Firmalardan
Henkel ve CarrefourSA’dan KAÇUV’a destek
06-19 Ağustos 2016 tarihleri arasında CarrefourSA Hipermarketlerinden yapılan Persil Jel, Vernel Max ve Pril Elde Yıkama Şişe ürün alışverişlerinde alınan her ürünle, Kanserli Çocuklara Umut Vakfı’na destek sağlandı.
Henkel ve CarrefourSA, 2. kez gerçekleştirilen ve geleneksel hale getirilmesi planlanan bu sosyal sorumluluk projesi ile bir kez daha, maddi sorunları nedeniyle tedavileri aksama riski taşıyan çocukların tedavilerinin sürekliliğini sağlamak üzere faaliyet gösteren Kanserli Çocuklara Umut Vakfı’na katkı yaptı. Kampanyadan elde edilen gelir, geçen yıl olduğu gibi Kanserli Çocuklara Umut Vakfı tarafından oluşturulan ve çocuklarının tedavisi için şehir dışından İstanbul’a gelen, maddi durumları yetersiz ailelere ücretsiz olarak konaklama ve gıda gibi sosyal imkanlar sunan Aile Evi’ndeki birçok ihtiyacı karşılamak için bağışlandı.
Sosyal sorumluluk projesini değerlendiren Türk Henkel Çamaşır ve Ev Bakım Genel Müdürü Töre Birol “Henkel olarak dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de birlikte faaliyet gösterdiğimiz toplumlar için değer üretmeye büyük önem veriyoruz. Bu noktada müşterilerimizle sürdürülebilir iş ortaklıkları kurarak birlikte hareket etmek ve hayata dokunan projeler gerçekleştirmek için çalışıyoruz. Kanserli Çocuklara Umut Vakfı aracılığıyla ve CarrefourSA ile iş birliği içinde, ikinci kez hayata geçirdiğimiz bu anlamlı sosyal sorumluluk projemizi de sürdürülebilir hale getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Bu sayede miniklerin ve ailelerin umutlarını her yıl tazelemeyi amaçlıyoruz.” şeklinde konuştu.
CarrefourSA Genel Müdürü Ziya Hakan Ergin ise yaptığı açıklamada “Türk Henkel ile birlikte 2.sine imza attığımız sosyal sorumluluk projemizin, kamuoyunda farkındalık yaratma görevini yerine getirerek tedavi süreçleri boyunca hasta minikler ve ebeveynlerinin psiko-sosyal açıdan yaşam kalitelerini artırma hedefine önemli katkılar sağladığını düşünüyorum. Aynı şekilde bu önemli projenin sürdürülebilir sonuçlar için gelenekselleşerek devam etmesini diliyorum” dedi.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.