Genel Haberler
“Sütte kalite artışı, üreticiye de kazandırır”
TGDF Genel Sekreteri İlknur Menlik, sokak sütü kullanımını teşvik eden söylemlerle halkın sağlığıyla oynandığını belirtti. Gıda ve içecek sektörünü 15-18 Şubat 2017 tarihleri arasında Antalya’da buluşturan Anfaş Food Product, 24. Uluslararası Gıda ve İçecek İhtisas Fuarı kapsamında Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Ambalajlı Süt ve Süt Ürünleri Sanayicileri Derneği (ASÜD) işbirliğiyle düzenlenen Akdeniz Bölgesi ve Sütçülük Paneli, 16 Şubat’ta yapıldı.
Sütün bölgenin kalkınmasındaki öneminin altı çizilen panelin açılışında konuşan ASÜD Genel Sekreteri Burhan Sakkaoğlu, Türkiye’de süt ve ürünlerine ilişkin son verileri paylaştı. TÜİK verilerine göre Türkiye’de üretilen süt miktarının 2015 yılındaki 18.6 milyon tondan geçen yıl 18.4 milyon tona gerilediğini bildiren Sakkaoğlu, buna karşılık süt sanayi işletmeleri tarafından toplanan inek sütü miktarının 2015 yılındaki 8.9 milyon tondan, 2016’da 9.2 milyon tona yükseldiğini söyledi.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın hazırladığı tebliğde, sadece hayvan hastalıklarından ari işletme ve çiftliklerde elde edilen çiğ süt satışının yapılabileceğinin öngörüldüğünü hatırlatan ASÜD Genel Sekreteri Sakkaoğlu, Türkiye’de ari işletme sayısının 633 adet, buralarda üretilen süt miktarının ise sadece 1 milyon 300 bin ton olduğunu kaydetti. Sakkaoğlu, şunları söyledi:
“Toplam bakteri sayısı 1 mililitre sütte 100 binin altında, somatik hücrenin de 400 binin altında olduğu sütler sağlıklı sayılıyor. Tebliğde, hayvan hastalıklarından ari çiftlik hayvanların elde edilen ve bu kriterlere uygun sütlerin satılabileceği hükmünün yer almasını önemli buluyoruz. Ancak, bunların dışında kalan 700 bin küçük aile işletmesinde üretilen ve kayıt altında olmayan 9.5 milyon tona yakın sütün de kalitesinin iyileştirilmesi gerekiyor. ASÜD olarak çiğ süt kalitesinin yükseltilmesinde sektörün tüm taraflarını birlikte çalışmaya davet ediyoruz.”
Panelde, “Çiğ süt kalitesini belirleyen unsurlar ve alınması gereken tedbirler” başlıklı bir sunum yapan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Atila Yetişemiyen, çiğ sütte kalite kriterlerini sıraladı. Çiğ süt kalitesi için en önemli koşulların “sağlıklı inek, özenli yemleme, bakım ve temizlik, sütün soğutulması ve nakli” olduğunu belirten Yetişemiyen, çiğ sütün mikrobiyolojik kriterleri sağlaması gerektiğinin altını çizdi.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü’nden Halil Apaydın ise “Süt ve Süt Ürünleri Mevzuatı ve Üretim Hijyen Esasları” başlıklı sunumunda, gıda güvenliği alanında AB mevzuatına uyum doğrultusunda yaşanan gelişmeleri paylaştı.
AB mevzuatı ile uyumlaştırılan mevzuatın çiğ sütün toplam bakteri ve somatik hücre sayıları ile ilgili hükümlerinin 31 Aralık 2017 tarihinde yürürlüğe gireceğini vurgulayan Apaydın, ülkemizde halen mevcut 1 milyon 250 bin 947 süt işletmesinden 689 bin 692 adedinin (%58), 1-5 baş arası hayvan bulunan aile işletmeleri olduğunu bildirdi. Apaydın, Akdeniz Bölgesi’ndeki 6 milyon 122 bin 721 baş hayvanın 2 milyon 797 bin 68’inin halen sağıldığını, üretilen süt miktarının ise 1 milyon 775 bin 331 ton olduğunu açıkladı.
Türkiye’de üretilen sütün %9,6’sının üretildiği Akdeniz Bölgesi’nde, onaylı 263 adet süt işleme tesisi, 861 adet de süt toplama merkezi bulunuyor.
Akdeniz Bölgesi ve Sütçülük Paneli’nde Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) Başkanı Celal Toprak’ın moderatörlüğünde “Bölgesel kalkınmada süt ve süt ürünleri üretiminin payı nasıl artırılır?” başlıklı oturum da gerçekleştirildi.
