Firmalardan
Tekzen: Mal ve hizmet sağlayanlar yeni parkurlara adapte olmalı
tekzen.com.tr’nin %7’lik payı %10’a doğru hızla ilerliyor.
Tekzen Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Onur Mertoğlu, bundan 22 yıl önce Türkiye’de var olmayan yapı marketi sektörünü başlatarak bir trend yarattıklarını, fiziksel mağazacılık ve e-ticareti bir arada başarıyla yürüten bir marka olarak da bu defa Omnichannel trendini yakaladıklarını söyledi.
Mertoğlu, “Sadece fiziki mağazalar ile bu faaliyetleri sürdürmek oldukça güç ve müşterinin alışveriş yolculuğu, trendler, ekonomi değişiyor, tüketim alışkanlıkları komple değişiyor. Omnichannel müşteri tarafından aranan, istenen bir talep. Bunu sağlayabilmek için fiziki lokasyonlar gerekiyor. Fiziki lokasyonlar da maliyetleri beraberinde getiriyor. Tekzen 7 bölgede, 54 şehirde faaliyet gösteren yaygın bir zincir. Ülkenin en yaygın ev geliştirme perakendecisiyiz. Daha hızlı sipariş karşılayabiliyor ve teslimat sağlayabiliyoruz. Bu bir beceri, bizi ayrıştıran bir özellik. Müşterimiz mobil inceleyip, desktop alışveriş yapıp, teslimatı mağazadan yapmak istiyor. Bu davranışlar nedeniyle hızla yükselen bir click&collect trendi var. Müşterinin mağazaya geldiği andan itibaren satış ekibimizin satış yapabilme imkanını doğurması büyük avantaj. Bu nedenle artık offline ve online’ı bir arada yapabilen organizasyonlar daha başarılı oluyor. Sonuç olarak maliyetleri optimize edebilmek için fiziki mağazalara ihtiyaç var. Türkiye’de hisse senedi satışı hariç sadece online satış yaparak ciddi kârlar elde etmiş çarpıcı bir başarı hikayesine rastlamadım” dedi.
Tekzen’in iş iddiasının Türkiye’nin en yaygın dağıtım kanalı olabilmek olduğunu belirten Onur Mertoğlu, bugün tekzen.com.tr’nin toplam şirket cirosu içerisinde %7’lik bir pay aldığını bu payın yüzde 10’a doğru hızlı bir ilerleme kaydettiğini söyledi. Türkiye’den sadece Tekzen’in üyesi olduğu Avrupa perakendeciler ve dağıtım kanalının çatı örgütü olan ve 600 milyar Euro ciro ve iş hacmine hitap eden EDRA ile yaptığımız görüşmelerde de şirketlerin kendi satış paylarının %15 mertebesinde omnichannel’a adapte etmesi gerekliliğini görüyoruz” dedi.
Sadece e-ticaret yaparak para kazanılamayacağının altını çizen Onur Mertoğlu, “Yüksek operasyonel maliyetler, azalan kâr marjları ciddi zararlar veriyor. Hem online’ı hem de offline’ı bir arada yapabilmek çok önemli. Burada da 3 büyük fırsat var. Online retail yapan firmaların cirosuna baktığımızda 70%’i sadece pure player, 30%’u online ve offline yapıyor. Baktığımız zaman 10 büyük perakendecinin 5 tanesinin e-ticaret sitesi yok ya da başlangıç seviyesinde. Bu da gelişim için önemli bir fırsat. Pazar payını artırabilme ihtimalimiz yüksek.
Bir diğer fırsata gelirsek; mobil merkezli gelişmeleri hayatımızın her evresinde hissediyoruz, hepimiz gözlemliyoruz. Müşteri alışverişinin yolculuğu da bununla birlikte tamamen değişti. Mobilden bakıyor, araştırmasını yapıyor, ekran yetersiz diyor alışverişini desktop’tan yapıyor. Teslimatı mağazadan alacağım ya da iade edeceğim diyor. Git gide mobil merkezli bir hal aldı bu iş.” diye konuştu.
Ortak hedefin müşteri alışveriş sepet ortalamasını artırmak olduğunu söyleyen Mertoğlu, “Sabit maliyetler gelir tablolarımızda yeterince yer tutuyor. İlave satış yapabilmek ve bu artı satıştan elde edilecek kâr ile işletmelerimizin kâr konusunda hakkını verebiliriz. İşte bu noktada ikisi bir arada yapıldığında sadece e-ticaret sitesinden alana göre 1.5 kat daha fazla ciro yapılabiliyor. Yani sadece offline mağazadan alışveriş yapan müşteriye göre 2 kat daha fazla ciro demek. Bu inanılmaz önemli bir argüman. Geleceği öngörerek yapılan analizler sonucu akıllı ve hakkını veren yerinde teknolojik yatırımların yapılması ile sürdürülebilir kılmak gerek” açıklamasını yaptı.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.