Firmalardan
markado.com ile seri sonu ve indirimli ürünler tek platformda buluştu
Tüketici ve tedarikçi için kazan-kazan stratejisine dayalı bir alışveriş anlayışıyla kurulan markado.com, e-perakende altyapısını yurtdışına da açmayı hedefliyor.
Türkiye’de online ticaret pazarı da internet kullanıcı sayısındaki artışa paralel olarak, son yıllarda hızla büyüyor. BKM verilerine göre, e-ticaretin büyümesinde bir gösterge olarak kabul edilen internetten yapılan kartlı ödemelerde, Avrupa ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ülke, Türkiye. Mart 2013’te kurulan Markado Group, Türkiye’nin artan bu potansiyelini akılcı çözümler geliştirerek e-perakende sektörüne hızlı bir giriş yaptı.
Grubun ilk özgün girişimi olan markado.com benzersiz ürün yelpazesi, outlet sektörüne getirdiği yeni yaklaşım, rekabetçi ürünleri ve “Çok İstersin Az Ödersin” sloganıyla Türkiye’nin “online outlet merkezi” olmak üzere yola çıktı.
Seri sonu ürünleri tüketiciyle doğru platformlarda buluşturma amacıyla yola çıktıklarını ve e-perakende sektöründe bu ürünlerin satışına ilişkin ciddi bir boşluk olduğunu aktaran Markado Group CEO’su Kadircan Erkıralp, “Bu ihtiyacı karşılamak üzere kurumsal bir yapıyla, güvenilir bir ortamda tüketicilere ulaştırma fikrini felsefemiz haline getirdik. 2013 yılında şirketimizin temellerini attık ve SGEK Holding ile birlikte markado.com kuruldu. Geldiğimiz noktada tüketicilerin her gün artan beğenileri ve satış performansımız bize ne kadar doğru bir işe yatırım yaptığımızı gösteriyor. Grup olarak 2015 yılı sonunda 200 Milyon Lira’nın üzerinde bir ciroya ulaşmayı hedefliyoruz” dedi. Geçtiğimiz aylarda Markado Group bünyesine grupfoni.com ve sanalreyonum.com’u da kattıklarını aktaran Erkıralp, bunlara ilaveten halihazırda 17 farklı yeni girişim ve devralma proje üzerinde çalıştıkları bilgisini paylaşıp, 2015 yılı sonunda Markado Group çatısı altındaki faal girişim sayılarını otuza çıkarmak istediklerini söyledi.
Yola çıkarken elektronik perakendeciliğe karlılık ve verimlilik üzerine kurulu yeni bir yaklaşım getirmeyi amaçladıklarını, markado.com’un iş modeli açısından da dünyada birebir bezerinin de olmadığını belirten Erkıralp, “Türkiye’de binlerce e-ticaret sitesi faaliyet gösteriyor. Çoğu birbirinin benzeri. Her yeni girişimin karşılanmamış bir ihtiyacı karşılaması ve farklı olması gerekiyor. Biz markado.com’u “markalı ürünlerin online outlet merkezi” olarak tanımlıyoruz. Alışılagelmiş pazaryeri mantığının tersine tedarikçi ve tüketici açısından kazan kazan stratejisi ile hareket ediyoruz. Müşterilerimize en çok aradıkları markaların seri sonu, outlet ve indirimli ürünlerini çok cazip koşullarda sunarken, tedarikçilerimize de sipariş yönetimi, müşteri hizmetleri, lojistik depolama gibi tüm operasyonel hizmetleri imkanları sağlayan bir yapı oluşturduk. Bu yapıda tedarikçiler zaten indirime soktukları ürünlerin satışı için ilave bir kaynak kullanmaksızın sisteme adapte olup ürünlerini kendi belirleyebildikleri fiyatlarla satabiliyor, kampanya yapabiliyorlar. Biz de altyapı avantajımızı kullanarak tüketicilerimize yılın her günü fırsatlar sunabiliyoruz. Oluşturduğumuz bu sistemi yurtdışı pazarlarına da taşımak üzere çalışmalarımız sürüyor” dedi.
Erkıralp, “Türkiye’de 10 milyon kişinin online alışveriş yaptığı kabul ediliyor. Bunların online harcama tutarı ise ortalama 260 ABD Doları civarında. 2012 yılında online perakendenin hacmi 15 milyar TL’ye ulaştı ve hızla artıyor. Tüm bu veriler gözönüne alındığında çok önemli bir yatırım yaptık. markado.com ile 1200 markanın 100 binden fazla ürününe uygun fiyatlarla ulaşmak mümkün. Media Markt, Paşabahçe, Nokia, Lego, Seiko Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen markalarının seri sonu ve outlet ürünlerinin yetkili satıcısı konumundayız ve bu işbirliklerimize her geçen gün yenilerini ekliyoruz. Tüketicilerin çok istediği ürüne sahip olabilmeleri için en kullanışlı platformu oluşturduğumuzu düşünüyorum. Herkes outleti ve outlet ürünleri sever, Online alışveriş yapanların da çoğunluğu indirimli ve ucuz ürünleri tercih ediyor. Sunduğumuz sistem fiyat olanaklarıyla markado.com’da kısa zamanda Türkiye’nin online outlet merkezi ve en sevilen e-perakende sitelerinden biri olacaktır” şeklinde konuştu.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.