Firmalardan
Yılsonu hedefi 8.000 mağaza, 18 milyar TL ciro
A101, 2018’de 4 bin 500 kişiye de iş imkânı sağlayacak.
A101 marketleri Türkiye’nin 81 ilinde 900 ilçesinde var. 2017 yılını 7 bin 200 mağazayla kapatan market zincirinin 2009 yılından beri CEO’su olan Erhan Bostan, 2017 yılında beklentilerinin üzerinde büyüdüklerini, 2018 yılında da bu yükselişin devam edeceğini Hürriyet Gazetesi’ne açıkladı. Bostan, 2017’de Türkiye’nin hindi şampiyonu olduklarını vurguladıktan sonra şunları söyledi:
“2009’da aldığımızda 375 mağaza vardı, o yıl 285 milyon lira ciro yapmıştı. Ben öncesinde aynı grubun şirketi English Home’lardaydım. Market zincirinin alınmasıyla A101’lerin yönetimine geldim. 14.2 milyar lira ciro yaptık. Doğru, aldığımızda şirket müthiş zarardaydı. En uygun fiyatla yani en ucuza mal satmak, işimiz bu. Herkes de bunu istiyor. Nereden tedarik edip, nasıl satacaksınız? Çok küçük giderlerle bu işi çevirmek zorundasınız. A101’in başarısının arkasında müthiş bir matematik yatar. Ayrıca çok çalışmak, sabretmek, doğru yerlerde mağaza açmak gerekiyor.”
A101’de vazgeçmeyi bilmenin önemine değinen Bostan, “Örneğin Kanyon’da A101 açmıyoruz, AVM’lerde yokuz kiralar yüksek olduğu için. Ancak en çok iş yapan AVM’lere yakın 3-4 sokak ötede A101 vardır. Uygun kiralı yerdeyiz. Bu A101’in en önemli kuralı. Ayrıca uygun fiyata ürün satmak için belirli hizmetleri vermiyoruz. Kasada paket yapmaya biri yardımcı olmuyor, alışveriş yaptığınızda poşetinizi siz dolduruyorsunuz, kasada her an sizi bekleyen biri olmuyor. O an başka işi de yapıyor olabiliyor. Sesleniyorsunuz kasaya geliyorlar. Ucuza almak istiyorsanız biraz bekleyebilirsiniz. Aslında her şeyi tüketici öder. Benim kiramı da çalışanlarımın maaşlarını da tüketici öder. Yine çalışanlarımızı da verimli kullanmak için ürünler kolileriyle konuluyor raflara. Görsellikten ziyade fonksiyonellik önemli bizim için. En pahalı mağazamız Beşiktaş Çarşı’da. En iyi caddenin yan sokağındayız. Eğer bir ürün 4-5 adım daha ötede daha ucuzsa müşteri yürür. Müşteri cebinden çıkacak parayı düşünür” dedikten sonra şu bilgileri verdi:
İstanbul’da 1.301 şube
“Kanaat önderleri seçili alanlarda yaşarlar, bizi uzun zaman göremediler. Bana hep ‘bizim orada yoksunuz’ dediler. Bugün İstanbul’da 1.301 A101 var. Ben bizi bulamayanlara ‘yanlış yerde oturuyorsunuz!’ diyorum. En çok mağaza bizde var. Biz Şemdinli’de varız, İğneada’da, Hazro’da, Datça’da, Samandağ’da da varız. Ülkenin her yerindeyiz. Türkiye’nin farklı yerlerinde 40 depomuz var 10 bin metrekarelik. Bu depolardan her gün 1.200 kamyon çıkıyor. Bildiğiniz dünyaca ünlü en büyük markaların en büyük müşterisiyiz Türkiye’de. Coca-Cola, P&G, Unilever. 1200 çeşit ürün satılıyor A101’lerde. A101’de tuz vardır, ama iyotu artırılmış tuz ya da Himalaya tuzu yoktur. Ancak biz 6 ayda bir “Aldın Aldın” diye kampanya yapıyoruz, 6 ayda bir Himalaya tuzu da satabiliyoruz.”
Türkiye’nin en büyük gıda marketinin BİM olduğunu belirten Bostan, “BİM marka satmadığı için markalı ürün satan en büyük market de biziz. Türkiye’nin hindi şampiyonu olduk. 2017 yılı yılbaşısı için 540 ton hindi sattık. Kurban Bayramı’nda da en çok kurbanlığı da biz satmıştık. Türkiye’de aylık ortalama 100 bin ton kırmızı et tüketiliyor. Bakanlık desteğiyle yürütülen Et ve Süt Kurumu ile yürütülen proje ise ayda yaklaşık 5 bin ton et satışı gerçekleştiriliyor” dedi.
2017 yılında en çok ciroyu hangi mağazanın yaptığını da açıklayan Bostan, “Yıl şampiyonu Antalya. Uzun süre Hakkâri’ydi. Sonra Hakkâri’ye 11 mağaza daha müşteri bölündü. Kârlılık çok düşük. Zaten işin mantığı gereği çok düşük olması gerekiyor. Yüzde 5 kâr etmek çok büyük başarı. Bunun üstüne niyetlenmek mümkün değil. Az kârla çok satmak amaç. Çok organik yumurta satıyoruz. Hatta yumurta satışlarında rekor kırıyoruz. Bizimle 1’e 100 büyüyen çok şirket var. Fethiye’de lokumcu amcamız var, turistlere satıyordu, büyüttü işlerini. İzmir’de bir yoğurt şirketi var çok başarılı… Trabzon’dan bir ustanın köftesi tüm A101’lerde satılıyor. Gaziantepli bebek bezi üreticisi çok başarılı oldu. Islak mendillerimizi üreten şirket aynı zamanda ihracatçı. Mal iyi olmasa, fiyat iyi olmasa büyüyemezsiniz. Biz de büyüyoruz, üreticiler de” dedi.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.