Şefik İşeri
İç ve dış piyasa ölçüsünde 2012 yılı ekonomik beklentileri (2)
Bu tedbir 2012 yılında ekonomimizin genel bir durgunluğa girmesi riskini de önleyecektir. Banka kredi faizlerinin düşmemesi veya daha da yükselmesi halinde öz kaynakları ile yatırım yapan müteahhitlik firmaları için 2012 yılı firsat yılı olabilecektir.
İç piyasa
Ülkemizin ekonomik dinamikleri lokomotif sektör olan inşaat sektörü üzerinden çalışmaktadır.
İnşaat sektöründe oluşacak bir durgunluk ya da kriz domino etkisi ile tüm sektörleri olumsuz etkiler. Bu nedenle inşaat sektörüne yapılan yatırımların 2012 de de teşvik edilmeye devam edilmesi gerekmektedir.
Ülkemizin başta inşaat sektörü olmak üzere tüm sektörlerinde artan üretim gücü gelecek yılda artmaya devam edecektir.
İnşaat sektöründe özellikle mevcut projeler bitirilecek ve yeni projelere yönelim artacaktır. Yeni projelere talebin canlı tutulması ise yükselen konut kredi faizlerinde beklenen düşmeye bağlı olacaktır.
Eğer gelecek yıl konut kredi faizlerinde eski seviyelere dönüş sağlanamaz ise konut satışları yavaşlayacaktır. Bankaların 2012 yılı karlılık beklentilerini makul seviyeye çekmeleri ve kredi faizlerini eski düzeylere getirmelidir. Bu sağlanamaz ise inşaat sektörünün büyüme hızı azalır ve piyasalarda kriz dalgası yayılmaya başlayabilir.
Hükümetin lokomotif sektör olan inşaat sektöründe durgunluğa girişe izin vermemesi ve tüketici talebini canlı tutması gerekmektedir.
Bunu sağlamak için hükümet bankacılık sektöründe konut faizlerini düşürücü rekabet ortamı yaratmalıdır.
Kamu bankalarının bu alanda öncülük etmelerinin sağlaması beklenmektedir.
Bu tedbir 2012 yılında ekonomimizin genel bir durgunluğa girmesi riskini de önleyecektir. Banka kredi faizlerinin düşmemesi veya daha da yükselmesi halinde öz kaynakları ile yatırım yapan müteahhitlik firmaları için 2012 yılı firsat yılı olabilecektir.
Bu durumda inşaat malzemelerinin fiyatları düşecek ve inşaat maliyetleri azalacaktır. Konut sektörüne yeni giren yatırımcılar rekabet avantajı sağlayacaktır. Öz kaynakları ile yatırım yapmayan müteahhitler kredi borçlarını ödeyemeyecek ve sistem dışına çıkarılacaklardır.
2012 yılında tüketimin canlı tutulması ve krizin tetiklenmemesi için iç piyasalarda rekabet korunması ve karlılıkların makul seviyelere çekilmesi gerekmektedir. Yeni yılda tüm üreticiler bütçe realizasyonunda üretim odaklı olmalı ve pazarda yaşanan gelişmelere göre gerektiğinde ciro hedefi yerine karlılık hedeflerinden fedakarlık yapmalıdırlar.
Tüketicilere verilen kredi kartlarının tek limit altında toplanması uygulaması esnaf dışında kalan tüketicileri ve piyasaları olumlu etkileyecektir.
Bankaların kredi kartlarıyla ödeme yaparak mal tedarikinde bulunan esnaflarımız için “Esnaf Kart” gibi özel kredi kartı tipi oluşturulması gerekmektedir. Özellikle bakkal, kuaför, pastane vs gibi küçük esnafa bugüne kadar kullandığı kredi kartlarının toplam limitinin düşürülmemesi gerekmektedir.
Siyasi istikrar: Ak Parti hükümeti bir sonraki seçime kadar dağılmadan iktidarda durabilecek mi? Siyasi riskimiz var mı?
Sorularının cevabı her ne kadar, siyasette bir gün bile bazen çok uzun zamandır olsa da mevcut hükümetin 2012 yılında işinin başında olacağını söyleyebiliriz. Şu anda ekonomik anlamda iktidarda olan iş adamları koalisyonu ciddi bir çıkar çatışması yaşamaz ise Ak parti önümüzdeki yılda iktidarda kalacaktır.
Yazarımızın bu yazısı Retail Türkiye Dergisi’nin Şubat 2012 – 36. sayısında yayınlanmıştır.
Bana bu sayfayı açan Retail Türkiye Dergisi’ne sonsuz teşekkür ediyorum. Bir teşekkürde benim bu sütunlarda yazmamı teşvik eden ve kapıyı aralayan Ataman Özbay’a.
Haziran 2009 yılından bu yana Retail Türkiye Dergisi’nde yazmaya başladım. Dile kolay değil. 6 yıldır aralıksız yazıyorum. Ama sağlık sorunlarım nedeniyle artık çok sevdiğim okurlarıma hoşçakalın demek istiyorum. İlk yazım Haziran 2009 sayısında “Herkes en iyi bildiği işi yapmalı” başlığıyla yayımlanmış. Biliyorum ki veda yazıları yazmak çok zordur. Okurlarımdan özür diliyorum. Bana ne mutlu ki bu yazılarımla birlikte kitapta yayımladım. Bilgi birikimleri genç kuşaklarla birlikte okurlarımla paylaştım.
Bana bu sayfayı açan Retail Türkiye Dergisi’ne sonsuz teşekkür ediyorum. Bir teşekkürde benim bu sütunlarda yazmamı teşvik eden ve kapıyı aralayan Ataman Özbay’a.
Sağlıcakla kalın
Yazarımızın bu yazısı Retail Türkiye Dergisi’nin Nisan 2015 – 74. sayısında yayınlanmıştır.
Çalışanlar yıllık gelirinin en az %30 unu değişken ücretinden,%70’ini aylık sabit ücretinden almalıdır. Gelirin değişken sabit ayrışımında ideal bölüşüm oranı ise yüzde ellidir.
Aslında münhasır bayilik sistemi 30yıl sonra işlevselliğini kaybetmiş ve iş gene dönüp dolaşıp çeşit toptancılığına dönmüştür. Piyasalardaki bu dönüşüm ve değişimi gören üreticilerin dağıtım sistemlerini ve bayilik şartlarını yeniden gözden geçirmeleri gerekmektedir. Sürdürülebilir karlılığı sağlayamayan hiçbir işletme varlığını koruyamaz. Ticaretin esası Kazan/Kazan ilkesidir. Bir tarafın kaybettiği ticari ilişki devamlılığını koruyamaz.
