Firmalardan
Şahin Sucukları 2016’yı Kurumsal Sosyal Sorumluluk Yılı ilan etti
Şahin Sucukları Kurumsal İletişim Müdürü Ayşegül Sünbül, “Kurumsal Sosyal Sorumluluk Yılı” olarak ilan ettikleri 2016 yılında yaygın olarak iletişim ve sosyal sorumluluk projeleri üzerine yoğunlaşacaklarının altını çizdi.
Kurumsal Sosyal Sorumluluk (KSS) çalışmalarına, Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı ve Kızılay ile başlattığı çalışmalar ile 2015 yılında kurumsal adım atan Şahin Sucukları, 2016’yı “Kurumsal Sosyal Sorumluluk Yılı” ilan etti. Şahin Sucukları Kurumsal İletişim Müdürü Ayşegül Sünbül, “Kurumsal Sosyal Sorumluluk Yılı” olarak ilan ettikleri 2016 yılında KSS Projeleri üzerine yoğunlaşacaklarını vurguladı.
Koruncuk Vakfı yöneticileriyle 2016 yılına ilişkin hedef ve projeleri görüşmek üzere buluşan Sünbül, “Kendi içimizde yaptığımız yardım projeleri oldu; ancak, kurumsal olarak, iletişim alanına taşımadık. Dolayısıyla, kurumsal olarak bu projenin bizim için de ilk olduğunu söyleyebilirim. İlk KSS Projesi olarak Koruncuk ve Kızılay ile birlikte yola çıktık” dedi.
Koruncuk ve Kızılay ile yürüttükleri KSS Projeleri’nde, önceliği “örnek olmaya” verdiklerini vurgulayan Sünbül, “’Bakın bu işler yapılabiliyor’ demek istiyoruz” dedi ve ekledi:
“Bunun dışında biz toplum olarak yardımlaşmayı, paylaşma duygusunu yitirdiğimizi düşünüyoruz. Bizim gibi geleneksel Anadolu firmaları bu konuda hassasiyet gösterirse, örnek oluruz; hem bu duygularımız tazelenmiş, yenilenmiş olur. Çünkü çok ciddi reklam ve tanıtım bütçeleri harcıyoruz. Bunların belli bir kısmını da bu işler içinde harcayabilirsek, tüketiciyle hem samimiyet köprüsü hem de paylaşım köprüsü kurabilir bu işleri çoğaltabiliriz. Ayrıca düşünün; orada 121 çocuk var. Bu çocuklar büyüyecek, hayata atılacaklar. Belki sizi hatırlayacak, sizin yaptığınız işi hatırlayacaklar.”
KSS Projeleri’nde farkındalık oluşturmanın büyük önem taşıdığının da altını çizen Sünbül, “İşin özünde bu var. Hem farkındalık yaratmak hem de katkıda bulunmak. Sözleşmede yazılan ayni, nakdi konular da bizim için bağlayıcı değil. Biz hep şunu söylüyoruz. Koruncuk ile de Kızalay ile de biz bir aileyiz; Nerede ihtiyaçları varsa biz oradayız” diye ekledi.
“Şahin Sucukları ile başından beri örnek olmak adına da güzel bir çalışma diye konuşuyorduk”
Şahin Sucukları ile KSS Projesi’ne başlamalarını, “Çok da güzel oldu. Çok iyi, olumlu tepkiler alıyoruz” diye tanımlayan Koruncuk Vakfı Kurumsal İletişim ve Proje Koordinatörü Pelin Kara da, “Şahin’in reklam kampanyasından sonra bizi kurumlar da aramaya başladı. Biz Şahin Sucukları ile başından beri örnek olmak adına da güzel bir çalışma diye konuşuyorduk. Gerçekten de öyle oldu. Güzel geri dönüşler alıyoruz. Bu yöntemi ilk kez Şahin Sucukları ile denedik” dedi ve ekledi:
“Proje, kuruma yani karşı tarafa da fayda sağlamalı. Biz vakıf olarak hep isteyen ve alan olmak istemiyoruz. Koruncuk Vakfı’nın en önemli özelliğinin bu olduğunu düşünüyorum. Benim Vakıf’ta 4. Yılım; girdiğim günden itibaren, tüm çalışma arkadaşlarım ve yönetim kurulu üyeleri keza buna çok dikkat ediyoruz. Şahin Sucukları CEO’su Salih Fazlıoğlu çok güzel tanımlıyor; ‘bu birlikte yapılan bir çalışma’ diyor. Şahin Sucukları bize belli bir miktar bağışta bulunup çekilebilirdi; ama, biz daha görüşmelerimize başladığımız andan itibaren o samimiyeti, o birlikteliği ve aile kavramını o kadar hissettik ki… Örneğin önümüzdeki dönemde 7.5 milyon lira bütçe ile gerçekleştirmeyi planladığımız İzmir’deki köy projemiz için, ilişkimiz daha çok yeni olmasına rağmen, kendileriyle paylaşabiliyoruz.”
Gönüllüler tarafından 1979 yılında kurulan Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı (TKMCV), her çocuğun şefkat, sevgi ve anlayış görme, yeterli beslenme ve sağlıklı bir ortamda yaşama, oyun ve eğlence olanaklarından yararlanma, çağdaş bir eğitim alma ve yeteneklerini geliştirme, kısaca insan haysiyetine yakışır bir şekilde yaşama hakkı olduğuna inanıyor.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.