Genel Haberler
Türkiye, temel gıda ihracatçısı olma hedefini tutturabilir
Euler Hermes raporunda ekonomik büyümenin durgun olmasının cansız seyreden fiyat baskıları ve fazla kapasite ile birleşmesiyle en iyi senaryoda global ticaretin ılımlı seyredeceğini belirtti.
Dünyanın lider alacak sigortası şirketi Euler Hermes, Global Ticaret: Mutfakta Ne Pişiyor? başlıklı ekonomik görünüm raporunda Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 12 ülkenin ihracatı canlandırmaya yönelik stratejilerini değerlendirdi. Euler Hermes raporda ekonomik büyümenin durgun olmasının cansız seyreden fiyat baskıları ve fazla kapasite ile birleşmesiyle en iyi senaryoda global ticaretin ılımlı seyredeceğini belirtti.
Global ticaretteki yavaşlamanın uzamasının üç ana nedenini vurgulayan Euler Hermes Yönetim Kurulu Başkanı Wilfried Verstraete, “Öncelikle, kemer sıkma politikaları, büyümenin en önemli bileşenlerinden biri olan kamu harcamalarının global ölçekte azalmasına neden oldu. İkinci neden ise global ithalat ve ihracat hacimlerinin azalması ve bunun tedarik zincirlerini olumsuz etkilemesi sonucunda global büyümenin ve ticaretin yavaşlaması. Son ve en önemli neden de ticaretin genişlemesinin en önemli unsuru olan özel tüketim büyümesinin ılımlı seyretmesi. Tüm bunların sonucu olarak global GSYİH’nin arkasındaki itici güç artık global ticaret değil; bu kapsamda global ticaret artık yalnızca ülkelerin kendi yerel taleplerini ve ihracatı artırmayı sağlayan yol arkadaşı konumunda” şeklinde konuştu.
Global ticaret 2015’te yüzde 1,8 2016’da yüzde 4,5 büyüyecek
Euler Hermes, uluslararası ticaretin 2001-2008 yılları arasındaki yüzde 12’lik genişlemenin çok altında; 2015’te yüzde 1,8 2016’da ise yüzde 4,5 olacağını öngörüyor. Rapora göre, negatif fiyat baskıları 560 milyar dolara ulaşarak 2015 yılında nominal ticaretin önündeki engellerden biri olacak. Bununla birlikte bir “kısır döngü” oluşması riski de giderek artıyor: deflasyona bağlı baskılar artıyor ve faaliyet kârları öyle düşüyor ki tüketici fiyatlarının çok düşük olması sonucunda şirketler kârlılıklarını korumakta zorlanıyor.
Tüm bu saydıklarımız neticesinde ülkeler ihracatı canlandırmanın yollarını arıyor. Döviz savaşları olarak boy gösteren daha fazla korumacılık, gümrük kontrolleri ve diğer ticaret kısıtlayıcı ölçütler ise temel riskler arasında yer alıyor.
Euler Hermes Baş Ekonomisti Ludovic Subran, “İhracatçıların, karlılık, korumacılık ve tahsilat riski olmak üzere ihracattaki üç büyük risk konusunda dikkatli olmaları gerekiyor. Uluslararası pazarlarda başarılı olmak için global fiyattaki rekabeti, ülkelere göre farklılık gösteren korumacılığı ve tahsilat riskini yönetebilmeleri gerekiyor” dedi.
Türkiye, 2023’e kadar ana gıda ihracatçılarından biri olmayı hedefliyor
Global Ticaret: Mutfakta Ne Pişiyor? raporuna göre ihracat yarışının kazananları 2015’te 221 milyar dolarlık ek ihracat ile Asya bölgesinden olacak. Kazananlar arasında Çin, ABD, Almanya, Japonya ve Güney Kore yer alacak. Emtia fiyatlarındaki düşüş nedeniyle Brezilya ve Şili ile rekabetçilik konusunda geride kalan Portekiz ve Macaristan ise ihracat yarışını son sıralarda tamamlayan ülkeler olacak.
Raporda, ihracatı canlandırmaya yönelik stratejileri örnek gösterilen ülkeler arasında Türkiye de yer alıyor. Son 10 yılda Türkiye’nin ihracatının global ihracattan daha hızlı bir şekilde büyüdüğü, bu başarının nedenlerinden birinin ülkenin başta Ortadoğu olmak üzere gelişme ihtimali yüksek olan pazarlara daha fazla yoğunlaşması olduğu belirtiliyor. Türkiye’nin “Vizyon 2023” programında tarımsal gıda ihracatının 40 milyar dolara ulaşmasının hedeflendiği yer alıyor ve ülkenin 2015-2016 döneminde gıda sektörünün kümülatif ihracat gelirinde 1,3 milyar dolarlık artış olacağı öngörülüyor.