Oturumun konuşmacılarından Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Genel Sekreteri İlknur Menlik, “Türk Gıda Sanayi, Ar-Ge ve İnovasyon” konusundaki görüşlerini katılımcılarla paylaştı. Medyada yer bulan sokak sütü kullanımını teşvik eden söylemlerle halkın sağlığıyla oynandığını dile getiren Menlik, şunları kaydetti:
“Bu kayıt dışı, ama daha önemlisi sağlıksız dolaşan bir süt. Doğal adı altında, çiftlik sütü adı altında size plastik kaplarda getirilen sütü daha sağlıklı bulduğunuz sürece bu işleri çözemeyiz. Mesele tüketicidedir. Hızla açık süte, ambalajsız ürüne bir kayış var. Bu tehlikeli bir gidişat. Ambalaja girmeyen tüm gıdalar, tüketici için sağlık açısından risklidir. Süt sanayi tabii ki kaliteli süt almak isteyecek. Bunun için de kriterlerini koyacaktır.”
OECD’nin tarımsal hammaddelerde güçlü tedarik büyümesi öngördüğünü bildiren Menlik, Türkiye’de tarıma yönelik teşvik sisteminin kalite odaklı olmadığı eleştirisi yapıldığını söyledi. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın çiğ süt satışı konusundaki düzenlemesine, “Sokak sütü yasaklandı. Ayşe teyze süt satamayacak” şeklinde eleştiriler yöneltildiğini hatırlatan İlknur Menlik, “Sokak sütü zaten yasaktı. Değilse bile yasaklanıyor. Çünkü halkın sağlığı ile oynanıyor. Ayşe teyze kaliteyi gözetmeden, böyle üretmeye devam ettiği sürece, onun gibi binlercesi daha da az kazanmaya mahkum. Sütün kalitesini yükseltmediğimiz sürece de bir noktaya varamayız” diye konuştu.
Genel Haberler
E-ticaret, indirim rüzgârıyla coşacak
Markalar ve e-ticaret pazaryerleri Türkiye’de de artık bir gelenek haline gelen kasım indirimleri için hazırlıklarını büyük ölçüde tamamladı. Birçok marka ve pazaryeri tarafından kasım ayının geneline yayılan kampanyalar sayesinde internetten alışveriş hacminin 500 milyar lirayla aylık rekorunu yenilemesi bekleniyor.
Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, tüketicilerin her yıl kasım indirimlerini merakla beklediğini hatırlattı. Kasım ayının geneline yayılan inidirim kampanyalarının markalara ellerindeki stoku eritme, tüketicilere de ihtiyaçlarını uygun fiyata giderme imkânı sunduğuna dikkat çeken Öncel, şöyle devam etti:
“Alım gücü giderek zayıflayan tüketici, gıda dışındaki ihtiyaçlarını ertelemek zorunda kalıyor. Enflasyonla mücadele için talebi kısmaya yönelik önlemlerin de etkisiyle temmuzdan bu yana üye markalarımızın büyük bölümünün adet satışlarında düşüş gözlemliyoruz. Dört aydır devam eden daralmaya kasımda “dur” demek istiyoruz. Belli ürün gruplarında yüzde 25’ten yüzde 70’e varan oranlarda indirimlerin yapılacağı kasım kampanyalarıyla birlikte hem fiziki mağazalara hem de e-ticaret pazaryerlerine büyük bir canlılık gelmesini bekliyoruz. Özellikle 11 Kasım’daki ‘bekarlar günü’ ve bu yıl 29 Kasım’a denk düşen “efsane cuma”da alışverişin en üst noktaya ulaşacağını öngörüyoruz. Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre kasım, e-ticaret hacminin zirve yaptığı ay olarak öne çıkıyor. Örneğin Kasım 2023’te e-ticaret hacminin 12 aylık ortalamadan yüzde 50 fazla olduğu, yıllık toplam e-ticaretin yüzde 12,5’inin kasım ayında gerçekleştiği görülüyor. Geçen yıl “efsane cuma”ya denk düşen 24 Kasım e-ticaret hacminin en yüksek olduğu gün olarak dikkat çekiyor. “Efsane cuma”yı, bekarlar günü kampanyalarının yapıldığı 11 Kasım izliyor. Bu yıl da benzer bir tablonun gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Kasım kampanyalarında giyimden, beyaz eşyaya, elektronikten kozmetiğe her kategoride çok cazip indirimler oluyor. Temmuzdan bu yana hazır giyim, ayakkabı, elektronik ve küçük ev aleti markalarımızın adet satışlarında önemli düşüş gözlemliyoruz. Kasım ayında özellikle bu kategorilerde ciddi satış rakamlarına ulaşılacağını ve toplam e-ticaret hacminin 500 milyar lirayı aşarak rekor tazeleyeceğini tahmin ediyoruz. Talebin yüksek olmasına rağmen indirimler sayesinde kasımda da enflasyonla mücadeleye desteğimizi sürdüreceğiz.”
Sinan Öncel, tüketicileri özellikle internet üzerinden yapacakları alışverişlerde siber dolandırıcılara karşı uyanık olmaları konusunda uyardı. Öncel, tüketicilere alışverişlerini markanın ya da pazaryerinin resmi sitesinden yapmalarını, ödemelerini de gerekli güvenlik kontrollerini sağladıktan sonra gerçekleştirmelerini önerdi.
