Firmalardan
Yataş Grup, yeni markası Divanev’i Furniture İstanbul’da tanıttı
İlk mağazasının açışılını Mart 2019’da planlana Divanev’i beş yılda Türkiye’nin ilk beş markasından biri yapmayı hedefliyorlar.
Mobilya, yatak ve ev tekstili sektörünün yenilikçi markası Yataş Grup, yeni markaları Divanev ve Divanuykusu’nu Furniture İstanbul Fuarı’nda gerçekleştirdiği bir toplantıyla tanıttı.
“Hem çeşit hem fiyat aralığı olarak geniş bir hedef kitleye hitap edeceğiz”
Yataş Grup CEO’su Nuri Öztaşkın, Türkiye’nin köklü markalarından Divan’ı bu nedenle satın aldıklarını belirtti. Satın almanın ardından heyecanla çalışmalara başladıklarını anlatan Öztaşkın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Divanev, tasarım ve tarz açısından önemli bir çeşitliliğe sahip. Ürün yelpazesinde mobilya, halı, aydınlatma ve aksesuarlar bulunuyor. Modern ve geleneksel tarzın sentezi diyebileceğimiz markamızda, genç odası gibi ürün gruplarını da sunacağız. Divanuykusu ise Yataş uykusu kalitesinden ödün vermeyen bir marka olacak. Ayrıca tüketicilere beyaz ve renkli ev tekstili ürünlerini de sunacak. Her iki markamızla da hem çeşit hem de fiyat aralığı olarak geniş bir hedef kitleye hitap edeceğiz.”
Divanev’e iki yılda 65 milyon TL yatırım
Yataş Grup Genel Müdürü Nevzat Yıldız, son iki yılda üretim tesislerine yaptıkları 100 milyon TL’nin üzerindeki yatırım nedeniyle Divanev ve Divanuykusu için ek bir yatırıma ihtiyaç duymadıklarının altını çizdi. Divanev ürünlerinin yüzde 80’inden fazlasını kendi tesislerinde üreteceklerini söyleyen Yıldız, bu yılın sonuna kadar ürün, tasarım, Ar-Ge, üretim hazırlık için 25 milyon TL, 2019 yılında ise tüm faaliyetler için 40 milyon TL bir yatırım hedefleri olduğunu belirtti. Divanev markasının istihdama da önemli bir katkı sağlayacağını hatırlatan Yıldız, “Merkez çalışan, satış noktaları ve iş ortaklarımızla birlikte 2019 yılında 3000’e yakın yeni istihdam yaratmayı planlıyoruz” diye konuştu.
Divanev yurtiçinde franchise ile büyüyecek
Divanev’in ilk mağazasının Mart 2019’da açılacağını söyleyen Yıldız, yılsonuna kadar 100 satış noktasına ulaşmayı hedeflediklerinin altını çizdi. Hem dekorasyon hem de uyku ürünlerinin satılacağı Divanev mağazaları ortalama 2 bin metrekare olacağını belirten Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü: “Öncelikli olarak Türkiye genelinde güçlü bir bayilik ağı oluşturmayı, yurt dışında ise 2019’un ikinci döneminden sonra bayilik vermeyi planlıyoruz. Planlarımız daha çok franchise ile büyümek ve Türkiye’nin her ilinde mağazalaşmak yönünde… 2019 yılında Divan markasıyla 200 milyon TL’lik bir ciro hedefimiz bulunuyor. En büyük hedefimiz ise Divanev’in beş yıl içinde Türkiye’nin ilk 5 markası arasında yer alması…”
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.