Genel Haberler
Kozmetik ve yeme içme sektörü şanslı
2016 yılını en az hasarla kapatan perakende kolları yeme-içme sektörü ve kozmetik oldu. Raporu indirmek için tıklayın…
JLL Türkiye’nin, Türk ekonomisinin ve Türkiye ticari gayrimenkul pazarının 2016 görünümü ile 2017 beklentilerini ayrıntılı olarak özetlediği “2016 Yıl Sonu Raporu” yayınlandı.
Rapora göre, 15 Temmuz darbe girişimi, terör saldırıları ve dolardaki artış, Türk ekonomisini ve reel sektörü 2016’da olumsuz etkileyen unsurların başında geliyor.
Türkiye’de doğrudan yabancı yatırım oranı, 2016’da bir yıl öncesine göre yüzde 42 düşüş kaydetti. JLL Türkiye’ye göre doğrudan yabancı yatırım çekmenin en etkin yolu şeffaflık. Birleşik Krallık, Avustralya, Kanada, Amerika Birleşik Devletleri, Fransa, Yeni Zelanda, Hollanda, İrlanda, Almanya ve Finlandiya’dan oluşan 10 ülke, JLL’nin “Küresel Gayrimenkul Şeffaflık Endeksi” tarafından “son derece şeffaf” ülkeler kategorisinde değerlendiriliyor. Bu ülkelerin ticari gayrimenkul alanında aldığı toplam yatırım, ticari gayrimenkule yapılan küresel doğrudan yatırım toplamının yüzde 75’ini oluşturuyor. Küresel Gayrimenkul Şeffaflık Endeksi 2016’ya göre, dünya genelindeki pazarların üçte ikisi son iki yılda ilerleme kaydetti. Bununla birlikte, 2010 ve 2012 araştırmalarında en çok gelişme kaydeden ülkelerden biri olan Türkiye, bu ivmeyi devam ettiremedi ve 2014’ten bu yana küresel sıralamada düşüş gösterdi. Türkiye 2016’da 44. sırada yer aldı.
Perakendede ziyaretçi sayısı değişmedi
JLL’nin çalışmasında, reel sektörün taşıyıcısı olarak konumlandırılan perakende sektörü ile ilgili önemli tespitler yer alıyor. Rapora göre 2016’da organize perakendedeki ziyaretçi sayısı bir yıl öncesine göre aynı seviyede kaldı. Sektör bağlamında bakıldığında ise yeme-içme ile kozmetik sektörlerindeki markalar krizden en az etkilenen perakendeciler olarak öne çıktı. Oyuncak gibi ürünlerin de sunulduğu çocuk marketleri ve spor giyim markaları da yıl boyunca iyi performans gösterdi.
Küresel perakende görünümünde yeme-içme sektörüne ayrılan alanlar her yıl artış gösterirken, Türkiye organize perakende pazarında son dönemde açılan alışveriş merkezlerindeki gastronomi alanlarının yüzde 30 seviyesine ulaştığı görüldü.
JLL’nin çalışmasına göre, yatırımcı tarafından bakıldığında 2017 yılı boyunca gündemin en tepesinde “tasarruf” olacak. Perakendecilere sağlanan kur sabitleme ve kira indirimi gibi kısa dönemli teşvikleri kabul eden yatırımcıların, azalan gelirlerinin yanında artan işgücü ve operasyonel giderleri nedeniyle tasarruf eğilimde olması bekleniyor. Diğer yandan TL’nin diğer para birimleri karşısında değerindeki gidişatının perakendecilerin fiyatlandırma politikalarını etkilemesi bekleniyor. 2016 yılı boyunca TL’nin değerindeki keskin düşüşün 2017 yılı ilk çeyreğinin sonlarına doğru piyasada etkisini göstermesi, başta yabancı markalar olmak üzere perakendecilerin ürünlerini kayda değer bir zam oranı ile yeniden fiyatlaması öngörülüyor.