Rapora göre, Türkiye’nin orta vadede Rusya’da pazar payını artırma potansiyeli de bulunuyor. 2009 yılından bu yana Türkiye’nin Rusya’ya yaptığı gıda ihracatında yıllık yüzde 10 seviyesinde artış gerçekleşti. Ancak, Rusya’ya yapılan ihracatın 2014 yılında yüzde 15 seviyesinde azalması sebebiyle bu trend şimdilik yavaşlamış görünüyor.
Euler Hermes, gelecek dönemlerde et, narenciye ve süt ürünleri gibi ürünlerin, Rusya’nın gıdayla ilgili düzenlemelerine uymaları durumunda Türk şirketleri için fırsatlar barındırdığını vurguluyor.
Genel Haberler
E-ticaret, indirim rüzgârıyla coşacak
Markalar ve e-ticaret pazaryerleri Türkiye’de de artık bir gelenek haline gelen kasım indirimleri için hazırlıklarını büyük ölçüde tamamladı. Birçok marka ve pazaryeri tarafından kasım ayının geneline yayılan kampanyalar sayesinde internetten alışveriş hacminin 500 milyar lirayla aylık rekorunu yenilemesi bekleniyor.
Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, tüketicilerin her yıl kasım indirimlerini merakla beklediğini hatırlattı. Kasım ayının geneline yayılan inidirim kampanyalarının markalara ellerindeki stoku eritme, tüketicilere de ihtiyaçlarını uygun fiyata giderme imkânı sunduğuna dikkat çeken Öncel, şöyle devam etti:
“Alım gücü giderek zayıflayan tüketici, gıda dışındaki ihtiyaçlarını ertelemek zorunda kalıyor. Enflasyonla mücadele için talebi kısmaya yönelik önlemlerin de etkisiyle temmuzdan bu yana üye markalarımızın büyük bölümünün adet satışlarında düşüş gözlemliyoruz. Dört aydır devam eden daralmaya kasımda “dur” demek istiyoruz. Belli ürün gruplarında yüzde 25’ten yüzde 70’e varan oranlarda indirimlerin yapılacağı kasım kampanyalarıyla birlikte hem fiziki mağazalara hem de e-ticaret pazaryerlerine büyük bir canlılık gelmesini bekliyoruz. Özellikle 11 Kasım’daki ‘bekarlar günü’ ve bu yıl 29 Kasım’a denk düşen “efsane cuma”da alışverişin en üst noktaya ulaşacağını öngörüyoruz. Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre kasım, e-ticaret hacminin zirve yaptığı ay olarak öne çıkıyor. Örneğin Kasım 2023’te e-ticaret hacminin 12 aylık ortalamadan yüzde 50 fazla olduğu, yıllık toplam e-ticaretin yüzde 12,5’inin kasım ayında gerçekleştiği görülüyor. Geçen yıl “efsane cuma”ya denk düşen 24 Kasım e-ticaret hacminin en yüksek olduğu gün olarak dikkat çekiyor. “Efsane cuma”yı, bekarlar günü kampanyalarının yapıldığı 11 Kasım izliyor. Bu yıl da benzer bir tablonun gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Kasım kampanyalarında giyimden, beyaz eşyaya, elektronikten kozmetiğe her kategoride çok cazip indirimler oluyor. Temmuzdan bu yana hazır giyim, ayakkabı, elektronik ve küçük ev aleti markalarımızın adet satışlarında önemli düşüş gözlemliyoruz. Kasım ayında özellikle bu kategorilerde ciddi satış rakamlarına ulaşılacağını ve toplam e-ticaret hacminin 500 milyar lirayı aşarak rekor tazeleyeceğini tahmin ediyoruz. Talebin yüksek olmasına rağmen indirimler sayesinde kasımda da enflasyonla mücadeleye desteğimizi sürdüreceğiz.”
Sinan Öncel, tüketicileri özellikle internet üzerinden yapacakları alışverişlerde siber dolandırıcılara karşı uyanık olmaları konusunda uyardı. Öncel, tüketicilere alışverişlerini markanın ya da pazaryerinin resmi sitesinden yapmalarını, ödemelerini de gerekli güvenlik kontrollerini sağladıktan sonra gerçekleştirmelerini önerdi.
Genel Haberler
CarrefourSA, L’Etape Türkiye’de sporculara destek verdi
19-20 Ekim tarihlerinde Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilen, Fransa Bisiklet Turu’nun amatör sporculara yönelik özel konsepti olan “L’Etape Türkiye by Tour de France”, 50’den fazla ülkeden yaklaşık 3000 bisikletçinin katılımıyla İstanbul’da gerçekleşti. CarrefourSA, etkinliğin tedarikçi sponsoru olarak, Yaşam için Doğrusu vizyonunu bir kez daha öne çıkardı.
