Genel Haberler
TPF “Yerli Üretim, Yerel Marketten Alınır” kampanyasını başlattı
Alışverişte yeni bir dönemi başlatacak olan “Yerli Üretim” yönetmeliğine Türkiye Perakendeciler Federasyonu’ndan (TPF) destek geldi.
Perakende sektörünün en büyük çatı örgütü konumunda olan TPF’den, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın geçtiğimiz hafta tanıttığı “Yerli Üretim” yönetmeliği ve logosuna destek geldi. ‘Fiyat Etiketi Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle 3 Ekim 2018 tarihinde yürürlüğe girecek yeni yönetmeliği tüketici, çalışan ve üretici kanalında büyük bir kampanyaya dönüştüren TPF, “Yerli Üretim, Yerel Marketten Alınır” kampanyasını hayata geçirdi.
Kampanyanın tanıtım toplantısı, TPF Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Altunbilek, Başkan Yardımcısı Ömer Düzgün, TPF Genel Sekreteri Vahdet Sarıkaya, TPF Yönetim Kurulu Üyeleri İhsan Korkmaz, İbrahim Özhan, Mustafa Şekerci, Ramazan Ulu ve Çukurova PERDER Başkanı Faysal Tatlı’nın katılımıyla gerçekleşti.
Ekonomik anlamda bazı zorlukların yaşandığı günümüzde, ülkece yerli üretimi, yereli destekleyerek güçleneceğiz diyen TPF Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Altunbilek; “Tüketicinin rahatlatılması ve Türkiye ekonomisi için hayata geçirilen tüm girişimlerde olduğu gibi ‘Yerli Üretim’ yönetmeliğini de sonuna kadar destekliyoruz. Bu önemli projeyi bir adım öteye taşımak için ‘Yerli Üretim, Yerel Marketten Alınır’ kampanyasını geliştirdik. Bundan sonra Türkiye genelindeki 4 bine yakın satış noktamızda yerli üretime raflarımızda daha çok yer vereceğiz. Tüketicilerimizi hazırladığımız kampanya logoları ile daha iyi yönlendireceğiz. Tüketicilerimizi yerli, yani Türkiye’de üretilen ürünleri tercih etmeleri için bilinçlendireceğiz. Bunun için mağazalarımızın içini ve dışını kampanya görselleri ile süsleyeceğiz. Çalışanlarımızı yerli üretim konusunda eğitip, bilgilendireceğiz ki onlar da diğer tüketicileri bilinçlendirsinler” dedi.
Ülke ekonomisi için hayli önem taşıyan kampanya sürecinde broşür, mağaza içi alanlarda da görsel ve sesli yönlendirmeler yapılacağını kaydeden Altunbilek; “Yerli üretimin, yerel işletmecilerin, bizlerin büyümesi; tüketici harcamalarının devam ettiği, ekonomiye olan güvenin sürdüğü bir ortam demek. Bizlerin istihdama ve ülke ekonomisine katkımızın artması demek. El birliği ile gündemdeki sorunlara çözüm üretebileceğimize yürekten inanıyoruz” açıklamasını yaptı.
Toplantıda, son haftalarda sektörün gündeminde yer alan fiyat artışları, stokçuluk ve fiyat etiketi konuları da ele alındı. Üretici, tedarikçi ve market giderlerinin ciddi oranda arttığına dikkat çeken TPF Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Altunbilek; “Rekabetin had safhada yaşandığı sektörde ‘Marketler fahiş zam yapıyor’ haberleri doğruyu yansıtmıyor” dedi. Onlarca market markasının yer aldığı sektörde, işletmecilerin rakiplerinden daha ucuz satmak için pazardaki fiyatları tek tek incelediğini ve satın alma görüşmelerini bu doğrultuda gerçekleştirdiğini belirten Altunbilek; “Bütün üyelerimiz lojistik, ürün yönetimi, personel kullanımı, enerji tasarrufu, ekipman kullanımı gibi birçok başlıkta maliyetleri kontrol altına almak için gerekli
tüm çalışmaları yapıyor. TÜFE’nin yüzde 17,90 olarak açıklandığı bir dönemdeyiz. Çikolatadan helvaya, şampuandan deterjana kadar üretime dayalı sektörlerde yüzde 30’un üzerinde üretici enflasyonu var. Sadece üretici değil, karlılıkları minimum seviyeye inen market zincirlerinin maliyetleri de her geçen gün daha da artıyor” dedi.
