Firmalardan
Tat Gıda, Ar-Ge merkezini hizmete açtı
Tat Gıda, “Tohum” adını verdiği Ar-Ge merkezinin açılışını bir konferansla yaptı. MustafaKemalpaşa’da kurulan ve “Tohumdan Geleceğe” sloganı ile çalışmalarını sürdürecek merkezde 20 kişilik bir ekip görev alacak.
Tat Gıda Sanayi A.Ş, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Ar-Ge Merkezi Belgesi almaya hak kazanarak, Ar-Ge merkezinin faaliyete geçtiğini “Tohumdan Geleceğe” adını verdiği konferans aracılığıyla duyurdu. İnovasyonu kurum kültürüne yaymayı ve sürdürülebilirliğini sağlamayı hedefleyen Tat Gıda’nın Tohum Ar-Ge merkezi, gıda, tarım, teknoloji, ambalajlama, tüketici ve beslenme başlıkları altındaki çalışmalarını üniversite işbirlikleriyle ve alanında uzman akademisyenlerle sürdürecek.
Tohumdan sofraya gıdanın geleceği üzerine konuşulan ilk bilimsel buluşma etkinliğinde geleceğin gıda sektörünün bilgi temelli ürünlerden oluşacağının altı çizildi. Zurich, Hollanda, Türkiye ve İtalya’dan alanının önemli üniversitelerinden uzman akademisyenler ve katılımcıların yer aldığı konferansta tarımdan sofraya kadarki tüm süreçlerde geleceği şekillendirecek gıda çalışmalarının tüketici eğilimleriyle şekillendiği anlatıldı. İkinci beyin olarak belirtilen bağırsak-beyin etkileşiminin bilimsel açıklamalarının yanında beslenmenin yaşam kalitesi ve sağlık üzerine etkilerinden, gıda üretim proseslerinde alternatif teknolojilerin gıdalara uygulanmasının yanı sıra, gıda ambalajlamanın tüketici ihtiyaçlarına göre şekillendiğine, paketleme fonksiyonu dışında birçok fonksiyonu da beraberinde getirdiğine değinilerek paketlemenin gıda üretim prosesinin ayrılmaz parçası olduğu vurgulandı.
Yurtdışı ve yurtiçinde bulunan alanının önemli üniversitelerinden uzman akademisyenlerin yer aldığı akademi kuruluyla bilim temelli faaliyetlerine devam edecek Ar-Ge merkezinde doktoralı ve yüksek lisanslı mühendisler, fen bilimleri mezunları, gıda meslek yüksekokulu eğitimli kişilerle birlikte teknoloji uzmanları yer alıyor.
Üniversite işbirlikleri yaygınlaştırmanın, ortaklı projeleri artırmanın, ve yenilikçi ürünler geliştirmenin yanında, Tohum Ar-Ge Merkezi tüketici ihtiyaç ve beklentilerini anlayarak, güçlü
işbirlikleriyle yenilikçi fikir ve projelerin gelişimine ortam sağlayarak tüketicisine değer katan, fark yaratan ürün ve süreçler geliştirmeyi hedefliyor.
Geleceği tasarlamak çok önemli çünkü yıllardır değişimi yönetiyoruz diyen Tat Gıda Ceo’su Arzu Aslan Kesimer “Araba kullanmayı nasıl düşünmeden yapıyorsak değişimi de düşünmeden yönetiyoruz. Değişimi yönetmek artık rutin, şimdi öncelikli olan geleceği yönetmek. Geleceği yönetmek için de çok değerli bilim insanlarından oluşan bir Bilim Kurulu oluşturmayı gerekli gördük. Her şeyi ‘şimdi’ ve ‘hemen’ isteyen Z kuşağının bundan sonra nasıl besleneceğini, hangi ambalajlarda atıştırmalık isteyeceğini düşünmeye başlamanın tam zamanı” dedi.
Kesimer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Köklü üç markayı çatısı altında bulunduran, her gün girdiği yüzbinlerce mutfağa sağlıklı, lezzetli ve güvenilir ürünler sunmak için çalışmalarını yürüten Tat Gıda olarak her adımda işimizi nasıl daha iyi yapacağımızı, tüketicimizi nasıl daha mutlu edeceğimizi anlamak için her fırsatta kendisini sorgulayan bir şirketiz. Değişimin altında ezilmemek için onu yönetmek gerekiyor. Bu da dünyayı anlamakla, çağa ayak uydurmak ve değişmekle oluyor. Tohum Ar-Ge merkezimizi tam da bu amaçla kurduk. Bu merkez sektörün gelişimine katkı sağlayacak bir merkez olarak kurgulandı.”
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.