunu kabul etmiyor. Ama buradaki hassas nokta, EYT kapsamındaki özel güvenlik görevlisi çalıştığı yerin güvenliğini sağladığı ve uzun yıllardır orada çalıştığı için deneyimli ve tecrübe sahibi. Sürecin sağlıklı bir şekilde yürümesini sağlamak için atılacak en büyük adım, özel güvenlik şirketleri ve hizmet alanların, çalışanları olan özel güvenlik görevlilerinin lehine olacak şekilde ortak bir karar almaları. Aksi halde özel güvenlik sektörü büyük bir iş gücü kaybına uğrayacaktır” diye konuştu.

Emekli olan çalışanın bilgi birikiminin ve deneyiminin istihdam edilen genç bir bireyle eşit olmayacağının da altını çizen Kösereisoğlu, “İşverenler, tamamen maliyet odaklı düşünerek genç istihdamını destekleyerek orta vadeli kazancı göz önünde tutabilir, nitelikli iş gücünde yaşanabilecek olan kayıpları göz ardı edebilir. Nitelikli istihdamı kaybetmemek adına koşulların daha uygun bir hale getirilmesi gerekiyor. İki yıllık iş gücü kaybını telafi edebilmek için sürecin daha yumuşak olması faydalı olacaktır. GÜSOD olarak, burada en büyük sorumluluğun devlete düştüğünü düşünüyoruz. Emekli olup da çalışmaya devam etmek deneyimli kişilerle yeni istihdam edileceklerin maliyetleri eşitlenerek yaşanabilecek iş gücü kaybının önüne geçilebilir” dedi.

Kösereisoğlu, GÜSOD olarak EYT kapsamında emekli olacak çalışanlar için şu an yaklaşık olarak 100 milyon TL tutarında kıdem tazminatı ödemesi gerçekleştirecekleri bilgisini de verdi.

Devamını Oku

Genel Haberler

İstanbul PERDER’e 8 yeni üye

Editör

Yazar:

Altun Market, Aypa Market, Birlik Gross, Karabağ Market, Kim Market, Rota Market, Safir Market ve Taş Kasap, sektörel güç birliği ve gelişim için İstanbul PERDER’e katıldı

Türkiye Perakendeciler Federasyonu çatısı altında İstanbul’daki yerel-yerli perakende markaların kurumsal gelişimini desteklemek ve sektörün sorunlarına birlikte çözümler üretmek adına çalışmalarını sürdüren İstanbul PERDER, üye sayısını yeni katılımlarla artırıyor.

İstanbul merkezli Altun Market, Aypa Market, Birlik Gross, Karabağ Market, Kim Market, Rota Market, Safir Market ve Taş Kasap’ın derneğe iştirakiyle İstanbul PERDER, 2190 mağazada yaklaşık 36 bin istihdam sağlayan 48 üyeye ulaştı.

İstanbul PERDER Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Güzeldere yeni katılımlarla ilgili şunları söyledi:

“Derneğimiz yeni katılımlarla ticaretin kalbi olan İstanbul’da doğru rekabet koşullarının sürdürülebilmesi adına son derece önemli bir konumda olan yerel – yerli organize zincir marketlerin tamamına yakınını kapsar duruma geldi. İlk günden itibaren son derece önem verdiğimiz çalışan kalitesini ve kalıcılığını artırmak yönündeki çalışmalarımızı Milli Eğitim Bakanlığı ile başlattığımız yeni proje ile daha da üst seviyeye taşıdık. Yine çok önem verdiğimiz sektörel iletişim, bilgi ve tecrübe paylaşımı için bu sene Aralık ayında İstanbul Yerel Marketler Buluşması ve Fuarı’nı yenilenen kurumsal kimliğiyle gerçekleştireceğiz. Üyelerimize ve daha önemlisi vatandaşlarımızın bütçesine destek olmak adına Et ve Süt Kurumu ile son yaptığımız iş birliği gibi değer yaratan projelerimiz de sürecek. Sektörümüzün sorunlarına hep birlikte çare bulmak, birlikte sinerji yaratmak adına aramıza katılan değerli yeni üyelerimize teşekkür ederim.”

Devamını Oku

Genel Haberler

PL sektörü, PLAT Talks sahur programında buluştu

Editör

Yazar:

Özel markalı ürünler sektörünün gelişimi ve sektördeki sorunların çözümü için çalışmalarını sürdüren PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği, 31 Mart Cuma gecesini 1 Nisan Cumartesi gününe bağlayan gece PLAT Üyeleri ile PLAT Talks Sahur Özel etkinliğinde bir araya geldi.

BİM COO’su Galip Aykaç, İKMİB – İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister ve GEBKİM Kimya İhtisas OSB Yönetim Kurulu Başkanı Vefa İbrahim Aracı gibi sektörün önde gelen isimlerinin misafir olarak katıldığı etkinlik, PLAT Derneği üyelerinin yoğun katılımı ile gerçekleşti.

Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren PLAT Derneği Yönetim Kurulu Başkanı M. İmer Özer, sözlerine katılımcıların yoğun ilgisine teşekkür ederek başladı. Deprem felaketinin ilk dakikalarından itibaren üye firmalarla birlikte bölgedeki vatandaşların yaralarını sarabilmek ve toplumsal dayanışma için üzerlerine düşen görevin bilinciyle harekete geçtiklerini hatırlatan Başkan Özer, “Bölgeden gelen talep ışığında oluşturduğumuz yardım kampanyasını titiz bir koordinasyon süreci ile ivedilikle hayata geçirdik. Üye firmalarımızın desteğiyle bölgedeki salgın hastalık riskinin önüne geçmek için kritik konumda olan hijyen ürünlerinin teminini sağlayarak ihtiyaç sahibi yerlere doğru şekilde ulaşması en temel prensibimiz arasında yer aldı” dedi.

Ekonomist Dr. Hakan Özerol, “Seçim Öncesi ve Sonrası Ekonomi” konusunda değerlendirmelerde bulundu. IMF, OECD ve Dünya Bankası gibi kurumların ve derecelendirme şirketlerinin tahmin raporlarından hareketle piyasa değerlendirmesi yapan Dr. Hakan Özerol, özellikle doların ve faizin yönüyle ilgili tahminlerde bulundu. Seçim sonrası ekonomi politikalarının ne olabileceği hakkında topladığı verileri PLAT üyeleriyle paylaşan Hakan Özerol, özellikle dolarda beklenen değerlenmenin kaçınılmaz olduğu bunu gösteren pek çok küresel gelişmenin ortada durduğunu belirtti. Devletin borçlanma faizlerinin ve bankaların uyguladığı piyasa faizlerinin ekonomiye olan etkilerini analiz eden Özerol, özellikle mevcut politikaların nasıl değişimler gösterebileceği ile ilgili tahminlerini dile getirdi.

Devamını Oku
Advertisement

Etiketler

POPÜLER