Connect with us

Genel Haberler

Sektör ithal oyuncaklara sıkı denetim ve yerli oyuncağa koruma talep ediyor

Editör
Yavuz Eroğlu
Abone Ol:

İthalatın ve dolayısıyla cari açığın hızla arttığı oyuncak sektöründe, ithal oyuncaklarla rekabetini kaybeden yerli üretim her geçen gün biraz daha yok oluyor.

Türkiye’nin son beş yıllık oyuncak ithalatı 1,6 milyar dolara ulaşıyor. Toplam ithalatın yüzde 92’si ise Çin’den yapılmış durumda. Oysaki aynı dönemde Türk oyuncaklarının ihracatı sadece 121,9 milyon dolar ve bu rakam beş yıllık ithalatın sadece yüzde 7,5’lik bölümünü karşılıyor. Bugün Türkiye’de yaklaşık 800 milyon-1 milyar liralık bir oyuncak pazarı mevcut. 2013 yılı verilerine göre; ülkemizde yaşayan 0-14 yaş grubundaki yaklaşık 19 milyon çocuğun yıllık ortalama oyuncak tüketimi 20 dolar civarında. Bu rakam Avrupa’da 250 euro, ABD’de ise 300 dolara ulaşıyor. 

Oyuncak sektörünün 2013 yılında toplam 693 milyon dolarlık oyuncak ithalatına karşılık 119 milyon dolar tutarında ihracat gerçekleştirdiği görülüyor. Oyuncak sektörü toplamından plastik oyuncukların aldığı pay ise ithalatta 126 milyon dolar ve ihracatta ise 6,8 milyon dolar. Plastik sektörü içinde şu an çok küçük bir pay alsa dahi oyuncak endüstrisi gerek iç piyasada gerekse ihracat açısından önemli bir potansiyele sahip. Bu potansiyelin iyi değerlendirilmesi gerekiyor. Özgün yerli oyuncakların yanı sıra ülkemizde rahatlıkla lisanslı katma değerli ürünler üretilebilir. Bu tarz ürünler üretim aşamasında bir yandan ülke mevzuatları açısından denetlenirken; diğer yandan lisans sahibi üreticilerin denetimi ile daha güvenilir hale gelir.  
İç piyasadaki ithal oyuncakların sağlıklı ve güvenilir olabilmesi için en önemli şart ise sıkı bir denetim mekanizmasının kurulması. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı söz konusu oyuncaklara sıkı bir denetim uyguluyor. Ancak yerli üretimin korunması amacıyla sektör, özellikle ithalata karşı ilave vergi düzenlemeleri ile tasarım desteği talep ediyor.
PAGEV Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Oyuncak sektörümüz bir yanda yeni yatırımlarda zorlanırken, diğer yanda pazardaki güçlü ithalatçılarla mücadele ediyor. Buna rağmen ürettiği oyuncakları Avrupa ve ABD’ye ihracat eden firmalarımız mevcut. Ancak özellikle Çin’den ithalat korkutucu boyutlara ulaşmış durumda.Elbette Çin menşeli ithal oyuncakların tamamı zararlı diyemeyiz ancak ailelerin çocuklarının sağlığını düşünerek bu oyuncaklara karşı daha dikkatli olması gerekiyor. İthalat yapılabilir ancak denetim çok önemli. Yerli üretimin gelişimi açısından önerilerimizi Bakanlığımızla paylaştık ve kendilerinden yatırımları hızlandıracak destekler doğrultusunda söz aldık. Bizim için en önemli gelişme ise Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Fikri Işık’ın oyuncak sektörünü önümüzdeki üç yıllık ‘Türkiye Sanayi Stratejisi Eylem Planı’na alması oldu. Kendilerine ve tüm Bakanlığımıza bu vesile ile destekleri için teşekkür ediyoruz. Plan kapsamında süreç içinde ‘Oyuncak İhtisas OSB’ kurulması ile yerli oyuncak sanayisinin gelişmesi ve markalaşması hedefleniyor” dedi.
Oyuncak sektöründe ithalat egemenliğinin önlenmesi için de öncelikle ithal ürünlere Gümrüklerde çok sıkı denetim ve koruma önlemeleri alınması gerektiğine dikkat çeken Yavuz Eroğlu, “iç piyasada da yerli oyuncak tercihi için yerli ürünlere uygulanan KDV oranı yüzde 8’e çekilebilir. Ayrıca ülkemiz konum olarak ihracat açısından birçok avantaja sahip. Sektörün ihracatını artırmak için de uluslararası piyasalarda Türk malı oyuncakların kabul görmesi açısından üreticilere kreatif tasarım konusunda destek talep ediyoruz.” diye belirtti.
Yavuz Eroğlu “Oyuncak sektörü aynı zamanda çok ciddi istihdam yaratan ve yerli üretim ile ekonomimize önemli katkılar sağlayabileceğimiz bir sektör konumunda. Ancak ithal ürünlerin yarattığı dış ticaret açığını net olarak görüyoruz. Dış ticaret açığının oyuncak gibi aslında Türkiye’mizde çok rahat üretilen bir ürün sebebi ile artmasına sanayici olarak gönlümüz elvermiyor. Aslında ekonomik boyutunun yanı sıra oyuncak aynı zamanda kültürel değerlerimizin de bir yansıması ve çocuklarımızın geleceğine yönelik önemli bir başlangıç noktası. Yerli oyuncak sanayi ile çocuklarımıza temel etik ve kültürel değerlerimizi aktarabiliriz. Günümüzdeki tüketim çılgınlığı ve özellikle Amerikan pop kültür ürünlerinin bir örneği olan savaş, kavga figürleri, gelecek nesilleri oluşturacak çocuklar için çok zararlı mesajlar içeriyor. Söz konusu oyuncaklar ve bu oyuncakları oluşturan karakterler özellikle çizgi film desteği ve çılgın tanıtımlarla çok geniş kitlelere ulaşıyor ve satış rakamları patlıyor. Benzer bir uygulamayı yerli üretimimize de yansıtabilirsek yerli karakterler yaratabiliriz. Böylece hem iç piyasada gelişiriz hem de ihracat pazarlarında alternatif oluşturarak rekabet gücü elde ederiz” diyerek sözlerine son verdi.

