Connect with us

Genel Haberler

Maliye başkasının borcunu ihracatçıya yıkıp bize “Ya kırk katırı ya kırk satırı” seçin diyor

Editör
hikmet_tanriverdi_200
Abone Ol:

İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, “Gerçek mal ve hizmet aldığımız alt firmaların Maliye ile yaşadığı sorunlardan dolayı, kaba yöntemlerle müteselsil sorumlu tutulmamız ve yıllar sonra KDV borçlusu çıkarılmamız hem hukuksuzdur hem de insafsızlıktır” dedi.

Maliye Bakanlığı’nın sahte faturayı ve sahte fatura düzenleyenler ile kullananları yakından takip etmek amacıyla uzun yıllardır kullandığı ‘Kod Listeleri’ veya piyasadaki tabiriyle ‘Kara Liste’ uygulaması, günümüzde tüm mükelleflere ve özellikle hazır giyim ihracatçısına “çile” çektiriyor.

İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, vergi dairelerinin gönderdikleri yazılarla, hizmet aldıkları firmalara ait olan ve hiçbir sorumlulukları bulunmayan KDV alacaklarını kendilerinden talep ettiğini belirterek, Maliye’nin yaklaşımını insafsızlık olarak niteledi.

İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, yaptığı yazılı açıklamada Maliye Bakanlığı’nın “Kara Liste” uygulamasındaki yeni bakış açısının, ihracatçıların kabusu olduğuna dikkat çekerek, “Maliye, Kara Listede olan firmalardan kaynaklı KDV iadelerini zaten ihracatçıya yapmıyor, geri ödeyeceği toplam miktardan düşüyordu. Şimdi, listelerdeki firmalara ait KDV’yi tekrar bizden talep etmesi ihracatçıyı iki kere mağdur ediyor. Maliye, sağlam ile çürük elmayı ayırt etmeli, ihracatçıları yaşadığı ezadan kurtarmalı. Maliye Bakanımızdan yaşadığımız sorunun çözümü için destek bekliyoruz” dedi.

İHRACATÇI NE POLİS NE DE MÜFETTİŞTİR

Tanrıverdi, üzerinden 4-5 yıl geçmiş işlemlerle ilgili olarak Maliye’nin, sırf Varlık Barışı’ndan toplanacak para artsın diye sorumlusu olmadıkları KDV’leri kendilerinden talep ettiğini vurgulayarak şöyle Dış Ticaret Müsteşarlığı, Maliye ve Gümrük idareleri olmak üzere devletin tüm kurumlarının sürekli yakın takibinde olan, hak ettiğimiz KDV iadesini alabilmek için kendi muhasebe ve resmi hesaplarını düzenli olarak her ay Yeminli Mali Müşavirlere incelettiren firmalarız.

Zamanında gayet düzgün çalışan, mal üreten, işçi çalıştıran, beyannamelerini vaktinde verip, vergisini ödeyen bir firma, kriz yüzünden kapanmış ise Maliye bunu bir yoklama fişiyle tespit eder etmez hemen Kara Listeye alıyor. Ardından iflas eden bu firmadan zamanında mal alan tüm şirketlere yazı göndererek, bu firmadan mal alırken ödenen KDV’leri geri istiyor. Soruyoruz, Bu talep hangi akla, mantığa ve hukuka sığar?

Bizler mükellef olarak, mal ve hizmetleri, o dönemde faaliyette olan gerçek firmalardan satın almak ve fatura bedelini bankadan veya çek yoluyla ödemekle sorumluyuz. Bunun ötesinde firmanın yıllar sonra batmasından, maliyeye defter belge ibraz etmemesinden veya kendi alışlarında sahte belge kullanmasından sorumlu olamayız. Bu hususları ne bilebiliriz ne de takip edebiliriz. Biz ne polislik ne de müfettişlik yapabiliriz. Mükellef olarak bilerek sahte belge düzenlemediğimiz veya kullanmadığımız sürece, gerçek mal ve hizmet aldığımız alt firmaların maliyeyle yaşadığı sorunlarından dolayı, kaba yöntemlerle müteselsil sorumlu tutulmamız ve yıllar sonra KDV borçlusu çıkarılmamız hem hukuksuzdur hem de insafsızlıktır.”

Hikmet Tanrıverdi, mevcut uygulamayla, geçmiş yıllarda ilgili dönemlerde verdikleri hesabı bir kez daha vermeye zorlandıklarını vurgulayarak, ”Maliye bize iki seçenek sunuyor: ‘Ya Kod Listesinde yer alan firmalardan geçmiş 4-5 yılda yaptığınız alışların KDV’sini geri ödeyin ya da bu alışların toplam tutarı kadar bir parayı bankaya yatırarak Varlık Barışı’ndan yararlanın ve yüzde 5 vergi ödeyin’ diyor. Yani ya “kırk katır ya da kırk satırı” tercih etmemiz isteniyor” dedi.