Genel Haberler
CarrefourSA, L’Etape Türkiye’de sporculara destek verdi
19-20 Ekim tarihlerinde Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilen, Fransa Bisiklet Turu’nun amatör sporculara yönelik özel konsepti olan “L’Etape Türkiye by Tour de France”, 50’den fazla ülkeden yaklaşık 3000 bisikletçinin katılımıyla İstanbul’da gerçekleşti. CarrefourSA, etkinliğin tedarikçi sponsoru olarak, Yaşam için Doğrusu vizyonunu bir kez daha öne çıkardı.
CarrefourSA Pazarlama ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Melis Karatay Ebin, “Dünyanın en ikonik spor organizasyonlarından birinde CarrefourSA olarak yer almaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bu dev etkinlikte, sporcularımıza yarış boyunca enerji vermek amacıyla su ve meyve ikramlarıyla destek sağladık. Lezzet Arası şeflerimiz ise yarış sonrasında sporcuların karbonhidrat ihtiyaçlarını karşılamak için özel ikramlarıyla alandaydı. CarrefourSA olarak önümüzdeki dönemlerde de sporu ve sporcuyu desteklemeye kararlıyız.” dedi.
Genel Haberler
EBRD ve A101, sürdürülebilir gelecek için güçlerini birleştiriyor
Türkiye’nin 81 ilinde ve tüm ilçelerinde 13.600’ü aşkın mağazasıyla hizmet veren A101, sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik çalışmalarını hızlandırmak amacıyla Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’ndan (EBRD) yeşil dönüşüm projelerini desteklemek ve yeni mağaza yatırımlarını finanse etmek için 200 milyon ABD doları tutarında kredi aldı.
EBRD, Türkiye’nin en büyük perakende zincirlerinden A101’e, sürdürülebilirlik hedeflerini desteklemek amacıyla 200 milyon ABD doları tutarında sendikasyon kredisi sağladı. Bu kredi, A101’in yeşil dönüşüm çalışmalarını hızlandırma ve yeni mağaza yatırımlarına katkı sunma amacıyla kullanılacak.
İki dilimden oluşan kredinin 100 milyon ABD doları tutarındaki kısmını EBRD taahhüt ederken, ikinci 100 milyon ABD doları tutarındaki dilim uluslararası finans kuruluşları aracılığıyla sendikasyon şeklinde sağlanacak. İlk dilimde, EBRD, 82 milyon ABD doları tutarında finansman sağlarken, Finance in Motion 18 milyon ABD doları katkı sağlayacak.
Bu finansman aracılığıyla A101, Türkiye genelinde yeni mağaza ve depo açılışları, mevcut mağazaların modernizasyonu ve enerji verimlilik artışı doğrultusunda yenilenmesi ve güneş enerjisi panelleri kurulumuna yönelik orta vadeli yatırım planlarını finanse edecek.
Kredi sayesinde A101, enerji tüketimini ve karbon emisyonlarını azaltmanın yanı sıra, güneş enerjisi ve kaynak verimliliği projeleri ile çevre dostu uygulamalarını güçlendirecek.
Türkiye perakende sektörü, ülke iş gücünün %12’sini istihdam eden önemli bir sektör olmasına rağmen, özellikle depremden etkilenen bölgelerde ciddi zorluklarla karşı karşıya kalmıştı. A101, bu bölgelerde perakende çalışanlarının teknik becerilerini geliştirmek ve iş gücünün gelişimini desteklemek amacıyla iki büyük eğitim programı başlatacak. Programların bir diğer önemli amacı ise, ülke genelindeki personelin becerilerini artırmak olarak öne çıkıyor. Eğitim programlarına katılarak işe alınan kişilerin %60’ını kadın çalışanlar oluşturacak ve bu sayede kadınların iş gücüne katılımı ve ekonomik güçlenmesi desteklenecek.
EBRD Gıda ve Tarım İşletmeleri Bölge Başkanı Wojtek Boniaszczuk, projeyle ilgili olarak; “A101 ile bu önemli projede çalışmaktan mutluluk duyuyoruz. A101’in çevre dostu operasyonlara doğru attığı adımlar perakende sektörü için örnek teşkil edecek. Özellikle depremden etkilenen bölgelerde iş gücünü desteklemeyi amaçlayan bu yatırımın, bölgenin ekonomik toparlanmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Aydın Group CFO’su Osman Yılmaz ise şöyle konuştu: “EBRD ile yapmış olduğumuz bu stratejik iş birliğinden çok mutluyuz. Bu iş birliği sektördeki konumumuzu güçlendirecek olmasının yanı sıra, sürdürülebilir perakende operasyonlarına yaptığımız yatırımları da hızlandıracaktır. A101’in sektöründe inovasyonu ve sürdürülebilirliği teşvik etmeye kararlılığının da göstergesi olan bu iş birliği, yalnızca finansal istikrarımızı artırmakla kalmayacak, aynı zamanda iş gücümüzü ve ekosistemimizi de güçlendirecektir.”
EBRD, 2009 yılından bu yana Türkiye’de çoğunluğu özel sektörde olmak üzere 453 proje ve ticaret finansmanı limitleri aracılığıyla 20 milyar avrodan fazla yatırım gerçekleştirdi.