Firmalardan
Glutensiz ürünler farkındalık yaratıyor
Polonez, glutensiz ürünleri ile Çölyak hastalığına dikkat çekiyor ve farkındalık oluşturmak için çalışıyor.
Çölyak hastalığı, çocuk ve yetişkinlerde gluten içeren gıdaların tüketilmesi ile gözlenen ve daha çok ince bağırsaklarda emilim bozukluğunun ön planda olduğu sistemik bir hastalık. Her yaşta görülebilen çölyak; gluten ve gliadin proteini içeren gıdaların tüketilmesinden dolayı vücudun gereksinim duyduğu çeşitli vitamin ve mineralleri karşılayamamasına neden oluyor.
Ülkemizde Çölyak hastalığının görülme sıklığı ise yüzde 1 ila binde 3 arasında değişiyor. Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de tanısı konmuş 75 bine yakın Çölyak hastası var. Fakat tanısı konmamış hastalarla birlikte bu rakamın yaklaşık 750 bin civarında olduğu tahmin ediliyor. Çölyak hastalığının tek tedavisi ise ömür boyu glutenden uzak sıkı bir diyet uygulamaktan geçiyor.
Glutensiz ürünleriyle Çölyak hastalığına farkındalık oluşturmaya çalıştıklarını dile getiren Polonez Genel Müdürü Andaç Günsoy; “İlk olarak 2017 yılında gluten hassasiyeti olan insanların sesine kulak vererek Polonez ürünlerinde ‘Glutensiz’ dönemini başlattık. Özellikle çemeninde gluten içeriğinden dolayı geleneksel lezzetlerimizden olan pastırmayı tüketemeyen tüketicilerimizin taleplerini değerlendirerek, pastırma üretiminde yaptığımız inovasyonla, Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek glutensiz çemensiz pastırmayı da tüketicilerimize sunmayı başardık. Aynı zamanda Çölyak hastalığına yönelik sosyal farkındalık çalışmalarımızı da geniş zaman diliminde tutmak adına ürün ambalajlarına ‘Glutensiz’ etiketini koyduk. Böylece gluten diyeti yapan insanların farkında olduğumuzu, sorun çözücü bir misyon ve vizyon birliğiyle hareket ettiğimizi göstermek istedik. Bu kişilerin diyetleri oldukça zorlayıcı. Glutensiz gıda tüketimi çok kısıtlı olduğu kadar, bu ürünlerin bulunması güç ve diğer gıdalara göre oldukça pahalı. Biz de tüketicilerimizin sesine kulak verip bu alanda yeni lezzetler geliştirdik. Ve 2017 yılında Çölyak hastalığına dikkat çekmek için yaktığımız farkındalık ışığının gücünün bugün daha da kuvvetlendiğini görüyoruz. Bu da bizim için oldukça gurur verici” dedi.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.