Continue Reading
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Advertisement

Genel Haberler

E-ticaret, indirim rüzgârıyla coşacak

Editör

By

Markalar ve e-ticaret pazaryerleri Türkiye’de de artık bir gelenek haline gelen kasım indirimleri için hazırlıklarını büyük ölçüde tamamladı. Birçok marka ve pazaryeri tarafından kasım ayının geneline yayılan kampanyalar sayesinde internetten alışveriş hacminin 500 milyar lirayla aylık rekorunu yenilemesi bekleniyor.

Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, tüketicilerin her yıl kasım indirimlerini merakla beklediğini hatırlattı. Kasım ayının geneline yayılan inidirim kampanyalarının markalara ellerindeki stoku eritme, tüketicilere de ihtiyaçlarını uygun fiyata giderme imkânı sunduğuna dikkat çeken Öncel, şöyle devam etti:

“Alım gücü giderek zayıflayan tüketici, gıda dışındaki ihtiyaçlarını ertelemek zorunda kalıyor. Enflasyonla mücadele için talebi kısmaya yönelik önlemlerin de etkisiyle temmuzdan bu yana üye markalarımızın büyük bölümünün adet satışlarında düşüş gözlemliyoruz. Dört aydır devam eden daralmaya kasımda “dur” demek istiyoruz. Belli ürün gruplarında yüzde 25’ten yüzde 70’e varan oranlarda indirimlerin yapılacağı kasım kampanyalarıyla birlikte hem fiziki mağazalara hem de e-ticaret pazaryerlerine büyük bir canlılık gelmesini bekliyoruz. Özellikle 11 Kasım’daki ‘bekarlar günü’ ve bu yıl 29 Kasım’a denk düşen “efsane cuma”da alışverişin en üst noktaya ulaşacağını öngörüyoruz. Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre kasım, e-ticaret hacminin zirve yaptığı ay olarak öne çıkıyor. Örneğin Kasım 2023’te e-ticaret hacminin 12 aylık ortalamadan yüzde 50 fazla olduğu, yıllık toplam e-ticaretin yüzde 12,5’inin kasım ayında gerçekleştiği görülüyor. Geçen yıl “efsane cuma”ya denk düşen 24 Kasım e-ticaret hacminin en yüksek olduğu gün olarak dikkat çekiyor. “Efsane cuma”yı, bekarlar günü kampanyalarının yapıldığı 11 Kasım izliyor. Bu yıl da benzer bir tablonun gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Kasım kampanyalarında giyimden, beyaz eşyaya, elektronikten kozmetiğe her kategoride çok cazip indirimler oluyor. Temmuzdan bu yana hazır giyim, ayakkabı, elektronik ve küçük ev aleti markalarımızın adet satışlarında önemli düşüş gözlemliyoruz. Kasım ayında özellikle bu kategorilerde ciddi satış rakamlarına ulaşılacağını ve toplam e-ticaret hacminin 500 milyar lirayı aşarak rekor tazeleyeceğini tahmin ediyoruz. Talebin yüksek olmasına rağmen indirimler sayesinde kasımda da enflasyonla mücadeleye desteğimizi sürdüreceğiz.”

Sinan Öncel, tüketicileri özellikle internet üzerinden yapacakları alışverişlerde siber dolandırıcılara karşı uyanık olmaları konusunda uyardı. Öncel, tüketicilere alışverişlerini markanın ya da pazaryerinin resmi sitesinden yapmalarını, ödemelerini de gerekli güvenlik kontrollerini sağladıktan sonra gerçekleştirmelerini önerdi.

Continue Reading

Genel Haberler

CarrefourSA, L’Etape Türkiye’de sporculara destek verdi

Editör

By

19-20 Ekim tarihlerinde Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilen, Fransa Bisiklet Turu’nun amatör sporculara yönelik özel konsepti olan “L’Etape Türkiye by Tour de France”, 50’den fazla ülkeden yaklaşık 3000 bisikletçinin katılımıyla İstanbul’da gerçekleşti. CarrefourSA, etkinliğin tedarikçi sponsoru olarak, Yaşam için Doğrusu vizyonunu bir kez daha öne çıkardı.

