Firmalardan
Loomis Safepoint ile nakit güvende
Loomis’in akıllı çözümü SafePoint, sekiz farklı döviz cinsini tanıma özelliği ile güvenli nakit işleme ve kasalama çözümü sunuyor.
Otel, restoran ya da mağazaların içine yerleştirilen SafePoint akıllı kasalar ile personel biriken parayı anında yatırarak, makbuzunu alabiliyor. Para kasaya girdiği andan itibaren Loomis Türkiye güvencesine altına alınıyor ve müşterinin banka ile anlaşması çerçevesinde aynı anda ya da gün sonunda hesaba geçiyor. Safe point dolar, euro ya da pound dahil sekiz farklı döviz türünü tanıyor ve işlem yapabiliyor. Kasalarda biriken nakit belirlenen gün ve saatlerde Loomis Türkiye personeli tarafından zırhlı araçlarla alınarak ilgili banka hesabına yatırılıyor.
Akıllı kasa SafePoint, mağaza için personel kayıplarını da minimize ediyor. Hangi personelin, hangi para türünden, ne kadar para yatırdığı anında merkez tarafından takip edilebiliyor.
Özellikle hırsızlık olaylarına karşı nakit para korumaya alınıyor. Çelik kasalara para yatırıldığı anda Loomis Türkiye güvencesine geçiyor ve personelin sorumluluğu ortadan kalkıyor.
Personelin vardiya değişimlerinde kasa kapatmak için harcadığı uzun süreler, iki dakikanın altına iniyor, verimlilik artıyor. SafePoint ile personelin bankaya para yatırmak için harcayacağı süre ve nakit parayı bankaya taşıma riski de ortadan kalkıyor. Zamandan tasarruf ediliyor.
SafePoint’in basit ve etkin bir nakit yönetim çözümü sunduğunu belirten Loomis Türkiye İş Geliştirme ve Satış Direktörü Demir Bükülmez. “Kartlı ödeme sistemleri yaygınlaşsa da nakitin krallığı halen sürüyor. Farklı ülke paralarını kabul etmek, bunları kontrol etmek ve sonrasında da bankaya yatırmak önemli bir iş yükü. Loomis’in kasalama çözümü Safe Point, bu soruna çözüm oluyor ve farklı para türünü tanıyarak, işlem yapma imkanı sunuyor. Nakit bulundurma riskini ortadan kaldırıyor. Dünyada yaygın olarak kullanılan SafePoint, Amerika’da 30.000, Avrupa’da ise 5.500 noktada bulunuyor. Türkiye’de de giderek yaygınlaşıyor” dedi.
Firmalardan
Efor Çay, Türk çayını dünya ile buluşturuyor
Efor Çay, Türk çayını dünya gastronomisi ile buluşturmaya devam ediyor. Türkiye ile dünya gastronomisi arasında bir köprü görevi gören Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı, bu yıl 13-14 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde, “Legacy & Menu” temasıyla 9. kez kapılarını açacak. Efor Çay, fuarda lezzet ve kaliteye önem veren konaklama ve ağırlama sektörüne ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Efor Çay Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Akkuş konu ile ilgili açıklaması: “Efor Çay olarak Türk çayının lezzetini, doğallığını ve yüksek kalitesini dünya gastronomisi ile buluşturmayı önemsiyoruz. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı & Fuarı’nda yer alarak Türk çayının, dünyada eşsiz bir yere sahip olmasını hedefliyoruz. Bu etkinlik, çayımızı sektöre tanıtmak ve yeni iş birlikleri geliştirmek için de önemli bir fırsat sunuyor.” dedi.
Firmalardan
Seluz, PLAT Zirvesi’ne sponsor oldu
PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan Private Label Zirvesi’nde Seluz, Platin Sponsor olarak yer alacak.
9.Private Label Zirvesi, 4 Aralık 2024, Crowne Plaza, Pendik adresinde gerçekleşecek. Ülkemizin önde gelen Hızlı Tüketim Ürünleri sanayici ve tedarikçilerinden oluşan PLAT Derneği Üyeleri, ulusal ve yerel perakende zincirleri yöneticileriyle, 9. Private Label Zirvesi’nde bir araya gelecekler. Sektöre yön veren değerli konuşmacılar, fark yaratan ve ilham veren içerikler, hepsi 9. Private Label Zirvesi’nde yer alacaklar.
Son bir yılda sektörde yaşananları, gelecekten beklentileri, sektörümüzdeki fırsatları ve yeniliklerin hepsi, 9. Private Label Zirvesi’nde konuşulacak.
Firmalardan
Hafız Mustafa 1864, çalışanlarına cirodan pay veriyor
1864 yılından bu yana süregelen bir mirası temsil eden Hafız Mustafa 1864, geleneksel Türk tatlılarının lezzetini korurken aynı zamanda dünya mutfağındaki trendleri yakından takip ediyor. Londra ve Dubai gibi metropollerde açılan mağazalarla, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan marka, Türkiye’nin kültürel zenginliklerinin de bir elçisi olarak rol oynuyor.
Şirket, çalışanlarını sadece birer iş gücü olarak değil, markanın büyümesine katkı sağlayan değerli ortaklar olarak görüyor. Böylece Hafız Mustafa 1864 bünyesinde çalışanların motivasyonu artarken, şirketin de uzun vadeli başarısı güvence altına alınıyor.
Son yıllarda iş dünyasında “en iyi işveren” olma yarışı hız kazanırken, 1.500 çalışanı bulunan Hafız Mustafa 1864, kariyer basamaklarını yetenek, tecrübe ve eğitim düzeyine göre şekillendiriyor. Çalışanlar, kariyerlerinde ilerledikçe ve eğitimlerine katkıda bulundukça cirodan pay alma hakkı kazanıyorlar. Özellikle üniversite mezunu olmak ve İngilizce bilmek, ortaklık sisteminde alınacak payı belirleyen en önemli kriterler arasında yer alıyor.
“Bizim için başarı, sadece ürün kalitesiyle sınırlı değil. Çalışanlarımıza sunduğumuz fırsatlar ve onların kariyer yolculuklarında yanlarında durmamız, bizi farklı kılan en önemli etkenlerden biri” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Eren Ongurlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalışanımızın gelişimi bizim için öncelik taşıyor, çünkü onların başarısı bizim başarımızdır. Başarımız, çalışanlarımıza verdiğimiz değerden kaynaklanıyor. Her bir çalışanımızın gelişimini önemsiyor ve onlara kariyerlerinde sürekli yeni fırsatlar sunuyoruz. Londra’daki şubemizde çalışan 60 yaşındaki baklava ustamız, bu sistem sayesinde İngilizce öğrenip kendini geliştirme fırsatı buldu,” diyerek bu yaklaşımın Hafız Mustafa 1864’ü iş dünyasında farklı bir noktaya taşıdığını vurguluyor.