VERGİ MAHREMİYETİ YOK SAYILIP, HUKUK ÇİĞNENİYOR

Diğer yandan vergi dairelerinden mükelleflere gönderilen yazıların altında, kara listede olduğu bildirilen onlarca firmanın ünvanı, vergi numarası, maliyle ne sorununun olduğunun açıkça sıralandığını anlatan Tanrıverdi, bu yazıların ‘Vergi Mahremiyeti’ne aykırı olduğunu ve yazıda yer alan firmaların ticari hayatını baltaladığını bildirdi.

Hikmet Tanrıverdi, bir firmanın maliyle ne sorunu olduğunun, o firmanın müşterisine yazıyla bildirilmesi kadar abes ve hukuk dışı bir işlem olamayacağına dikkat çekerek, bu yazılara imza atan yetkililerin şikayet halinde bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılabileceklerini sözlerine ekledi.

Continue Reading
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Advertisement

Genel Haberler

E-ticaret, indirim rüzgârıyla coşacak

Editör

By

Markalar ve e-ticaret pazaryerleri Türkiye’de de artık bir gelenek haline gelen kasım indirimleri için hazırlıklarını büyük ölçüde tamamladı. Birçok marka ve pazaryeri tarafından kasım ayının geneline yayılan kampanyalar sayesinde internetten alışveriş hacminin 500 milyar lirayla aylık rekorunu yenilemesi bekleniyor.

Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, tüketicilerin her yıl kasım indirimlerini merakla beklediğini hatırlattı. Kasım ayının geneline yayılan inidirim kampanyalarının markalara ellerindeki stoku eritme, tüketicilere de ihtiyaçlarını uygun fiyata giderme imkânı sunduğuna dikkat çeken Öncel, şöyle devam etti:

“Alım gücü giderek zayıflayan tüketici, gıda dışındaki ihtiyaçlarını ertelemek zorunda kalıyor. Enflasyonla mücadele için talebi kısmaya yönelik önlemlerin de etkisiyle temmuzdan bu yana üye markalarımızın büyük bölümünün adet satışlarında düşüş gözlemliyoruz. Dört aydır devam eden daralmaya kasımda “dur” demek istiyoruz. Belli ürün gruplarında yüzde 25’ten yüzde 70’e varan oranlarda indirimlerin yapılacağı kasım kampanyalarıyla birlikte hem fiziki mağazalara hem de e-ticaret pazaryerlerine büyük bir canlılık gelmesini bekliyoruz. Özellikle 11 Kasım’daki ‘bekarlar günü’ ve bu yıl 29 Kasım’a denk düşen “efsane cuma”da alışverişin en üst noktaya ulaşacağını öngörüyoruz. Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre kasım, e-ticaret hacminin zirve yaptığı ay olarak öne çıkıyor. Örneğin Kasım 2023’te e-ticaret hacminin 12 aylık ortalamadan yüzde 50 fazla olduğu, yıllık toplam e-ticaretin yüzde 12,5’inin kasım ayında gerçekleştiği görülüyor. Geçen yıl “efsane cuma”ya denk düşen 24 Kasım e-ticaret hacminin en yüksek olduğu gün olarak dikkat çekiyor. “Efsane cuma”yı, bekarlar günü kampanyalarının yapıldığı 11 Kasım izliyor. Bu yıl da benzer bir tablonun gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Kasım kampanyalarında giyimden, beyaz eşyaya, elektronikten kozmetiğe her kategoride çok cazip indirimler oluyor. Temmuzdan bu yana hazır giyim, ayakkabı, elektronik ve küçük ev aleti markalarımızın adet satışlarında önemli düşüş gözlemliyoruz. Kasım ayında özellikle bu kategorilerde ciddi satış rakamlarına ulaşılacağını ve toplam e-ticaret hacminin 500 milyar lirayı aşarak rekor tazeleyeceğini tahmin ediyoruz. Talebin yüksek olmasına rağmen indirimler sayesinde kasımda da enflasyonla mücadeleye desteğimizi sürdüreceğiz.”

Sinan Öncel, tüketicileri özellikle internet üzerinden yapacakları alışverişlerde siber dolandırıcılara karşı uyanık olmaları konusunda uyardı. Öncel, tüketicilere alışverişlerini markanın ya da pazaryerinin resmi sitesinden yapmalarını, ödemelerini de gerekli güvenlik kontrollerini sağladıktan sonra gerçekleştirmelerini önerdi.

Continue Reading

Genel Haberler

CarrefourSA, L’Etape Türkiye’de sporculara destek verdi

Editör

By

19-20 Ekim tarihlerinde Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilen, Fransa Bisiklet Turu’nun amatör sporculara yönelik özel konsepti olan “L’Etape Türkiye by Tour de France”, 50’den fazla ülkeden yaklaşık 3000 bisikletçinin katılımıyla İstanbul’da gerçekleşti. CarrefourSA, etkinliğin tedarikçi sponsoru olarak, Yaşam için Doğrusu vizyonunu bir kez daha öne çıkardı.

