Firmalardan
Biota, bitki eksterelerinin saç dökülmesindeki etkilerini araştırdı
Biota Laboratuvarları, Biocomplex B11 gibi bitki ekstrelerinin, saç dökülmesinde ilaçlar gibi etkili olabileceği sonucuna ulaştıklarını belirtti. Biota Laboratuvarları Ar-Ge Merkezi Hücre Kültürü Laboratuvarı’nda, saç dökülmesi ve saç sağlığı özelinde bitkilerin sağladığı fayda konusunu 2010 yılından bu yana araştırdıklarını söyleyen Prof. Murat Türkoğlu, bu kapsamda 100’den fazla bitki ekstresinin gen düzeyindeki etkilerini incelediklerini belirtti.
Bitki aktifleri arasında yer alan flavonoidlerin, dermal papilla üzerinde değişik farmakolojik etkileri bulunduğunu belirten Biota Laboratuvarları ARGE Merkezi Müdürü Prof. Dr. Murat Türkoğlu, “Apigenin, kaempferol ve mirisetin gibi flavonoidlerin en önemli etkileri, testosteronun dihidrotestosterona dönüşümünü engellemeleridir. Bu etki, saç folikülünün minyatürizasyonu şeklinde ortaya çıkan erkek tipi saç dökülmesiyle mücadele etme konusunda çok faydalı bir çözüm sunmaktadır. Biocomplex B11 isimli ticari ekstremiz bahsedilen flavonidleri içermektedir” dedi.
Prof. Türkoğlu, bu araştırmanın sonuçları ışığında 2016 yılında Biota Ar-Ge Merkezi’nde başlatılan yeni bir araştırmada ise ticari olarak Biocomplex B11 olarak bilinen saç dökülmesine karşı üretilen şampuan ve serumların formülüne katılan ekstrenin, bir ilaçla karşılaştırılmasını yaptıklarına işaret etti. Prof. Türkoğlu, burada ilaç olarak saç dökülmesine karşı bütün dünyada yaygın olarak kullanılan minoksidili seçtiklerini kaydetti. Söz konusu araştırma, 21 Şubat 2017 tarihinde American Journal of Dermatology and Venereology dergisinde yayınlandı.
Prof. Türkoğlu’nun verdiği bilgiye göre, bitki ekstreleri ile ilaçların hücre düzeyinde gen seviyelerinde karşılaştırması kozmetik sektöründe ilk olarak bu araştırmalarla rapor edildi. Prof. Türkoğlu, Biota Laboratuvarları’nın hipotezini şöyle açıkladı:
“Bulgularımız Biocomplex B11’de bulunan bitki flavonoidlerinin saç dökülmesini önlemede, minoksidil gibi ilaçlarla aynı yoldan etki ettiklerini düşündürmektedir. Kozmetiklere katılan bitki ekstrelerinin saç ve deri üzerindeki faydalı etkilerinin bu çalışmalardan sonra daha dikkatle ve ek bilimsel çalışmalarla tekrar değerlendirilmesi gerektiği ortaya çıkmıştır.”
21. yüzyılda bilimsel araştırmaların, hücre ve gen seviyesinde devam ettiğini belirten Prof. Türkoğlu, “Bu konsepte uygun olarak saç ve deri sağlığı, saça ve deriye uygulanacak kozmetik ürünlerin keratin hücreleri bazında incelenmesi ve aktif maddelerin bu temelde seçilmesi günümüz bilim ve teknolojisinin geldiği en son noktadır“ dedi.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.