Firmalardan
Primo, ürün portföyüne renkli kozmetiği ekledi
Tuzla’daki tesisini yeni üretim hatlarıyla geliştiren Primo, yılbaşından bu yana 2 milyon dolarlık yatırım gerçekleştirdi.
100’ü aşkın üretim kategorisiyle Türkiye’nin en büyük esnek üretim tesisine sahip olan Primo Ambalaj ve Kimya Sanayi, hizmet yelpazesine renkli kozmetik ve dermatoloji ürünlerini de ekledi. Tuzla’daki tesisini yeni üretim hatlarıyla geliştiren Primo, yılbaşından bu yana 2 milyon dolarlık yatırım gerçekleştirdi.
Ülkemizde örneği olmayan bir üretim yapılanmasıyla Türkiye ekonomisine hizmet veren Primo Ambalaj ve Kimya Sanayi, İstanbul Tuzla’daki fabrikasına yeni üretim kategorileri ekledi. Primo, bu yılın Ocak ayından bu yana makine, laboratuar, standardizasyon uygulamaları, stoklama alanları ve lojistik altyapıya yönelik 2 milyon dolarlık yatırım gerçekleştirdi. Firma bu yatırımın uzantısı olarak renkli kozmetik ve dermatolojik ürünler konusunda da hizmet vermeye başladı.
Ciltle doğrudan ve uzun süre temas eden kozmetik ve dermatolojik ürünlerin büyük özenle ve kaliteli olarak üretilmesi gerektiğine dikkat çeken Primo Ambalaj ve Kimya Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Salvo Bahar, bu konuda çok iyi bir altyapı oluşturduklarını söyledi. Bahar, “Uluslararası standartlara uygun, sürekli laboratuvar kontrolü altında düzenli olarak denetlenen ve en modern makinelerin kullanıldığı bir üretim mekanizması oluşturduk. Şu an markaların özel üretimlerine yönelik ya da private label olarak, birinci sınıf renkli kozmetik ve dermatolojik ürünler hazırlıyoruz” açıklamasını yaptı.
Primo özel üretim yapılanmasıyla öne çıkıyor
“Daha önce de Primo olarak Türkiye’de ve bölgemizde esnek üretim konusunda merkez haline gelmeyi hedeflediğimizi söylemiştim” bilgisini aktaran Salvo Bahar, bu yolda ilerlemeye devam ettiklerini dile getirdi. Bahar, “100’ü aşkın sektöre hizmet verebilecek çok özel üretim yapılanmamızla, hızlı tüketim ürünleri ihtiyacı konusunda en doğru adres olarak öne çıkıyoruz” dedi.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.