Mağaza kiralarına ciddi oranda zam yapıldığını kaydeden Mustafa Altunbilek şöyle konuştu; “İyi lokasyonlu ve döviz üzerinden kontrat yapan mağazalarda meslektaşlarımızın bazıları anlaşmalarını belli bir kurda sabitlemeye çalıştı. Bazı işletmeler ise iyi ciro yapsa da mağazaları kapatmak zorunda kaldı. Enerji tüketiminin yanı sıra personel maaşları, genel merkez ve depo giderleri, lojistik giderleri, kayıp-kaçak, fire, ekipman ve teknoloji giderleriyle mücadele eden marketler yıl sonunda halen kar edebilmişse kendilerini şanslı görecek. Tüm bu gelişmeler doğrultusunda ekonominin can damarı olan perakendecilerin kamuoyunda günah keçisi olarak gösterilmesinden rahatsızız. Tüketicilerin özellikle de gıda ürünlerine daha rahat erişebilmesi için hükümetimizce bizlere verilecek görevleri yerine getirmeye hazırız.”
Minimum karlarla iş yapan perakendecilerin tüketicilerine tüm gelişmeleri doğru anlatmayı kendilerine bir görev bildiğini kaydeden Mustafa Altunbilek; “Sektörümüzün gerçekleri bu. Biz bu ortamda rekabet etmeye, vatandaşa hizmet sunmaya devam edeceğiz. Başka bir Türkiye yok, bu ülke bizim. Biz de bu ülkenin yerel perakendecileriyiz. Bizlerin aleyhine olan ve kamuoyunu yanıltan türde yorumlar, tüketicilerimizi mutsuz ediyor. Güven duygusunu zedeliyor. Duygusal boyutların yanı sıra yaşanan bu durum sektörün rekabet gücünü olumsuz etkiliyor. Kar edemiyoruz diye yatırımımızı başka ülkelere taşıyamayız. Biz yine işimizi yapmaya, ülkemize fayda sağlamaya devam edeceğiz” açıklamasını yaptı. Altunbilek ayrıca stokçulukla ilgili olarak; “Artık stokçuluk diye bir kavram kalmadı. Bütçelerimizin darlığından dolayı stok yapma durumumuz ortadan kalktı. Ürün alıp, reyonlarımızda tüketicilerimize sunup, sattıkça yenisini alıyoruz. Stokçuluk mantığıyla kısa vadede küçük çıkar kollayanların da bu çağda ayakta kalması mümkün değil” dedi.
Genel Haberler
E-ticaret, indirim rüzgârıyla coşacak
Markalar ve e-ticaret pazaryerleri Türkiye’de de artık bir gelenek haline gelen kasım indirimleri için hazırlıklarını büyük ölçüde tamamladı. Birçok marka ve pazaryeri tarafından kasım ayının geneline yayılan kampanyalar sayesinde internetten alışveriş hacminin 500 milyar lirayla aylık rekorunu yenilemesi bekleniyor.
Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, tüketicilerin her yıl kasım indirimlerini merakla beklediğini hatırlattı. Kasım ayının geneline yayılan inidirim kampanyalarının markalara ellerindeki stoku eritme, tüketicilere de ihtiyaçlarını uygun fiyata giderme imkânı sunduğuna dikkat çeken Öncel, şöyle devam etti:
“Alım gücü giderek zayıflayan tüketici, gıda dışındaki ihtiyaçlarını ertelemek zorunda kalıyor. Enflasyonla mücadele için talebi kısmaya yönelik önlemlerin de etkisiyle temmuzdan bu yana üye markalarımızın büyük bölümünün adet satışlarında düşüş gözlemliyoruz. Dört aydır devam eden daralmaya kasımda “dur” demek istiyoruz. Belli ürün gruplarında yüzde 25’ten yüzde 70’e varan oranlarda indirimlerin yapılacağı kasım kampanyalarıyla birlikte hem fiziki mağazalara hem de e-ticaret pazaryerlerine büyük bir canlılık gelmesini bekliyoruz. Özellikle 11 Kasım’daki ‘bekarlar günü’ ve bu yıl 29 Kasım’a denk düşen “efsane cuma”da alışverişin en üst noktaya ulaşacağını öngörüyoruz. Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre kasım, e-ticaret hacminin zirve yaptığı ay olarak öne çıkıyor. Örneğin Kasım 2023’te e-ticaret hacminin 12 aylık ortalamadan yüzde 50 fazla olduğu, yıllık toplam e-ticaretin yüzde 12,5’inin kasım ayında gerçekleştiği görülüyor. Geçen yıl “efsane cuma”ya denk düşen 24 Kasım e-ticaret hacminin en yüksek olduğu gün olarak dikkat çekiyor. “Efsane cuma”yı, bekarlar günü kampanyalarının yapıldığı 11 Kasım izliyor. Bu yıl da benzer bir tablonun gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Kasım kampanyalarında giyimden, beyaz eşyaya, elektronikten kozmetiğe her kategoride çok cazip indirimler oluyor. Temmuzdan bu yana hazır giyim, ayakkabı, elektronik ve küçük ev aleti markalarımızın adet satışlarında önemli düşüş gözlemliyoruz. Kasım ayında özellikle bu kategorilerde ciddi satış rakamlarına ulaşılacağını ve toplam e-ticaret hacminin 500 milyar lirayı aşarak rekor tazeleyeceğini tahmin ediyoruz. Talebin yüksek olmasına rağmen indirimler sayesinde kasımda da enflasyonla mücadeleye desteğimizi sürdüreceğiz.”
Sinan Öncel, tüketicileri özellikle internet üzerinden yapacakları alışverişlerde siber dolandırıcılara karşı uyanık olmaları konusunda uyardı. Öncel, tüketicilere alışverişlerini markanın ya da pazaryerinin resmi sitesinden yapmalarını, ödemelerini de gerekli güvenlik kontrollerini sağladıktan sonra gerçekleştirmelerini önerdi.
Genel Haberler
CarrefourSA, L’Etape Türkiye’de sporculara destek verdi
19-20 Ekim tarihlerinde Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilen, Fransa Bisiklet Turu’nun amatör sporculara yönelik özel konsepti olan “L’Etape Türkiye by Tour de France”, 50’den fazla ülkeden yaklaşık 3000 bisikletçinin katılımıyla İstanbul’da gerçekleşti. CarrefourSA, etkinliğin tedarikçi sponsoru olarak, Yaşam için Doğrusu vizyonunu bir kez daha öne çıkardı.
CarrefourSA Pazarlama ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Melis Karatay Ebin, “Dünyanın en ikonik spor organizasyonlarından birinde CarrefourSA olarak yer almaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bu dev etkinlikte, sporcularımıza yarış boyunca enerji vermek amacıyla su ve meyve ikramlarıyla destek sağladık. Lezzet Arası şeflerimiz ise yarış sonrasında sporcuların karbonhidrat ihtiyaçlarını karşılamak için özel ikramlarıyla alandaydı. CarrefourSA olarak önümüzdeki dönemlerde de sporu ve sporcuyu desteklemeye kararlıyız.” dedi.