CarrefourSA Pazarlama ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Melis Karatay Ebin, “Dünyanın en ikonik spor organizasyonlarından birinde CarrefourSA olarak yer almaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bu dev etkinlikte, sporcularımıza yarış boyunca enerji vermek amacıyla su ve meyve ikramlarıyla destek sağladık. Lezzet Arası şeflerimiz ise yarış sonrasında sporcuların karbonhidrat ihtiyaçlarını karşılamak için özel ikramlarıyla alandaydı. CarrefourSA olarak önümüzdeki dönemlerde de sporu ve sporcuyu desteklemeye kararlıyız.” dedi.
Genel Haberler
EBRD ve A101, sürdürülebilir gelecek için güçlerini birleştiriyor
Türkiye’nin 81 ilinde ve tüm ilçelerinde 13.600’ü aşkın mağazasıyla hizmet veren A101, sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik çalışmalarını hızlandırmak amacıyla Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’ndan (EBRD) yeşil dönüşüm projelerini desteklemek ve yeni mağaza yatırımlarını finanse etmek için 200 milyon ABD doları tutarında kredi aldı.
EBRD, Türkiye’nin en büyük perakende zincirlerinden A101’e, sürdürülebilirlik hedeflerini desteklemek amacıyla 200 milyon ABD doları tutarında sendikasyon kredisi sağladı. Bu kredi, A101’in yeşil dönüşüm çalışmalarını hızlandırma ve yeni mağaza yatırımlarına katkı sunma amacıyla kullanılacak.
İki dilimden oluşan kredinin 100 milyon ABD doları tutarındaki kısmını EBRD taahhüt ederken, ikinci 100 milyon ABD doları tutarındaki dilim uluslararası finans kuruluşları aracılığıyla sendikasyon şeklinde sağlanacak. İlk dilimde, EBRD, 82 milyon ABD doları tutarında finansman sağlarken, Finance in Motion 18 milyon ABD doları katkı sağlayacak.
Bu finansman aracılığıyla A101, Türkiye genelinde yeni mağaza ve depo açılışları, mevcut mağazaların modernizasyonu ve enerji verimlilik artışı doğrultusunda yenilenmesi ve güneş enerjisi panelleri kurulumuna yönelik orta vadeli yatırım planlarını finanse edecek.
Kredi sayesinde A101, enerji tüketimini ve karbon emisyonlarını azaltmanın yanı sıra, güneş enerjisi ve kaynak verimliliği projeleri ile çevre dostu uygulamalarını güçlendirecek.
Türkiye perakende sektörü, ülke iş gücünün %12’sini istihdam eden önemli bir sektör olmasına rağmen, özellikle depremden etkilenen bölgelerde ciddi zorluklarla karşı karşıya kalmıştı. A101, bu bölgelerde perakende çalışanlarının teknik becerilerini geliştirmek ve iş gücünün gelişimini desteklemek amacıyla iki büyük eğitim programı başlatacak. Programların bir diğer önemli amacı ise, ülke genelindeki personelin becerilerini artırmak olarak öne çıkıyor. Eğitim programlarına katılarak işe alınan kişilerin %60’ını kadın çalışanlar oluşturacak ve bu sayede kadınların iş gücüne katılımı ve ekonomik güçlenmesi desteklenecek.
EBRD Gıda ve Tarım İşletmeleri Bölge Başkanı Wojtek Boniaszczuk, projeyle ilgili olarak; “A101 ile bu önemli projede çalışmaktan mutluluk duyuyoruz. A101’in çevre dostu operasyonlara doğru attığı adımlar perakende sektörü için örnek teşkil edecek. Özellikle depremden etkilenen bölgelerde iş gücünü desteklemeyi amaçlayan bu yatırımın, bölgenin ekonomik toparlanmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Aydın Group CFO’su Osman Yılmaz ise şöyle konuştu: “EBRD ile yapmış olduğumuz bu stratejik iş birliğinden çok mutluyuz. Bu iş birliği sektördeki konumumuzu güçlendirecek olmasının yanı sıra, sürdürülebilir perakende operasyonlarına yaptığımız yatırımları da hızlandıracaktır. A101’in sektöründe inovasyonu ve sürdürülebilirliği teşvik etmeye kararlılığının da göstergesi olan bu iş birliği, yalnızca finansal istikrarımızı artırmakla kalmayacak, aynı zamanda iş gücümüzü ve ekosistemimizi de güçlendirecektir.”
EBRD, 2009 yılından bu yana Türkiye’de çoğunluğu özel sektörde olmak üzere 453 proje ve ticaret finansmanı limitleri aracılığıyla 20 milyar avrodan fazla yatırım gerçekleştirdi.