Firmalardan
Akyürek Holding’in 2015’te ciro hedefi 2.5 milyar TL
Akyürek Holding, 2015 sonrasında enerji sektörüne girmek için hazırlıklarını şimdiden yapıyor.
Akyürek Holding, Dünya Gazetesi’nin haberine göre 2013 planlarını “konsolidasyon” üzerine yapıyor. Holding’in çok genç bir yönetim kurulu başkanı var; Serdal Akyürek şirketin ikinci kuşak yöneticisi. Henüz 36 yaşında ancak yaklaşık 20 yıldır işin bilfiil içinde olmasının, kasada da oturmuş, kamyona yükleme de yapmış olmanın avantajı ile sektöre hakim, gelişmeleri ve trendleri bu birikimle yorumluyor.
Akyürek Holding gıda dağıtımında ve pazarlamada 50 yıllık tecrübesi olan Urfa’da kurulmuş bir şirket. Akyürek Pazarlama; Unilever, Dardanel, Fiskobirlik, Dr. Oetker gibi firmaların Türkiye’deki en büyük dağıtıcısı konumunda. 400 çalışanı ile direkt 40 bin, toplam 80 bin satış noktasına ulaşıyor. Yani marketlerden aldığımız birçok ürünün dağıtımını Akyürek yapıyor.
Grubun en bilindik markalarından biri de İsmar marketleri. Şirket BTS Birlik markasıyla ise toptan satış yapıyor. Holding, Taco Tarım ile zirai gübre satışı yapıyor, GAP’taki 3 bin 600 hektarlık arazilerinde buğday tohumu üretiyor. Konsolide cironun 1.5 milyar TL olduğunu söyleyen Akyürek, 2012’de yüzde 20 büyüdüklerini belirtiyor. “Son 3 yılda hep bu oranlarda büyüdük” diyen Akyürek, 2013 yılına dair ise yine bu seviyede büyüme bekliyor. Akyürek, “Yeni yıl 2012’den çok farklı olmaz ama geçen yıla göre daha iyimser bir öngörüm var” diyor.
2015 yılı hedefini de şimdiden belirlemiş Akyürek. 2015 sonunda 2,5 milyar TL ciro ve 4 bin çalışan sayısına ulaşmak hedefleniyor. 2015 sonrasında holding enerji sektörüne girmek için hazırlıklarını da şimdiden yapıyor.
Gıda perakendesi son dönemde ciddi bir hareketlilik gösteriyor. Akyürek gelişmeleri şöyle yorumluyor:
“Sektörde karsızlık sıkıntısı söz konusu. Rekabet birkaç aşamada yaşanıyor. Öncelikle mağaza yerleri açısından bir rekabet söz konusu. İyi yerleri alma yarışı, kira fiyatlarını yükseltiyor, yarış bu noktada yanlış kararlar alınmasını beraberinde getirebiliyor. Bu, perakendede yaşanan önemli bir sorun. Son dönemde firmalar kiralara dikkat etmeye başladı. Başlangıç yanlış olunca, yüksek kira fiyatları ile anlaşma sağlanınca, uzun vadede tüm maliyet hesapları bundan etkileniyor. Bunun yanı sıra ‘en ucuz benim’ rekabeti söz konusu. Burada fiyat politikalarının gözden geçirilip daha sağlıklı bir fiyat politikasına geçilmesi gerekiyor.”
Yabancı fon çoğaldı satın alma ajandada
Akyürek’in altını çizdiği fiyat rekabeti özellikle kriz döneminde gücünü artıran indirim marketlerinin piyasayı zorladığı bir süreç. Sektörde çok oyuncu var ve karlardaki erezyon önümüzdeki yıl konsolidasyonu zorunlu kılıyor. Akyürek, “Konsolidasyon kaçınılmaz. Gıda perakendesinde önümüzdeki yıl birleşmelerin ve satın almalarının devam edeceğini düşünüyoruz” diyor. Akyürek’e göre karsızlık ve rekabet baskısı artık birleşmeleri ‘zorunlu’ kılıyor. Akyürek, “Çok da zora kalmadan sektörün birleşmeye gitmesi gerekiyor. Geleneksel pazarda, örneğin bakkallar özelinde de aynı caddedeki bakkalların birleşme yoluna gitmesi zorunlu artık” diyor.
Peki İsmar’ın bu ortamda pozisyonu ne? Serdal Akyürek bu soruyu yanıtlarken, “satıcı değil alıcı olacaklarını” net biçimde ortaya koyuyor. “Bize çok sayıda yabancı fon geliyor. Kapımız kesinlikle kapalı diyemeyiz ama şu anda bir satış düşünmüyoruz” diyen Akyürek, organik büyümenin yanı sıra ajandalarında satın almaların da bulunduğunu söylüyor. “Aynı formatta bir şirket olursa, sinerji sağlayacak bir birleşme olabilirse satınalmaya sıcak bakıyoruz” diyor. 2013 yılı için 40 milyon TL’lik bir yatırım bütçesi yapmış Akyürek. Peki ya bir satın alma olursa? Akyürek, “O da bu rakamın içinde” diyerek cevap veriyor.
Son günlerde gıda perakendesinde en çok konuşulan konu Walmart’ın Türkiye’ye Migros hisselerini alarak girmek istediği haberleri… Akyürek, bu girişin piyasaya etkisini şöyle yorumluyor:
“Walmart süpermarket kanalında güçlü bir marka, indirim marketlerinde önemli bir gücü yok. Bu nedenle böyle bir giriş olursa Türkiye’de hipermarket ve süpermarket pazarı etkilenecektir. Bundan 10 yıl önce tüketiciler çok büyük marketlere ilgi gösterirdi ama zaman içinde bu değişti. Şimdi insanlar evine daha yakın olan, girdiğinde işini hızla halledebileceği yerlerde alışveriş yapmayı tercih etmeye başladı.”
Anlaşılan yerel marketler Walmart’ın gelişinden pek korkmuyor… Akyürek, “Walmart’ın kimi satın alarak pazara gireceği önemli. Var olan bir veya birkaç zinciri satın alması sonrası büyüme planının ne olacağı çok önemli açıkçası” diyor ve şöyle devam ediyor:
“Ama Türkiye’nin Avrupa gibi gelişmiş pazarlardan ayrılan bir yanı var; bizim yerel zincirlerimiz güçlü. Carrefour da Tesco da birer dünya devi. Yerel zincirlerle mücadele ediyorlar, yerel zincirleri geçtiler diyemeyiz. Yerel zincirler müşterisini daha iyi tanıyor, operasyonun organizasyonunu daha verimli bir şekilde yürütüyor. Dolayısıyla yerel zincirlerimiz güçlü olarak kalmaya devam edecektir. Walmart yerel zincirleri etkileyecektir ama korkulu bir dünya değildir.”
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.