Firmalardan
Atasay, yeni franchise yatırımcılarını bekliyor!
Türkiye genelinde 44 ilde, 125’i franchise olmak üzere toplam 148 mağazası bulunan Atasay, kuyumculuk sektöründe yeni yatırım fırsatları sunuyor.
Atasay Mücevherat CEO’su Atasay Kamer konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, “Büyüme planlarımız doğrultusunda yatırımlarımıza devam ediyoruz. Bugün itibariyle yurtiçinde 44 ilde, 125’i franchise olmak üzere toplam 148 mağaza ve 53 ilde 200 satış noktamız var. Yurtdışındaki mağazalarımız ile birlikte toplam mağaza sayımız 155’e yükselmiş durumda. Orta ve uzun vadede yurtdışındaki mağaza sayımızı artırmayı planlıyoruz. Bugün için yurtdışındaki mağazalarımızın oranı toplam mağazalarımızın yüzde 4,5’ini oluşturuyor. Yurtdışındaki mağaza sayımız ile Türkiye’deki mağaza sayımızı önümüzdeki 10 yıl içerisinde eşit hale getirmeyi hedefliyoruz. Bu doğrultuda yılsonuna kadar yurtiçinde 19’u franchise olmak üzere 21; yurtdışında ise 1 yeni mağaza açmayı planlıyoruz. Atasay’ın güvenilir marka imajının oluşturduğu hazır müşteri potansiyelinden yararlanmak isteyen yatırımcılar ile güçlerimizi birleştirerek yeni mağaza yatırımlarına devam etmeyi planlıyoruz” dedi.
Kamer, “Yatırımcılarımız için belli kriterlerimiz bulunuyor. Buna göre, öncelikle caddelerde ana lokasyon veya AVM’lerde giriş kat mağazaları olmasını tercih ediyoruz. Mağazanın en az 3 metre cepheli olması gerekiyor. Konsepte göre 25 m2-300 m2 arası büyüklüğe sahip olması ve yatırımcının işin başında olması bizim için önemli kriterler arasında yer alıyor. Yatırım bedelleri de metrekare ile orantılı olarak 225.000 USD ile 1.250.000 USD arasında değişiyor” dedi.
Atasay’ın yeni mağaza konsepti Atasay Shop hakkında da bilgi veren Atasay Kamer sözlerine şöyle devam etti: “Şirket olarak vizyonumuzu dünya şirketi olmak olarak ifade ediyoruz. Bu ifadenin altını doldurmak amacıyla her hanede en az bir müşterisine dokunacak kadar yerel, marka değeriyle de globalde karşılık bulmuş bir Atasay yaratmak için sürekli çalışıyoruz. Global bir markayı mahallenin kuyumcusu yapmak üzere hayata geçirdiğimiz Atasay Shop projemiz, bu hedefimizin temelini oluşturuyor. Atasay Shop konseptimiz ile hedefimiz, mağazalaşmada metrekare ve ürün bazında daha küçük hacimli satış noktaları oluşturarak, Türkiye’deki her adreste bir Atasay satış noktasıyla tüm gelir ve yaş gruplarını Atasay ürünleriyle buluşturmak. Türk mücevher sektörünün öncüsü olarak benzer projelerimiz ile sektörde ilkleri uygulamaya devam edeceğiz. Bu doğrultuda değişen dünyaya ayak uyduracak çok yönlü, vizyoner ve hedeflerimizi gerçekleştirmemize destek olabilecek bütün yatırımcılara kapımız açık.”
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.