Caddelerde en az etkilenen Nişantaşı
JLL’nin 2016 raporunda, cadde perakendeciliği bölümüne de yer verildi. Çalışmaya göre, siyasi ve makroekonomik gelişmelerden olumsuz açıdan en az etkilenen bölge Nişantaşı olarak belirlendi. Teşvikiye’nin en üst segmente, Rumeli Caddesi’nin ise orta gelir grubuna hitap ettiği dengeli marka karmasını muhafaza eden Nişantaşı, City’s Alışveriş Merkezi’nin katkıları ile önemli bir ayak trafiği çekiyor.
Diğer yandan en az etkilenen alışveriş caddeleri Nişantaşı’nda gözükse de, buradaki caddeler de gündemden etkilendi. Nişantaşı’nda alışveriş caddeleri 2015 yılında yüksek müşteri talebine arz bağlamında cevap veremiyorken, 2016’da düşen talep karşısında boş mağazalara ev sahipliği yaptı.
Raporun Türk ofis piyasası kısmında çalışmadan çıkan sonuca göre 2016 yıl sonu itibarıyla İstanbul’daki A sınıfı ofis stoku 2015 yıl sonuna göre 325 bin metrekare artış gösterdi. İstanbul’da 2016’nın yıldızları Avrupa Yakasında Maslak, Kağıthane, Anadolu yakasında ise Ataşehir olarak tespit edildi. JLL Türkiye’ye göre 2016 yılındaki siyasi ve ekonomik atmosferin etkisiyle baskılanan ve sıkışan ofis talebi ve eski binalardaki kira seviyesinin yeni binalardakine kıyasla daha yüksek kalması nedeniyle 2017 yılının ilk yarısında işlem sayısının artması söz konusu olabilir.
İstanbul cazibesini koruyor
Raporun otel pazarı bölümünde, 2016’yı terör saldırıları ile geçiren İstanbul’un şaşırtıcı bir şekilde cazibesini koruduğuna işaret edildi. İstanbul, MasterCard Küresel Destinasyon Şehirler Endeksi 2016’ya göre dünyanın başlıca destinasyonlarından biri olarak konumunu koruyor. İstanbul hala dünyada en çok ziyaret edilen 8. destinasyon ve 2009-2016 yılları arasında Hamburg ve Berlin’in ardından Avrupa da en hızlı büyüyen üçüncü kent olmaya devam ediyor.
Bu bilgilere ek olarak, son 10 yılda havalimanı gelişlerinde istikrarlı bir şekilde artış görülüyor. 2016 yılında, Atatürk Havalimanı ve Sabiha Gökçen Havalimanı’nı kullanarak İstanbul’a gelen yolcu sayıları 2015 yılına göre yüzde 0,3 artış göstererek 89 milyonu aştı.
“Türkiye’nin geleceğine güveniyoruz”
Raporda görüşlerine yer verilen JLL Türkiye Ülke Başkanı Avi Alkaş şunları kaydetti:
“Türkiye’nin geleceğine güveniyoruz. Özellikle ticari gayrimenkulde Bekle-Gör dönemini yaşıyoruz. Ülkemize ve işimize sahip çıkarsak ticari alanlar gelişimini sürdürür. Sağlık ve alışveriş turizmi imkanları pazardaki çeşitliliği ve talebi artıracak.
Dolardaki artış piyasaları olumsuz etkilese de perakende sektörü iç dengelerini buluyor. 2017 kolay bir yıl olacak diyemeyiz ancak yılın ikinci yarısı turizmin yeniden canlanmasıyla atağa kalkacağız.”
Genel Haberler
E-ticaret, indirim rüzgârıyla coşacak
Markalar ve e-ticaret pazaryerleri Türkiye’de de artık bir gelenek haline gelen kasım indirimleri için hazırlıklarını büyük ölçüde tamamladı. Birçok marka ve pazaryeri tarafından kasım ayının geneline yayılan kampanyalar sayesinde internetten alışveriş hacminin 500 milyar lirayla aylık rekorunu yenilemesi bekleniyor.
Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, tüketicilerin her yıl kasım indirimlerini merakla beklediğini hatırlattı. Kasım ayının geneline yayılan inidirim kampanyalarının markalara ellerindeki stoku eritme, tüketicilere de ihtiyaçlarını uygun fiyata giderme imkânı sunduğuna dikkat çeken Öncel, şöyle devam etti:
“Alım gücü giderek zayıflayan tüketici, gıda dışındaki ihtiyaçlarını ertelemek zorunda kalıyor. Enflasyonla mücadele için talebi kısmaya yönelik önlemlerin de etkisiyle temmuzdan bu yana üye markalarımızın büyük bölümünün adet satışlarında düşüş gözlemliyoruz. Dört aydır devam eden daralmaya kasımda “dur” demek istiyoruz. Belli ürün gruplarında yüzde 25’ten yüzde 70’e varan oranlarda indirimlerin yapılacağı kasım kampanyalarıyla birlikte hem fiziki mağazalara hem de e-ticaret pazaryerlerine büyük bir canlılık gelmesini bekliyoruz. Özellikle 11 Kasım’daki ‘bekarlar günü’ ve bu yıl 29 Kasım’a denk düşen “efsane cuma”da alışverişin en üst noktaya ulaşacağını öngörüyoruz. Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre kasım, e-ticaret hacminin zirve yaptığı ay olarak öne çıkıyor. Örneğin Kasım 2023’te e-ticaret hacminin 12 aylık ortalamadan yüzde 50 fazla olduğu, yıllık toplam e-ticaretin yüzde 12,5’inin kasım ayında gerçekleştiği görülüyor. Geçen yıl “efsane cuma”ya denk düşen 24 Kasım e-ticaret hacminin en yüksek olduğu gün olarak dikkat çekiyor. “Efsane cuma”yı, bekarlar günü kampanyalarının yapıldığı 11 Kasım izliyor. Bu yıl da benzer bir tablonun gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Kasım kampanyalarında giyimden, beyaz eşyaya, elektronikten kozmetiğe her kategoride çok cazip indirimler oluyor. Temmuzdan bu yana hazır giyim, ayakkabı, elektronik ve küçük ev aleti markalarımızın adet satışlarında önemli düşüş gözlemliyoruz. Kasım ayında özellikle bu kategorilerde ciddi satış rakamlarına ulaşılacağını ve toplam e-ticaret hacminin 500 milyar lirayı aşarak rekor tazeleyeceğini tahmin ediyoruz. Talebin yüksek olmasına rağmen indirimler sayesinde kasımda da enflasyonla mücadeleye desteğimizi sürdüreceğiz.”
Sinan Öncel, tüketicileri özellikle internet üzerinden yapacakları alışverişlerde siber dolandırıcılara karşı uyanık olmaları konusunda uyardı. Öncel, tüketicilere alışverişlerini markanın ya da pazaryerinin resmi sitesinden yapmalarını, ödemelerini de gerekli güvenlik kontrollerini sağladıktan sonra gerçekleştirmelerini önerdi.
Genel Haberler
CarrefourSA, L’Etape Türkiye’de sporculara destek verdi
19-20 Ekim tarihlerinde Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilen, Fransa Bisiklet Turu’nun amatör sporculara yönelik özel konsepti olan “L’Etape Türkiye by Tour de France”, 50’den fazla ülkeden yaklaşık 3000 bisikletçinin katılımıyla İstanbul’da gerçekleşti. CarrefourSA, etkinliğin tedarikçi sponsoru olarak, Yaşam için Doğrusu vizyonunu bir kez daha öne çıkardı.
CarrefourSA Pazarlama ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Melis Karatay Ebin, “Dünyanın en ikonik spor organizasyonlarından birinde CarrefourSA olarak yer almaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bu dev etkinlikte, sporcularımıza yarış boyunca enerji vermek amacıyla su ve meyve ikramlarıyla destek sağladık. Lezzet Arası şeflerimiz ise yarış sonrasında sporcuların karbonhidrat ihtiyaçlarını karşılamak için özel ikramlarıyla alandaydı. CarrefourSA olarak önümüzdeki dönemlerde de sporu ve sporcuyu desteklemeye kararlıyız.” dedi.