CarrefourSA Pazarlama ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Melis Karatay Ebin, “Dünyanın en ikonik spor organizasyonlarından birinde CarrefourSA olarak yer almaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bu dev etkinlikte, sporcularımıza yarış boyunca enerji vermek amacıyla su ve meyve ikramlarıyla destek sağladık. Lezzet Arası şeflerimiz ise yarış sonrasında sporcuların karbonhidrat ihtiyaçlarını karşılamak için özel ikramlarıyla alandaydı. CarrefourSA olarak önümüzdeki dönemlerde de sporu ve sporcuyu desteklemeye kararlıyız.” dedi.

Continue Reading

Genel Haberler

EBRD ve A101, sürdürülebilir gelecek için güçlerini birleştiriyor

Editör

By

Türkiye’nin 81 ilinde ve tüm ilçelerinde 13.600’ü aşkın mağazasıyla hizmet veren A101, sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik çalışmalarını hızlandırmak amacıyla Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’ndan (EBRD) yeşil dönüşüm projelerini desteklemek ve yeni mağaza yatırımlarını finanse etmek için 200 milyon ABD doları tutarında kredi aldı.

EBRD, Türkiye’nin en büyük perakende zincirlerinden A101’e, sürdürülebilirlik hedeflerini desteklemek amacıyla 200 milyon ABD doları tutarında sendikasyon kredisi sağladı. Bu kredi, A101’in yeşil dönüşüm çalışmalarını hızlandırma ve yeni mağaza yatırımlarına katkı sunma amacıyla kullanılacak.

İki dilimden oluşan kredinin 100 milyon ABD doları tutarındaki kısmını EBRD taahhüt ederken, ikinci 100 milyon ABD doları tutarındaki dilim uluslararası finans kuruluşları aracılığıyla sendikasyon şeklinde sağlanacak. İlk dilimde, EBRD, 82 milyon ABD doları tutarında finansman sağlarken, Finance in Motion 18 milyon ABD doları katkı sağlayacak.

Bu finansman aracılığıyla A101, Türkiye genelinde yeni mağaza ve depo açılışları, mevcut mağazaların modernizasyonu ve enerji verimlilik artışı doğrultusunda yenilenmesi ve güneş enerjisi panelleri kurulumuna yönelik orta vadeli yatırım planlarını finanse edecek.

Kredi sayesinde A101, enerji tüketimini ve karbon emisyonlarını azaltmanın yanı sıra, güneş enerjisi ve kaynak verimliliği projeleri ile çevre dostu uygulamalarını güçlendirecek.

Türkiye perakende sektörü, ülke iş gücünün %12’sini istihdam eden önemli bir sektör olmasına rağmen, özellikle depremden etkilenen bölgelerde ciddi zorluklarla karşı karşıya kalmıştı. A101, bu bölgelerde perakende çalışanlarının teknik becerilerini geliştirmek ve iş gücünün gelişimini desteklemek amacıyla iki büyük eğitim programı başlatacak. Programların bir diğer önemli amacı ise, ülke genelindeki personelin becerilerini artırmak olarak öne çıkıyor. Eğitim programlarına katılarak işe alınan kişilerin %60’ını kadın çalışanlar oluşturacak ve bu sayede kadınların iş gücüne katılımı ve ekonomik güçlenmesi desteklenecek.

EBRD Gıda ve Tarım İşletmeleri Bölge Başkanı Wojtek Boniaszczuk, projeyle ilgili olarak; “A101 ile bu önemli projede çalışmaktan mutluluk duyuyoruz. A101’in çevre dostu operasyonlara doğru attığı adımlar perakende sektörü için örnek teşkil edecek. Özellikle depremden etkilenen bölgelerde iş gücünü desteklemeyi amaçlayan bu yatırımın, bölgenin ekonomik toparlanmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Aydın Group CFO’su Osman Yılmaz ise şöyle konuştu: “EBRD ile yapmış olduğumuz bu stratejik iş birliğinden çok mutluyuz. Bu iş birliği sektördeki konumumuzu güçlendirecek olmasının yanı sıra, sürdürülebilir perakende operasyonlarına yaptığımız yatırımları da hızlandıracaktır. A101’in sektöründe inovasyonu ve sürdürülebilirliği teşvik etmeye kararlılığının da göstergesi olan bu iş birliği, yalnızca finansal istikrarımızı artırmakla kalmayacak, aynı zamanda iş gücümüzü ve ekosistemimizi de güçlendirecektir.”

EBRD, 2009 yılından bu yana Türkiye’de çoğunluğu özel sektörde olmak üzere 453 proje ve ticaret finansmanı limitleri aracılığıyla 20 milyar avrodan fazla yatırım gerçekleştirdi.

Continue Reading
Advertisement

Etiketler

POPÜLER