Firmalardan
Sek, sütten sonra peynirde de iddialı
2015’i 1 milyar TL ciro ile kapatmayı planladıklarını kaydeden Tat Gıda Genel Müdürü Arzu Aslan Kesimer, satın almaları ve işbirliklerini de değerlendirdiklerini söyledi.
SEK, sütteki iddiasını peynire de taşıdı. SEK’in, “iyi sütten iyi peynir” sloganıyla piyasaya çıkardığı 35 ürününün tanıtıldığı basın toplantısı İstanbul’da yapıldı. Toplantıda konuşan Tat Gıda Genel Müdürü Arzu Aslan Kesimer, Moova’yı, SEK’in peynir alanındaki operasyonu için geçen yıl Ağustos ayında 32,3 milyon TL’ye satın aldıklarını hatırlatarak, “Bu yatırımla günlük 350 ton süt işleme kapasiteli yeni ve modern bir tesisle birlikte Ege Bölgesi’nde çok bereketli bir süt havzasından da yararlanma olanağına sahip olduk. Satın almadan bu yana geçen sürede kapsamlı araştırmalar ve tat testleri yaptık. Bunun sonucunda da tüketicilerin en beğendiği lezzetlerden oluşan ürünlerimizi piyasaya sunduk. Sütteki gücümüz ve uzmanlığımızla desteklenen titiz çalışmalar sonrasında yarattığımız ürün portfyömüz ile peynir kategorisinde önemli bir başarı yakalayacağımıza inanıyoruz. Paketli ve açık olarak toplam 10 milyar TL olduğu tahmin edilen peynir kategorisinde hedefimiz paketli peynir markaları arasında ilk üçte yer almak” dedi.
Süt ürünlerinde başarının yolu ‘İyi Süt’ten geçiyor
Peynirin kalitesinde en önemli unsurun “iyi süt” olduğunu belirten Kesimer, şöyle konuştu: “Süt ürünlerinde başarının yolu “iyi süt”ten geçiyor ve biz bu konunun uzmanıyız. Ürün portföyümüzde beyaz, kaşar, dil, sürülebilir peynir çeşitlerinin yanı sıra dünyada bu alanda önde gelen ülkelere ait peynirler de yer alıyor. Hollanda peyniri gouda ve edam, Fransız peyniri mimolette ve İtalyan peyniri parmesanın üretimi farklı tecrübe ve uzmanlık gerektiriyor.
Bu nedenle hem Türkiye’den hem de Avrupa’dan peynir uzmanlarıyla çalışıyoruz. Bu peynirler özel olgunlaştırma yöntemi ile ahşap raflarda aylarca bekletiliyor ve bu sayede tat, koku ve yapı olarak ideal hale geliyor.”
Tat Gıda markalarına 55 milyon TL’lik yeni yatırım
SEK’in paketli süt ve süt ürünlerinde Türkiye çapında üretim yapan ilk marka olduğunu hatırlatan Kesimer; ilk paketli kaşar, beyaz, eritme ve kontinental peyniri çıkaran SEK’in kuruluş nedeni olan süt ve süt ürünlerinde “örnek olmak” ve “yenilikçilik” anlayışını önemli bir miras olarak kabul ettiklerini söyledi. Kesimer, konuşmasına şöyle devam etti: “Sektörümüzdeki yenilikçi tavrımızla 2011 yılında “günlük süt” olarak bilinen pastörize süt kategorisine getirdiğimiz ivmenin bir benzerini, peynire de getirmeyi ve tüketicilerimize SEK markası ile farklı lezzetlerde peynirler sunmayı amaçladık. İnovasyon kültürümüz ışığında yenilikçi ürünler üzerinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamda 2015 yılında markalarımıza 55 milyon TL’lik yatırım yapmayı planlıyoruz.”
Yeni satın almalar ve işbirliklerini değerlendiriyoruz
2014’ün şirket için verimli ve stratejik hamlelerin yapıldığı bir yıl olduğunu da aktaran Tat Gıda Genel Müdürü Arzu Aslan Kesimer, 2015 yılına dair hedeflerini ise şu sözlerle aktardı: “Tat Gıda olarak belirlediğimiz “odaklanarak büyüme” stratejimize paralel olarak portföy değişiklikleri yaptık. Domates, süt ve süt ürünleri ve makarna işkollarını ana odak alanlarımız olarak belirledik ve büyüme stratejilerimizi de bu işkollarımız üzerinden ilerletme kararı aldık. Bu alanlarda inovasyon, teknoloji ve marka yatırımlarımızı sürdürerek bu yıl %15 büyüme ile 1 milyar TL’lik ciroya ulaşmayı hedefliyoruz. Ciromuzun yarısından fazlasını SEK markamızdan elde etmeyi öngörüyoruz” dedi. Kesimer, şirketin büyüme hedefleri çerçevesinde yeni satın almaları ve işbirliklerini değerlendirdiklerini de sözlerine ekledi.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.