Firmalardan
Satınalmalarla büyüyor
Welder, Wesse, Polo Trophy gibi markaları bünyesine katan Saat&Saat, bu kez İtalyan Parigi ve İsviçreli Jacques Philippe’yi satın aldı.
Saat&Saat Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Kaya, bünyelerinde 30 marka olduğunu ve yeni fırsatlar çerçevesinde marka sayılarını artırdıklarını Milliyet Gazetesi’ne açıklayarak, “Son olarak Jacques Philippe ve Parigi’yi satın aldık. Parigi, giriş seviyesinde 100 TL-250 TL fiyat segmentinde bir model. İnternetten satışını yapıyoruz. Gençlere ve orta yaş grubuna hitap ediyor. Satışına başladık. Jacques Philippe ise, İsviçre markası. 1.500-6 bin TL aralığında fiyat segmentine sahip. Anlaşmayı yeni tamamladık. Bu yılsonunda piyasaya süreceğiz” dedi.
Saat sektöründe yurtdışındaki fırsatları her zaman gözlediklerini dile getiren Kaya, başka bir markanın alımı için de çalıştıklarını bunu da daha sonra açıklayacaklarını aktardı. Kaya, Türkiye’de dolar bazında sektörün yüzde 30 oranında küçüldüğünü ancak kendilerinin ekonomiye ve ülkeye güvendiğini kaydederek, “Fırsatları kaçırmıyoruz. Kaçırmak da istemiyoruz. Mağazalaşma atağımız da sürüyor. 135 mağazamız var, kornerlarla beraber 160 noktadayız. Bu yılsonuna kadar 5 mağaza daha açacağız. Yeni havalimanında açtık, bir tane İzmir, Ankara ve İstanbul’da Metropol AVM’de mağazamız olacak. Yeni fırsatlar çıkarsa onu da değerlendiririz” diye konuştu.
Türkiye’de sektörde satışların 13 milyon adetlere ulaştığını ancak kalitesiz, standartların altında çok ürün bulunduğunu aktaran Ramazan Kaya, “Bunların çoğu kansorejen maddeler içeriyor. Çok ucuz ürünlerin alınmasını önermiyoruz. Özellikle okula dönüşte çocuklarına saat alacaklara kaliteye bakmalarını öneriyoruz. 5-10 TL’lik saatlerden uzak dursunlar. Doğrudan tenle temas ediyor. 100 TL’nin altındaki saatler sağlık için zararlı. Aileler dikkatli olsun” dedi.
Ramazan Kaya, markalı ürünlerin internetten sahtelerinin satıldığını da anımsatarak, bu alanda gelişmeler yaşandığını, sahte saat oranının düştüğünü ancak henüz tam önüne geçilemediğini kaydetti.
Türkiye’de en çok satan saatlerin moda markaları olduğunu belirten Kaya, en çok 500-1.000 TL fiyat aralığında saatlerin satıldığını, Avrupa’da kişi başına dört saat düşerken bu oranın Türkiye’de çok düşük olduğunu söyledi.
2019’u değerlendiren Kaya, “İlk altı ayı çok iyi değildi. Ancak ikinci yarı iyi. Memnunuz, iyi gidiyor. Son çeyreğin daha iyi olacağına inanıyoruz. 2020’nin ise patlama yılı olması bekleniyor. Sektör dolar olarak küçüldü, biz de dolar bazında küçüldük ama TL bazında yüzde 20 büyüdük” diye konuştu.
Online tarafta da yatırımlarının sürdüğünü aktaran Ramazan Kaya, bu taraftaki cironun genel cirolarının yüzde 12’sine ulaştığını, bunu yüzde 15’e çıkartmayı hedeflediklerini kaydetti. Kaya, “Online satışlarımız çok iyi. Online tarafa özel koleksiyonlar da yapıyoruz. Online ve offline’ı birleştirdiğimiz kampanyalarımız da oluyor. Fırsat ürünlerini mümkün olduğunca vatandaşla buluşturmaya çalışıyoruz. Karşılığını alıyoruz. Teknik servisimiz de çok iyi” dedi.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.