Firmalardan
Cushman&Wakefield ve Nike EMEA’dan güçbirliği
Dünyanın önde gelen gayrimenkul danışmanlık şirketlerinden Cushman & Wakefield, Nike EMEA tarafından Türkiye’de açılacak tüm yeni Nike Factory Store’ların proje yöneticiliğini üstlendi.
Cushman & Wakefield, ünlü sporayakkabı, giysi ve aksesuar markası Nike EMEA’nın Türkiye’de açacağı tüm yeni Nike Factory Store’ların dekorasyonu ile ilgili proje yöneticisi oldu. Bu kapsamda Nike Factory Store’un Viaport Venezia AVM’de bulunan 1.060 metrekarelik mağazası, Bolu Highway Outlet’te bulunan 896,80 metrekarelik mağazası ve Konya’daki Novada AVM’de yer alan 459 metrekarelik mağazasının tüm mimari, proje geliştirme ve inşaat süreçlerini yerel şartnameler ve gereksinimler doğrultusunda Nike EMEA merkezi Hollanda Ofisi adına yürüten Cushman & Wakefield, Türkiye’nin farklı bölgelerinde ilave 4 yeni projeler için de kolları sıvadı.
Bir mağazanın sadece 1 ay geç açılmasının aslında 1 aylık ciro kaybı olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Cushman & Wakefield Yönetici Ortağı Tuğra Gönden,” Bugünkü rekabet ortamında bu ciddi bir kayıp. Yaptığımız düzenli çalışma ve bilgilendirmeler ile sahadaki uygulama süresi 4-5 haftaya iniyor ve satışlar daha erken başlayabiliyor” dedi.
Mağazalar arasında aynı kalite standardının uygulanmasını sağlamaları sayesinde Nike ile tüm EMEA bölgesinde yaklaşık 40 proje yönettiklerini kaydeden Cushman & Wakefield Yönetici Ortağı Tuğra Gönden, Türkiye’de 2015’te 3 farklı proje tamamladıklarını ve bu yıl en az 4 yeni proje için işbirliklerini sürdüreceklerini kaydetti. Bu sistemle sahadaki uygulama süresinin sadece 4-5 haftaya inebildiğini ve satışların daha erken başlayabildiğini vurgulayan Gönden, “Projeler Nike tarafından tamamıyla yurtdışından yürütüldüğünden, Türkiye’deki şartlar ve uygulamalarla ilgili bilgi, alternatif ve çözümler sunarak tasarrufun yanı sıra mağazaların zamanında açılmasını da sağlıyoruz. Bu sürecin sonunda sahadaki uygulama süresi sadece 4-5 haftaya iniyor ve satışlar daha erken başlayabiliyor. Bir mağazanın sadece 1 ay geç açılması ve satışların geç başlaması, farklı bakış açısıyla 1 aylık ciro kaybına neden oluyor. Özellikle bugünkü rekabet ortamında bu kaybı göz ardı etmemek gerekiyor. Ayrıca yine bu yöntemle daha kısa sürede daha fazla mağaza açabiliyoruz” değerlendirmesinde bulundu. Mağazaların perakendeciler için bir anlamda ‘kartvizit’ olduğunu ve bu nedenle standartların en ufak detayına kadar uygulanması gerektiğini belirten Gönden, “Yerel perakendeciler de kendi bünyelerinde bununla ilgili ciddi ekipler çalıştırıyorlar, ancak yavaş yavaş buradaki gizli maliyetin fazla olduğunu fark etmeye başladılar. Bugün artık onlarda da dışarıdan proje yöneticileriyle çalışma eğilimi görmeye başladık” diye konuştu.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.