Firmalardan
Lila Kağıt ihracatta liderliği hedefliyor
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTKİB) tarafından Lila Kağıt, 2014 yılında “Kâğıt, Karton, Ambalaj ve Kırtasiye Ürünleri” kategorisinde en fazla ihracat yapan ikinci şirket ödülünü aldı.
Lila Kağıt, bu güne kadar gerçekleştirdiği 150 milyon doları aşan ihracatı ile “Kâğıt, Karton, Ambalaj ve Kırtasiye Ürünleri” kategorisinde İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği üyeleri arasında kurulduğu yıldan bu yana hep ilk 10 firma arasında yer aldı. Her yıl sıralamadaki yerini yükselten ve bir önceki yıl üçüncülük ödülünü alan Lila Kağıt, 2014 yılında da İTKİB tarafından düzenlenen yılın en başarılı ihracatçıları arasında kendi sektöründe ikincilik ödülüne layık görüldü.
İhracatta giderek artan başarı grafiğiyle ilgili konuşan Lila Kağıt Genel Müdürü Alp Öğücü; “Kurulduğumuz yıldan bu yana İTKİB’in en fazla ihracat yapan firmalar listesinde üst sıralarda yer alıyoruz. Bu yıl ihracat rakamlarımızı en üst seviyeye taşıyarak ikinciliğe yükseldik, hedefimiz ihracatta lider olmak. Ülkemizi yurt dışında başarılı bir şekilde temsil ettiğimiz için son derece gururluyuz ve bu yıl aldığımız ikincilik ödülü bizi çok mutlu etti. 2014 yılı Lila Kağıt olarak çok başarılı geçirdiğimiz bir yıl oldu. 2013 ile kıyasladığımızda 2014 yılında bobin ve hızlı tüketim ürünlerimizle toplamda yüzde 35 büyüme sağladık. 2015 yılında da ciromuzu yüzde 30 artırmayı hedefliyoruz” dedi.
“Sadece ihracatta değil, Türkiye pazarında da liderliği hedefliyoruz”
Firma olarak, 100 bin metrekare alanda üretim yaptıklarına değinen Alp Öğücü, yılda 150 bin ton kağıt üretim kapasitesine sahip olduklarını belirtti. Sadece Türkiye’nin değil, Doğu Avrupa, Ortadoğu, Kafkaslar ve Afrika bölgelerinde tek kampüs altındaki en büyük kağıt üretim tesisine sahip olduklarını belirten Öğücü, “Son teknolojiyle ürettiğimiz yenilikçi, kaliteli ve iddialı ürünlerimizle Türkiye temizlik kağıdı pazarında lider olmayı hedefliyoruz” dedi.
Dış pazarda, müşteri sayılarını, cirolarını ve işbirliği içinde oldukları ülke sayısını artırdıklarının altını çizen Alp Öğücü, “2014’te çalıştığımız ülkelere Kongo’yu da ekleyerek 48’inci ülkeye satışımızı gerçekleştirdik. 100 milyon doların üzerinde ihracat gerçekleştirdik. İthalattan fazla ihracat gerçekleştiren sektördeki tek firma olduk. 2014 yılında kapasite kullanımımızı artırma yönünde mevcut tesislerimize ilave olarak 20 milyon TL civarında bir yatırım gerçekleştirdik. Bu yatırımların da katkısıyla firmamıza 60 kişi daha katıldı. Şirketimizin bugünkü durumuna baktığımda bu kesinlikle bir tesadüf değil
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.