CarrefourSA Pazarlama ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Melis Karatay Ebin, “Dünyanın en ikonik spor organizasyonlarından birinde CarrefourSA olarak yer almaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bu dev etkinlikte, sporcularımıza yarış boyunca enerji vermek amacıyla su ve meyve ikramlarıyla destek sağladık. Lezzet Arası şeflerimiz ise yarış sonrasında sporcuların karbonhidrat ihtiyaçlarını karşılamak için özel ikramlarıyla alandaydı. CarrefourSA olarak önümüzdeki dönemlerde de sporu ve sporcuyu desteklemeye kararlıyız.” dedi.

Continue Reading

Genel Haberler

EBRD ve A101, sürdürülebilir gelecek için güçlerini birleştiriyor

Editör

By

Türkiye’nin 81 ilinde ve tüm ilçelerinde 13.600’ü aşkın mağazasıyla hizmet veren A101, sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik çalışmalarını hızlandırmak amacıyla Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’ndan (EBRD) yeşil dönüşüm projelerini desteklemek ve yeni mağaza yatırımlarını finanse etmek için 200 milyon ABD doları tutarında kredi aldı.

EBRD, Türkiye’nin en büyük perakende zincirlerinden A101’e, sürdürülebilirlik hedeflerini desteklemek amacıyla 200 milyon ABD doları tutarında sendikasyon kredisi sağladı. Bu kredi, A101’in yeşil dönüşüm çalışmalarını hızlandırma ve yeni mağaza yatırımlarına katkı sunma amacıyla kullanılacak.

İki dilimden oluşan kredinin 100 milyon ABD doları tutarındaki kısmını EBRD taahhüt ederken, ikinci 100 milyon ABD doları tutarındaki dilim uluslararası finans kuruluşları aracılığıyla sendikasyon şeklinde sağlanacak. İlk dilimde, EBRD, 82 milyon ABD doları tutarında finansman sağlarken, Finance in Motion 18 milyon ABD doları katkı sağlayacak.

Bu finansman aracılığıyla A101, Türkiye genelinde yeni mağaza ve depo açılışları, mevcut mağazaların modernizasyonu ve enerji verimlilik artışı doğrultusunda yenilenmesi ve güneş enerjisi panelleri kurulumuna yönelik orta vadeli yatırım planlarını finanse edecek.

Kredi sayesinde A101, enerji tüketimini ve karbon emisyonlarını azaltmanın yanı sıra, güneş enerjisi ve kaynak verimliliği projeleri ile çevre dostu uygulamalarını güçlendirecek.

Türkiye perakende sektörü, ülke iş gücünün %12’sini istihdam eden önemli bir sektör olmasına rağmen, özellikle depremden etkilenen bölgelerde ciddi zorluklarla karşı karşıya kalmıştı. A101, bu bölgelerde perakende çalışanlarının teknik becerilerini geliştirmek ve iş gücünün gelişimini desteklemek amacıyla iki büyük eğitim programı başlatacak. Programların bir diğer önemli amacı ise, ülke genelindeki personelin becerilerini artırmak olarak öne çıkıyor. Eğitim programlarına katılarak işe alınan kişilerin %60’ını kadın çalışanlar oluşturacak ve bu sayede kadınların iş gücüne katılımı ve ekonomik güçlenmesi desteklenecek.

EBRD Gıda ve Tarım İşletmeleri Bölge Başkanı Wojtek Boniaszczuk, projeyle ilgili olarak; “A101 ile bu önemli projede çalışmaktan mutluluk duyuyoruz. A101’in çevre dostu operasyonlara doğru attığı adımlar perakende sektörü için örnek teşkil edecek. Özellikle depremden etkilenen bölgelerde iş gücünü desteklemeyi amaçlayan bu yatırımın, bölgenin ekonomik toparlanmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Aydın Group CFO’su Osman Yılmaz ise şöyle konuştu: “EBRD ile yapmış olduğumuz bu stratejik iş birliğinden çok mutluyuz. Bu iş birliği sektördeki konumumuzu güçlendirecek olmasının yanı sıra, sürdürülebilir perakende operasyonlarına yaptığımız yatırımları da hızlandıracaktır. A101’in sektöründe inovasyonu ve sürdürülebilirliği teşvik etmeye kararlılığının da göstergesi olan bu iş birliği, yalnızca finansal istikrarımızı artırmakla kalmayacak, aynı zamanda iş gücümüzü ve ekosistemimizi de güçlendirecektir.”

EBRD, 2009 yılından bu yana Türkiye’de çoğunluğu özel sektörde olmak üzere 453 proje ve ticaret finansmanı limitleri aracılığıyla 20 milyar avrodan fazla yatırım gerçekleştirdi.

Continue Reading
Advertisement

Etiketler

POPÜLER