Firmalardan
Gökçelik’den depo sistemleri üretimine 50 milyon TL yatırım
“Rafın Olduğu Her Yerde” sloganı ile raf sektöründeki başarısını katlayarak sürdüren Gökçelik, GDS markası ile depo sistemleri konusunda da seri üretime geçti.
Teknolojiyi yakından takip eden Gökçelik A.Ş., toplamda 30 bin metrekare kapalı alan, 50 milyon TL’lik yatırım ile 4 fabrikada raf sistemleri konusunda son teknoloji ile üretim yapıyor. Gökçelik, 4. fabrikasında Endüstri 4.0 hedefiyle otomasyon ve bilgi işlem teknolojileriyle Depo Sistemleri konusunda çözüm üretmeye devam edecek.
“Ağır Yüklerin Rafı Da Büyük Olur Sorumluluğu Da” sloganı ile Gökçelik Depo Sistemleri markası ile Nilüfer Organize Sanayi Bölgesinde 10 bin metrekarelik alanda depo sistemleri seri üretim hattını hayata geçirdiklerini ifade eden Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Aras, “Yeni yatırımımız ile kapasitemizi en az yüzde 30 arttırdık. İnandığımız değerlerimizi, tecrübe, teknoloji ve kalite ile birleştirip, 50’den fazla ülkeye çözümler üretmeye devam ediyoruz. Yapmış olduğumuz işin gereği birçok sektörle iç içe çalışıyoruz. İlk üretime başladığımız yıllarda kısıtlı olanaklarla üretim yapımızın birçok sektörü içinde barındırdığı bilinci ile gelişimimizi sürdürdük. Büyüttüğümüz sektörlerin ihtiyaçlarına özel olarak ayrı birimler ve fabrikalar açtık. Market ekipmanları ürettiğimiz fabrikamız ayrı, ahşap mağaza dekorasyonları ürettiğimiz fabrikamız ayrı, özel ve pratik ürünleri ürettiğimiz fabrikamızı ise ayrı ayrı makinalaştırarak mümkün olduğu kadar yeni teknolojiler kullandık. Yeni çıkan teknolojileri ise sürekli takip ettik” dedi.
Yeni fabrika ile ilgili açıklama yapan Aras, “Bugün açılışını yaptığımız dördüncü fabrikamızda ise yepyeni bir dönemin temellerini atıyoruz. Yeni bir sürece adım atmamız gerektiğini birkaç yıl öncesinden planlayarak Endüstri 4.0’a geçiş yaptığımız bu fabrikamızın yatırımlarını tamamladık” diye konuştu.
Endüstri 4.0’ın Gökçelik’e kattıkları ile ilgili de bilgi veren Yalçın Aras, “Eskiden üç dakikada bir travers üretirken şimdi dakikada 7 travers üretebilir hale geldik. Dakikada dört metre ayak üretirken bunu 25 metreye çıkardık. Yılda 15-20 bin ton olan saç işleme kapasitemizi 100 bin tona çıkardık. En az 5 saatte boya rengi değiştirirken şimdi 10 dakikada boya değiştirebilen bir teknolojiye sahip olduk” dedi.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.