Genel Haberler
EBRD ve A101, sürdürülebilir gelecek için güçlerini birleştiriyor
Türkiye’nin 81 ilinde ve tüm ilçelerinde 13.600’ü aşkın mağazasıyla hizmet veren A101, sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik çalışmalarını hızlandırmak amacıyla Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’ndan (EBRD) yeşil dönüşüm projelerini desteklemek ve yeni mağaza yatırımlarını finanse etmek için 200 milyon ABD doları tutarında kredi aldı.
EBRD, Türkiye’nin en büyük perakende zincirlerinden A101’e, sürdürülebilirlik hedeflerini desteklemek amacıyla 200 milyon ABD doları tutarında sendikasyon kredisi sağladı. Bu kredi, A101’in yeşil dönüşüm çalışmalarını hızlandırma ve yeni mağaza yatırımlarına katkı sunma amacıyla kullanılacak.
İki dilimden oluşan kredinin 100 milyon ABD doları tutarındaki kısmını EBRD taahhüt ederken, ikinci 100 milyon ABD doları tutarındaki dilim uluslararası finans kuruluşları aracılığıyla sendikasyon şeklinde sağlanacak. İlk dilimde, EBRD, 82 milyon ABD doları tutarında finansman sağlarken, Finance in Motion 18 milyon ABD doları katkı sağlayacak.
Bu finansman aracılığıyla A101, Türkiye genelinde yeni mağaza ve depo açılışları, mevcut mağazaların modernizasyonu ve enerji verimlilik artışı doğrultusunda yenilenmesi ve güneş enerjisi panelleri kurulumuna yönelik orta vadeli yatırım planlarını finanse edecek.
Kredi sayesinde A101, enerji tüketimini ve karbon emisyonlarını azaltmanın yanı sıra, güneş enerjisi ve kaynak verimliliği projeleri ile çevre dostu uygulamalarını güçlendirecek.
Türkiye perakende sektörü, ülke iş gücünün %12’sini istihdam eden önemli bir sektör olmasına rağmen, özellikle depremden etkilenen bölgelerde ciddi zorluklarla karşı karşıya kalmıştı. A101, bu bölgelerde perakende çalışanlarının teknik becerilerini geliştirmek ve iş gücünün gelişimini desteklemek amacıyla iki büyük eğitim programı başlatacak. Programların bir diğer önemli amacı ise, ülke genelindeki personelin becerilerini artırmak olarak öne çıkıyor. Eğitim programlarına katılarak işe alınan kişilerin %60’ını kadın çalışanlar oluşturacak ve bu sayede kadınların iş gücüne katılımı ve ekonomik güçlenmesi desteklenecek.
EBRD Gıda ve Tarım İşletmeleri Bölge Başkanı Wojtek Boniaszczuk, projeyle ilgili olarak; “A101 ile bu önemli projede çalışmaktan mutluluk duyuyoruz. A101’in çevre dostu operasyonlara doğru attığı adımlar perakende sektörü için örnek teşkil edecek. Özellikle depremden etkilenen bölgelerde iş gücünü desteklemeyi amaçlayan bu yatırımın, bölgenin ekonomik toparlanmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Aydın Group CFO’su Osman Yılmaz ise şöyle konuştu: “EBRD ile yapmış olduğumuz bu stratejik iş birliğinden çok mutluyuz. Bu iş birliği sektördeki konumumuzu güçlendirecek olmasının yanı sıra, sürdürülebilir perakende operasyonlarına yaptığımız yatırımları da hızlandıracaktır. A101’in sektöründe inovasyonu ve sürdürülebilirliği teşvik etmeye kararlılığının da göstergesi olan bu iş birliği, yalnızca finansal istikrarımızı artırmakla kalmayacak, aynı zamanda iş gücümüzü ve ekosistemimizi de güçlendirecektir.”
EBRD, 2009 yılından bu yana Türkiye’de çoğunluğu özel sektörde olmak üzere 453 proje ve ticaret finansmanı limitleri aracılığıyla 20 milyar avrodan fazla yatırım gerçekleştirdi.