Firmalardan
Mağazanız için “doğru lokasyon” seçiminde dokuz kritik ipucu
Maptriks, mağaza açılışında doğru lokasyon seçimi için yapılması gerekenleri açıkladı.
Mağazalar için yer seçiminde; metrekare, kira değeri, cephe büyüklüğü, görünüş gibi iç dinamikler önemli kriterler olsa da bu dinamikler doğru bir konumlandırma ile birleşmediği takdirde başarısız bir girişim ortaya çıkabiliyor.
Türkiye’nin 81 ilinde cadde ve sokak bazında tüm coğrafyayı inceleyip sektörlere yönelik detaylı raporlar sunan yazılım ve danışmanlık şirketi Maptriks, şirketleri iflasa kadar götürebilecek lokasyon konusunda doğru adımların nasıl atılacağını açıkladı.
Nüfusun yoğunluğu değil, hedef kitle önemli
Maptriks’in araştırmasına göre bölgedeki nüfus büyüklüğü ve yoğunluğu, yeni bir mağaza için en önemli ölçüt olsa da sunulan hizmet ve ürün çeşidine göre hedef kitlenin de en doğu şekilde belirlenmesi gerekiyor. Sadece nüfus çoğunluğuna göre yapılan lokasyon seçimleri başarısız sonuçlar doğuruyor. Bu nedenle nüfus büyüklüğünün yanında hanelerin alışveriş alışkanlığını ve hane yapılarını ölçümlemek de gerekiyor.
Çevredeki referans bölgeleri yeni mağazalar için avantaj
Nüfus ve bu nüfusun yeni mağazaya erişim potansiyeli dışında öne çıkan diğer nokta ise mağaza için seçilen lokasyonun çevresindeki referans bölgeleri. Yakınında bir meydan, bir üniversite kampusu ya da bir kamu kurumu bulunan bölgelerde veya kolay ulaşım açısından doğru noktada açılmış mağazalar daha avantajlı oluyor.
Mağaza açmadan önce rakiplerinizi tanıyın
Rekabet etkisi, lokasyon seçiminde karar verme sürecini doğrudan etkileyen diğer bir faktör. Yeni açılacak bir mağazanın, hedef kitlesine ve türüne göre rakipleri önceden belirlenmeli, bölgedeki bu rakipler ile uzaklık matrisleri hesaplanmalıdır. Mağazaların birbiri üzerindeki olumlu ve olumsuz etkileri, güçlü ve zayıf yanları üretilecek SWOT
analizleri ile incelenmeli, bu doğrultuda elemeler yapılmalıdır.
Lokasyon kararı, dağıtım ağı süzgecinden geçirilmeli
Özellikle Türkiye genelinde faaliyet gösteren mağazalar, kendine özgü bir dağıtım ağı ve buna bağlı olarak bir büyüme stratejilerine sahipler. Yeni açılacak bir mağazanın mevcuttaki dağıtım ağına ve depolara yakınlığı, bu ağ ile olan ilişkisi analiz edilmeli ve alınacak kararlar öncelikle bu süzgeçten geçirilmeli.
Anlık satış verileri ile coğrafi bilgi sistemlerini güçlendirin
Coğrafi verinin bilgisayar tabanlı programlarda depolanması, işlenmesi, sorgulanması ve analiz edilmesine imkân sağlayan Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) ve yazılımları; modern perakende mağazaları için nüfus ve alan ilişkisine bağlı olarak uygun yer seçimi, dükkân seçimi ve analizleri konusunda oldukça geniş imkânlar sunuyor. Bu sistemler; demografik yapı, ticaret alanı, rekabet alanı, ulaşım ağı, araba sürüş zaman-mesafe ilişkisi gibi pek çok faktörü değerlendirmeye alarak uygun lokasyon seçimi analizleri yapılmasına imkan veriyor.
Bilimsel veriler ile yerel bilgiyi birleştirin
Yeni bir mağaza açılmasının planlandığı bölge hakkında; o bölgede yaşayan, hatta ticari faaliyette bulunan kişilerden elde edilecek veriler, çoğu zaman bilimsellikten uzak ve göreceli olur. Bu tür kaynaklardan bölgede yaşayan tüketicilerin yaşam tarzı ve alışveriş kültürü gibi davranışsal bilgileri dikkate alınması ne derece doğru ise yalnızca bu bilgilere dayalı karar vermek de o derece yanlış olacaktır. Bu nedenle bilimsel kaynaklardan elde edilen verilerle yerel bilgiyi birleştirmek yeni girişimler için daha gerçekçi analizler ulaşılmasının yolunu açar.
Hedef kitle yoğunluğunu doğru analiz edin
Hedef kitle yoğunluğu; harcanabilir gelir seviyesi ve rakip sayısı arasındaki ilişkiyi gösterir. Bu verilere ait bilimsel metotlarla elde edilmiş güncel veriler yoksa yapılacak doygunluk analizi de doğru çıkmayacak ve sonuç olarak mağazanın yeri ya da kapasitesi ile ilgili yanlış kararlar alınacaktır.
Yalnızca rakip mağaza konumuna göre lokasyon belirlemeyin
Yalnızca rakip mağaza konumuna göre lokasyon seçimi yapmak, sıkça yapılan hatalardan birisidir. Eğer rakip şirketin mağaza açtığı yer, doygunluğa ulaşan bir bölge ise yeni açılacak başka bir mağazanın performansı da beklenilen seviyede olmayacaktır. Ayrıca mağaza açılacak bölgede rakiplerin olmaması, her zaman için o bölgenin iyi bir bölge olduğu anlamına gelmez.
Tüketicinin mağazanıza gelmesi için göze alabileceği mesafeyi hesaplayın
Etki alanının hesaplanması kavramı tüketicilerin mağazanıza gelmek için göze alacağı azami uzaklık olarak da tanımlanabilir. Etki alanının hesaplanmasını etkileyen faktörler arasında sunulan ürün ve hizmetlerin fiyat, kalite ve fayda algısı, mağazanın hizmet verdiği bölgede tüketicinin benzer mal ve hizmetleri alabileceği mağazaların bulunurluğu ve tüketicilerin alışveriş ve yaşam kültürü sayılabilir.
“Yanlış lokasyon seçimi şirketleri iflasa kadar götürebilir”
Konuyla ilgili açıklamada bulunan Maptriks Kurucu CEO’su Fatih Kuralkan, “Yeni işyerleri açmak isteyen şirketler için doğru lokasyon seçimi oldukça önemi bir faktör olarak öne çıkıyor. Yanlış lokasyon seçimi nedeniyle şirketler, doğru lokasyon seçimi için yapılacak çalışmalar için gerekli harcamadan daha çok harcama yaparak girişimlerinde başarısız oluyor” dedi. Yanlış lokasyon seçiminin şirketleri iflasa kadar götürebileceği uyarısında bulunan Kuralkan, “Geliştirdiğimiz teknoloji üzerine inşa ettiğimiz web ve mobil tabanlı yazılımlar ile lokasyon bazlı hızlı analizler yapabiliyoruz. Hizmetlerimizi kullanan müşterilerimiz, bir yandan yatırım maliyetlerini oldukça düşürürken diğer yandan aynı sektördeki rakiplerine kıyasla büyüme açısından da öne geçmiş oluyor” şeklinde konuştu.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.