Genel Haberler
EBRD ve A101, sürdürülebilir gelecek için güçlerini birleştiriyor
Türkiye’nin 81 ilinde ve tüm ilçelerinde 13.600’ü aşkın mağazasıyla hizmet veren A101, sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik çalışmalarını hızlandırmak amacıyla Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’ndan (EBRD) yeşil dönüşüm projelerini desteklemek ve yeni mağaza yatırımlarını finanse etmek için 200 milyon ABD doları tutarında kredi aldı.
EBRD, Türkiye’nin en büyük perakende zincirlerinden A101’e, sürdürülebilirlik hedeflerini desteklemek amacıyla 200 milyon ABD doları tutarında sendikasyon kredisi sağladı. Bu kredi, A101’in yeşil dönüşüm çalışmalarını hızlandırma ve yeni mağaza yatırımlarına katkı sunma amacıyla kullanılacak.
İki dilimden oluşan kredinin 100 milyon ABD doları tutarındaki kısmını EBRD taahhüt ederken, ikinci 100 milyon ABD doları tutarındaki dilim uluslararası finans kuruluşları aracılığıyla sendikasyon şeklinde sağlanacak. İlk dilimde, EBRD, 82 milyon ABD doları tutarında finansman sağlarken, Finance in Motion 18 milyon ABD doları katkı sağlayacak.
Bu finansman aracılığıyla A101, Türkiye genelinde yeni mağaza ve depo açılışları, mevcut mağazaların modernizasyonu ve enerji verimlilik artışı doğrultusunda yenilenmesi ve güneş enerjisi panelleri kurulumuna yönelik orta vadeli yatırım planlarını finanse edecek.
Kredi sayesinde A101, enerji tüketimini ve karbon emisyonlarını azaltmanın yanı sıra, güneş enerjisi ve kaynak verimliliği projeleri ile çevre dostu uygulamalarını güçlendirecek.
Türkiye perakende sektörü, ülke iş gücünün %12’sini istihdam eden önemli bir sektör olmasına rağmen, özellikle depremden etkilenen bölgelerde ciddi zorluklarla karşı karşıya kalmıştı. A101, bu bölgelerde perakende çalışanlarının teknik becerilerini geliştirmek ve iş gücünün gelişimini desteklemek amacıyla iki büyük eğitim programı başlatacak. Programların bir diğer önemli amacı ise, ülke genelindeki personelin becerilerini artırmak olarak öne çıkıyor. Eğitim programlarına katılarak işe alınan kişilerin %60’ını kadın çalışanlar oluşturacak ve bu sayede kadınların iş gücüne katılımı ve ekonomik güçlenmesi desteklenecek.
EBRD Gıda ve Tarım İşletmeleri Bölge Başkanı Wojtek Boniaszczuk, projeyle ilgili olarak; “A101 ile bu önemli projede çalışmaktan mutluluk duyuyoruz. A101’in çevre dostu operasyonlara doğru attığı adımlar perakende sektörü için örnek teşkil edecek. Özellikle depremden etkilenen bölgelerde iş gücünü desteklemeyi amaçlayan bu yatırımın, bölgenin ekonomik toparlanmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Aydın Group CFO’su Osman Yılmaz ise şöyle konuştu: “EBRD ile yapmış olduğumuz bu stratejik iş birliğinden çok mutluyuz. Bu iş birliği sektördeki konumumuzu güçlendirecek olmasının yanı sıra, sürdürülebilir perakende operasyonlarına yaptığımız yatırımları da hızlandıracaktır. A101’in sektöründe inovasyonu ve sürdürülebilirliği teşvik etmeye kararlılığının da göstergesi olan bu iş birliği, yalnızca finansal istikrarımızı artırmakla kalmayacak, aynı zamanda iş gücümüzü ve ekosistemimizi de güçlendirecektir.”
EBRD, 2009 yılından bu yana Türkiye’de çoğunluğu özel sektörde olmak üzere 453 proje ve ticaret finansmanı limitleri aracılığıyla 20 milyar avrodan fazla yatırım gerçekleştirdi.